Piramit Haber

Kolit Ülser - Ülseratif Kolit Belirtileri Ve Tedavisi

Sağlık

Kolit ülser kalın bağırsağın iltihaplı bir sağlık sorunudur. Ülseratif kolit olarak da bilinir, yalnızca kalın bağırsağı tutar. Kalın bağırsakta ülserlerin oluşmasına ve kanamaya yol açar.

KISACA KOLİT ÜLSER YA DA ÜLSERATİF KOLİT

Ülseratif kolitin bugün kesin sebebini bilinmiyor. Fakat genetik yatkınlığı meydana gelen kişilerin bağırsaklarında yer alan birtakım mikroorganizmalara ya da besinler ile edinilen birtakım maddelere karşın vücudun bağışıklık sisteminin mübalağalı cevap vermesi ile meydana çıkar. Esasen başka maddelere karşın vücudu korumakla memur meydana gelen savunma sistemi neden mübalağalı cevap veriyor bu eksiksiz bilinmemektedir. 

Ülseratif kolitin belirtileri nelerdir?

Başlıca belirtileri kanlı, mukuslu (sümüksü madde) ishaldir. Dışkılama sayısı günde 1-2 olabileceği benzeri hastalığın derecesi ile ilişkili model 15-20 defa olabilmektedir. Öbür belirtiler kan kaybına ilişkili halsizlik, hızlı yorulma ve çarpıntıdır.

Ülseratif kolit hangi sağlık sorunları ile karışır ?

Barsak kanamasına neden meydana gelen her hastalık ülseratif kolit ile karışabilir. Hastalık ilk belirti verdiğinde esas mikroplara ya da antibiyotiklere ilişkili gelişen kalın bağırsağın ülserli hastalıkları ile karışır. Uzunca periyodik bir hastalıkta ise karıştığı en mühim hastalık Crohn sağlık sorunudur. Crohn hastalığı bütün hazım sistemini, dolayısı ile kalın bağırsakları da tutabilir.

Ülseratif kolitin rehabilitasyonu olası mı?

Ülseratif kolit ilaç tedavileri ile muayene altına alınabilir. Fakat hastalığın belirli bir süre tedavi ile bitirilmesi çoğunlukla olası olmamaktadır. Hastalığın ilaç rehabilitasyonu ile bitirilmesi istisnai bir vaziyettir. Hastalık hayat boyu sürdürür. Hastalık çoğunlukla alevlenmeler ve sakinleşmelerle süre gider. Bu sebeple tedavinin hayat boyu olması önerilir. Yıllar süren iyilik durumu durumunda bazen ilaçların kesilmesi denenebilir. Bu hasta ve hekimin beraber hüküm vermesi riski paylaşması gerekli olan bir vaziyettir . 

Tedavisinde hangi ilaçlar kullanılır? 

Ülseratif kolit tedavisinde aminsalisilik asid bileşekleri (Salozoprin, Salofalk, Pentasa, Asacol), kortizon ve bağışıklık sistemi düzenleyicileri (azatiopurin, 6-merkaptorurin, metorexate ve benzerleri) sık sık kullanılan ilaçlardır.

Cerrahi rehabilitasyonu olası mı?

Hastalık yalnızca kalın bağırsakları tuttuğundan, kalın bağırsağın çıkarılması ile hastalık biter. Fakat bu gibi bir operasyon ifade edilecek ise kalın bağırsağın hasta kısmının değil, tamamının çıkarılması gereklidir. Fakat cerrahi meselesiz bir tedavi seçeneği değildir. Cerrahi kararı verilirken hastanın operasyon sonrası olabilecek sıkıntılar ile ilgili aydınlatılması gereklidir. Ülseratif kolitte yüklü rehabilitasyona nazaran hastalığın eksiksiz muayene altına alınamaması, ilaç rehabilitasyonu yan etkilerinin muayene edilememesi, delinme ya da kanser rizikosunun meydana çıkması esas cerrahi kararı verdiren durumlardır. Bunların haricinde ilaç rehabilitasyonu talep etmeyen ve cerrahi tedaviyi öncelikli düşünen hasta kişilerde da cerrahi tedavi düşünülebilir, fakat bu durumda hastanın cerrahi sonrası olabilecek sıkıntılar ile ilgili iyi aydınlatılmış olması gereklidir.

Ülseratif kolitli hasta gebe kalabilir mi?
Ülseratif kolit hamileliğe engel bir durum değildir. Fakat planlanan bir gebeliğin hastalık aktivitesinin muayene edilmiş bir zamanda olması arzu edilir. Zira hastalığın etkin olduğu bir dönemdeki hamilelikte erken doğum ve az riski artar. Kullanılan ilaçların kesilmesi hastalıkta alevlenmeye neden olacağından hamilelik müddetinde hasta ilaç tedavisine devam edilmelidir.

