Mimar Sinan ile Mihrimah Sultan Aşkı Gerçeği

Son zamanlarda internette birkaç tane Mimar Sinan efsanesi dolaşıyor ve bunlardan en popüleri Mimar Sinan’ın Mihrimah Sultan aşkını konu alıyor. Bu şehir efsanesi o kadar yaygın ki gazetelerden Türkçe ve İngilizce Vikipedi’ye kadar her yerde değişik metinlerle karşınıza çıkıyor. Eğer bu efsane daha önce sizin bilgisayarınıza uğramadıysa neye benzediğini şu örnekten görebilirsiniz:

Tarih 10.05.2018, 21:19 14.05.2018, 03:18
Mimar Sinan ile Mihrimah Sultan Aşkı Gerçeği

Kanuni Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah Sultan on yedisine bastığında, iki kişi onunla evlenmek ister. Mihrimah, yani Mihrü Mah, Farsca’da Güneş ve Ay anlamına gelir. Kızla evlenmek isteyenlerin biri Diyarbakır Valisi Rüstem Paşa diğeriyse Mimar Sinan’dır.

Padişah kızını Rüstem Paşa’ya verir.

Koca Sinan evlidir, ellisindedir ve de Mihrimah Sultan’a deliler gibi aşıktır! Gerçi sevdiğine kavuşamamıştır ama, aşkını, olanca güzelliğiyle sanatına yansıtmıştır. Üsküdar’a, Saray’ın isteğiyle elbet, 1540 yılında Mihrimah Sultan Camii’nin temelini atar ve 1548’de bitirir. Camiyi yaparken, eserine sanki “etekleri yerleri süpüren bir kadının” dış çizgilerini verir.

Derken, ilk kez padişah fermanı olmaksızın, Edirnekapı’da, pek kimselerin uğramadığı ıssız ama İstanbul’un en yüksek tepelerinden birine, ikinci bir eser yapmaya koyulur Mihrimah Sultan’a. Cami küçücüktür. Minaresi otuz sekiz metredir, bir adet incecik kubbesi üzerindeyse yüz 61 pencere, camiin iç güzeliğini aydınlatır. İçerdeki sarkıtlar ve minare kenarlarındaki işlemeler Mihrimah Sultan’ın topuklarını döven saçlarını anımsatır insana.

İşte, aşka adanmış iki eser.

Şimdi, gidin Edirnekapı ve Üsküdar’daki camileri aynı anda görebileceğiniz bi yer seçin ve 21 Mart’ta, yani geceyle gündüzün eşit olduğu günde seyreyleyin. Unutmadan, 21 Mart Mihrimah Sultan’ın doğum günüdür. Göreceğiniz manzaraysa şudur; Edirnekapı camiinin tek minaresi ardından tepsi gibi kıpkırmızı güneş batarken, Üsküdar’daki camiinin ardından ay doğar!

Mihrü Mah eşittir Güneş ve Ay.

Bu nasıl akıllara ziyan bir hesaplamadır; nasıl bir güzellik anlayışıdır…

Okuduysan;başkalarına da vesile olmak için paylaşırmısın?

Kayıtlar?

Hikayeyi incelemek için akla gelen ilk şey sanırım tarihi kayıtlara bakmak ve Sinan’ın Mihrimah’a olan aşkı iddasını destekleyecek delillerini bulmaya çalışmak olur; öyle ya bu hikaye neredeyse 500 yıl boyunca yaşadıysa bir yerlerdeki kayıtlardan kaynaklanıyor olmalı. Ancak arşivlere gitmek araştırmak hem çok zahmetli hem araştırma sonuncunda bir kayıt bulamazsak bu bizi net bir cevaba ulaştırmayacak. İnternet araştırmaları da malesef bu konuda pek bir bilgi sağlamıyor çünkü internetin her köşesi bu romantik hikayeye boğulmuş durumda. Olmadı… Başka şekilde didiklemek lazım.

Neyse ki hikaye bazı astronomik ve geometrik iddalarda da bulunuyor. Hah! İşte bunları test etmek çok daha kolay. Zaten eğer siz de benim gibi doğa ve gök cisimleri ile biraz ilgilendiyseniz bu hikaye sizin hislerinizi biraz gıdıklamış olmalı; Ay’ın, Güneşin veya yıldızların konumu biraz olsun ilginizi çektiyse bilirsiniz ki Ay ve Güneş senkronize hareket etmez. Bu fiziksel gerçeklere gelmeden önce takvim sayfalarını geriye sarıp geriye, Sinan’ın zamanına dönelim..

Türkiye’de Tarihin Tarihi

O da ne!!! yaprakları çevirirken 31.12.1925′de takvim saçmalıdı, birden Miladi takvim Rumi takvim oldu ve artık 31 Kanunievvel 1341′i gösteriyor. Neyse geri sarma işlemine Rumi takvimden devam edeceğiz anlaşılan… Biraz daha geri gidince Gregoryan daha da geri gidince de Jülyen esaslı takvimlere geçiyoruz ve en sonunda da takvim Güneş temelli olmaktan çıkıp Ay temmelli Hicri takvime dönüşüyor, yolun bundan sonrasını Hicri takvimle gidecegiz belli ki. Birsürü engebe ile karşılaşarak sonunda Sinan zamanına güç de olsa ulaşıyoruz.

Vardığımız noktada artık Mart ayı yoktur, takvim artık Ay temellidir ve haliyle aylarla mevsimler artık senkronize değildir. Eğer Mihrimah Sultan yazıda idda edildiği gibi bugünün takvimi ile ilkbaharda 21 Mart 1522‘de doğmuşsa, kendisi yaş gününü 22 Rabiülhahir 928 olarak bilmektedir.

Bu Hikayeye Mihri ve Mah Ne Diyor?

Bilirsiniz farklı mevsimlerde Güneş farklı noktalardan doğar ve batar (mevsimlerin oluşum nedeni budur zaten). Günümüzde kullandığımız takvim Güneş esaslıdır; haliyle her sene sizin yaş gününüz aynı mevsime denk gelir ve Güneş aynı yerden doğar ve batar. Ancak Mimar Sinan zamanında durum böyle değildir; çünkü onlar Ay temelli hicri takvim kullanmaktadır. Mihrimah Sultan’ın evlendiği sene yani 17 yaşına geldiğinde yaş günü 22 Rabiülhahir 945‘dir ve bu bir sonbahar günüdür, günümüz takvimine göre tarih 17 Eylül 1538‘e denk gelir. Haliyle Güneş’in doğduğu yer 17 sene önceki 22 Rabiülahir’dekinden çok farklıdır. Ne dersiniz hikaye sallanmaya mı başladı ne?

Bu noktada inatçı birisi diyebilir ki “iyi de belki Sinan Mihrimah’ın adına ithafen gün ve gecenin eşit olduğu zamanı seçmiştir, gün ve gece eşit olduğunda Güneş hep aynı yerden batar“. Evet bu durumda Güneş problemini çözüyoruz ama Ay’ın pozisyonu hala mızıkçılık yapmaya devam ediyor: malesef her gün-gece eşitliğinde Ay hep aynı yerden doğmaz. Hatta size daha da kötü bir haberim var; bazı yıllarda Ay’ın doğuşu ertesi sabah gün doğumundan önce olmaz; yani bu hikayeye inanıp idda edilen olayı gözlemek için gece çatıda baklemeye karar verirseniz yanınıza büyük bir matara kahve ve birkaç batteniye almayı ihmal etmeyin derim ben.