Ülseratif kolit kansere yol açar mı?
Ülseratif kolit barsak kanseri gelişim riskini arttırmaktadır. Hastalık ne denli uzunca periyodik ise ve kalın bağırsağın ne denli fazla miktarda meydanı tutmuş ise risk o denli artmaktadır. Hastalığın 8 -10 seneden beri devam ediyor olması riski başlatmaktadır. Fakat bu risk çok fazla fazla yüksek olmadığından paniğe neden olmamalıdır.

Ülseratif kolit bir kalın barsak hastalığıdır. Kalın barsak, barsağın ince barsakdan sonraki bölümüdür. Ülseratif kolit, sessiz ve aktif dönemlerle seyreden kronik sindirim sistem hastalığıdır. Ülseratif kolit, kolonun iç yüzünü döşeyen mukozada iltihaplanma ve ülserlere yol açar. Ülseratif kolitin belirtileri hastalığın tutulum yeri ve şiddetine göre değişmektedir. Ülseratif kolit tutulum yerine göre üç gruba ayrılır. Distal Tip:Sadece kalın barsağın son kısmı (rektum ve sigmoid kolon ) tutuludur. Sol Tip:Kalın barsağın dalağa kadar olan sol kısmı tutuludur. Pankolit :Kalın barsağın tümü hastadır. Ülseratif kolitte ilaç etkinliğini değerlendirmek için hastalık aktivasyon indeksi geliştirilmiştir. Ülseratif kolit hastalık aktivite indeksinde 4 değişken değerlendirilir. Gaita sıklığı, gaitadaki kan miktarı, kolon mukozasının endoskopik görünümü ve doktorun değerlendirmesidir. Ülseratif kolitte endoskopik hastalık görünümü ile klinik tablo çoğu kez paralellik gösterir. Ancak distal kolitler istisnadır. Ülseratif kolitde hastalık şiddeti endoskopi ile değerlendirilir. Endoskopik index (0-12) arasıdır.12 en şiddetli 4 ün altı remisyon kabul edilir.

ÜLSERATİF PROKTİT NEDİR?

Ülseratif proktit, sadece rektuma sınırlı bir ülseratif kolit hastalığıdır. Ülseratif proktitte aktif dönemde kanlı mukuslu dışkılama ve rektumu dolu hissetme (tenezm), rektal basınç dışkılama isteği ancak defekasyon sonrasında rahatlayamama şeklinde şikayetler görülür. Ülseratif proktitte ağrı sol alt karın bölgesinde olabilir ve anal ağrı sızı şeklinde olabilir. Rektal muayene ile aktivitesi belirlenir. Ülseratif proktit tedavisinde bölgesel preparatların, suppozituvar, likit enema, köpük ve jel enema formları mevcuttur.

ÜLSERATİF KOLİTİN NEDENLERİ NELERDİR?

Ülseratif kolitin nedeni halen bilinmemektedir. Sorumlu tutulan faktörler: Genetik yatkınlık, İmmün sistemin regülasyonunda bozukluk ve Çevresel faktörler (Sigara içimi, enfeksiyona maruz kalma, hijyenik faktörler, diyet,meslek, anne sütü alıp almama ve mikroorganizmalar.)

ÜLSERATİF KOLİTİN BELİRTİLERİ

Dışkılama ile kan gelmesi, kanlı dışkılama Özellikle kanlı ve mukuslu ishal Kabızlık ( özellikle bazı distal ülseratif kolitlerde rektal kanama ile birlikte ) Hafif ateş yükselmesi,şiddetli ve toksik kolitlerde gittikçe yükselen ateş görülür. Rektumda gerginlik hissi (Tenesmus) Dışkıda barsak salgısı ve cerahat görülmesi Yorgunluk, halsizlik, Kilo kaybı Kansızlık ( Demir eksikliği anemisi ) Sindirim sistemi dışında;gözün dış tabakasının iltihaplanması (Episklerit) veya göz merceğinin iltihaplanması (İritis) Ciltte özellikle diz altlarındaki bölgelerde ağrılı şişlikler (Eritema nodosum) ve ayak bileğinin yakınında ülserler oluşabilir.(Pyodermagangrenozum) Kalça ve omurga eklemlerinde hastalık olmasa bile ağrı olabilir. Karaciğer ve safra yollarına inflamasyon gelişebilir. Karaciğerde görülen inflamasyon barsak inflamasyonu ile birlikte düzelirken safra yollarını etkileyen sklerozan kolanjit düzelmez.

ÜLSERATİF KOLİTİN KOMPLİKASYONLARI Ülseratif kolitin en sık görülen ciddi komplikasyonları masif kanama, barsakta delinme, toksik megakolon , darlıklar ve anal kanal çevresinde oluşan lezyonlar.

MASİF KANAMA:

Hastalık aktivitesine bağlı yoğun kanamadır. Kanamaların büyük çoğunluğu kendiliğinden durur. Yoğun kanama olduğunda hemen doktorunuza başvurunuz. Yatırılarak tedavisi gereklidir.