Eğer ikna olmadıysanız buyrun 2012-2022 yılları arasındaki 21 Mart günlerinde İstanbul için Ay’ın doğuş zaman ve yönlerini veren şu tabloya göz atın:

Tarih    Doğuş Saati    Doğuş Yönü
21.Mart.2012    05:08    092° Doğu
21.Mart.2013    00:27    067° Doğu-Kuzeydoğu
21.Mart.2014    23:20    114° Doğu-Güneydoğu
21.Mart.2015    06:38    084° Doğu
21.Mart.2016    16:30    081° Doğu
21.Mart.2017    01:36    115° Doğu-Güneydoğu
21.Mart.2018    08:31    074° Doğu-Kuzeydoğu
21.Mart.2019    18:50    089° Doğu
21.Mart.2020    05:05    113° Doğu-Güneydoğu
21.Mart.2021    10:26    056° Doğu-Kuzeydoğu
21.Mart.2022    22:03    112° Doğu-Güneydoğu
 
SONUÇ
Kısaca ne günümüzün miladi takvimi, ne o zamanların hicri takvimi ne de gün-gece eşitliği bu hikayeyi kurtarmayı beceremiyor. Mimar Sinan’ın aşkını camilerin, Güneş’in ve Ay’ın konumu ile şifrelemiş olduğu kısmı tamamen uydurma: neresinden bakarsak bakalım anlatılan şifre bizim güneş sistemimizde mümkün görünmüyor. Mimar Sinan Mihrimah’a aşık olmuş mudur, olmamış mıdır ona cevap vermek daha zor elbette, belki tarih sayfalarında gizlidir ama bir referans, bir kaynak görmeden ben bu efsaneye inanmakta da zorluk çekiyorum açıkcası. Malesef internet bu hikaye ile öylesine kirlenmiş bir halde ki arama motorları ile Mihrimah Sultan hakkında bu hikaye haricinde başka bir bilgiye ulaşmak neredeyse imkansız. Belki mimari tarih kaynaklarına erişimi olanlar İskele Camii’nin idda edildiği gibi Sinan’ın kendi isteğiyle mi yapıldığını da inceleyebilir. Ancak şu anda hikayeyi destekleyecek hiç bir referans olmadığı gibi hikayenin önemli bir bölümü içinde yaşadığımız doğa ile çelişkide. Bu tip uydurma ve çelişki dolu hikayeler doğayı, geometriyi, matematiği ve estetiği çok iyi anlamış olan Mimar Sinan’a bir hakaret neteliğinde adeta.
Son söz olarak derim ki kaynak belirtmeden yazılanlara inanmayın, gelen hikayeleri kendi sosyal çevrenizle paylaşmadan önce biraz akıl süzgecinden geçirin. Uydurma hikayelerin sonu yok; “Sinan Mihrimah’a aşıkmış” diye başlar birisi “Kontesi Sinan mi öptü?” diye biter öteki.

Bitmedi…

Bu yazıyı okuyanlar sanırım şu iki gruptan birisi içinde olacaktır:

“Ben zaten inanmamıştım” diyen doğuştan skeptikler.
“Ben kuru gerçeklerle ilgilenmiyorum, ne olursa olsun bence çok güzel bir hikaye, yalan da olsa ben inanmaya ve paylaşmaya devam edeceğim” diyen iflah olmaz romantikler.
İlk iki gruba bu konuda verecek pek birşeyimiz kalmadı, ancak üçüncü gruba da hizmet sunmak isteriz. Eğer siz de bu gruba dahilseniz ve “Ben bir caminin arkasından Güneş batarken diğerinin arkasından Ay doğmasını mutlaka görmek istiyorum” diyorsanız bu yazının ikinci bölümünü bekleyin.

Kaynaklar
http://www.diyanet.gov.tr/turkish/namazvakti/vakithes_rumi.asp
http://www.oriold.uzh.ch/static/hegira.html
http://www.timeanddate.com/worldclock/moonrise.html
http://www.yalansavar.org/



Yorumlar (0)
15
açık
Günün Anketi Tümü
En Çok Sevdiğiniz Renk Hangisi?
Namaz Vakti 26 Nisan 2024
İmsak 04:25
Güneş 06:02
Öğle 13:07
İkindi 16:55
Akşam 20:02
Yatsı 21:32
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. M.City 33 76
3. Liverpool 34 74
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 33 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14