PERFORASYON:

Barsak duvarında hastalık aktivesine bağlı delinmedir. Komplikasyonlar arasında en sık ameliyat sebebi perforasyonlardır. Aktif şiddetli hastalığı olan olgularda ani, şiddetli, bütün karına yayılan ağrı ve gaz gaita çıkarılamaması ile ortaya çıkar. Bu durumda hemen doktora başvurulmalıdır. Acilen ameliyat edilmesi gereklidir.

TOKSİN MEGAKOLON:

Toksik mega kolon kalın barsağın normalin üstünde genişlemesidir. Ayakta direkt karın grafisinde barsak çapının 6 cm’ nin üzerinde olması ile tanı konulur. İnflamatuvar barsak hastalıklarında en sık hastaneye yatma nedeni hastalarda toksik mega kolon gelişmesidir. Toksik megakolon ülseratif kolitin erken veya geç evrelerinde ortaya çıkabilir. Nadir olarak hastalığın başlangıç belirtisi olabilir. Toksik megakolon çoğunlukla pankolitli hastalarda görülür. Hastalığın aktif olduğu durumlarda hastalara baryumlu barsak grafisi ve kolonoskopi yapılmamalıdır, bu tetkikler de toksik megakolona sebep olabilir. Aktif hastalığı olan hastalarda; karın ağrısı ve aniden ishalin durması belirtileridir. Karında şişlik ağrı ile birlikte dışkılama sayısında ani azalma olduğunda hemen doktorunuza başvurunuz.

PERİANAL LEZYONLAR:

Makadda çatlaklar, anüs çevresinde abseler ve hemoroidler. Makadda çatlak (anal fissür) olduğunda; dışkılama anında ve özellikle sonrasında oluşan şiddetli anal ağrı olur. Ağrılar özellikle dışkılamadan sonra artar ve saatlerce hatta gün boyu dayanılmaz şiddette olur. Anal fissürde kanama nadirdir ve kağda yapışır tarzdadır. Anal fissürde kabızlık ve ishalden kaçınılmalıdır. Anal fissür bir aydan fazla devam ederse yara daha da derinleşir. Ağrı ve kaşıntı artar. Bu kronik anal fissürün geliştiğini gösterir. Hemoroidlerde kanama dışkılamayla beraber kırmızı taze kan şeklinde ve püskürür tarzda olabilir. Prerianal abse makat çevresinde ağrılı (zonklayıcı tarzda) kızarık, şişlik ile ortaya çıkar. Defekasyon sırasında şiddetli ağrı olur. Beraberinde ateşte olabilir. Bu bulgular olduğunda hemen doktorunuza başvurunuz. Cerrahi olarak absenin boşaltılması gerekir. Darlıklar Ülseratif kolitte klinik olarak önemli darlıklar nadirdir. Darlıklar yaygın hastalığı olan ve remisyona girmeyen semptomları devam eden hastalarda çok sık görülür. Darlığı olan hastalarda dışkılama sayısı ve gaita tutamama artar.

ÜLSERATİF KOLİTTE TEDAVİ

İLAÇ TEDAVİSİ: Ülseratif kolite ilaçla tedavideki amaç kolon mukozasına yönelik inflamatuvar aktiviteyi engellemek / baskılamak ve hastalığı sessiz döneme sokmaktır. Ülseratif kolit ve Crohn hastalığında tedavi hastalığın yerleşim yeri ve aktivitesine göre farklılık gösterir. Fakat hastalık tam olarak tedavi edilemez Hastalığın şiddetine göre tek veya birçok ilaç bir arada tercih edilebilir.

KORTİKOSTEROİDLER (Deltakortril®, Budenofalk Prednol®) Akut ülseratif kolit hastalığının aktif döneminde kortikosteroid ilaçlar (Deltakortril®, Budenofalk Prednol®) iltihapların azalmasını sağlayarak karın ağrısının giderilmesi, ateşin düşürülmesi, ishalin azalması ve iştahın düzelmesini sağlar. Kortikosteroidler çok etkili olmakla birlikte yüksek dozlarda ve uzun süreli kullanımlarda yüzde yuvarlaklaşma, iştah artışı,yüksek tansiyon,şeker hastalığı, mide ülseri, kas incelmesi, kemik erimesi ve ruhsal durumda değişiklikler gibi istenmeyen yan etkilere yol açmaktadır. .Lokal etkili Budesonid Budenofalk yan etkileri oldukça azdır.Kortikosteroid lavman ve köpükler bu ilaçlar rektumdaki şikayetleri hafifletmek yada geçirmek için kullanılır.

SULFASALAZİN (Salazopyrine): İçeriğindeki sufapiridin nedeniyle bazı hastalarda ciltte döküntü, baş ağrısı, mide ağrıları,bulantı ve kansızlığa yol açabilir.Erkeklerde bazen sperm sayısını azatlığı için çocuk sahibi olmayı engeller.Ancak bu geçici durumdur,ilacın kesilmesinden 3 ay sonra normale döner.Çocuk sahibi olmadan önce doktorunuzla görüşmelisiniz ilacınızın dozunu azaltabilir veya değişmesine ihtiyaç duyulabilir.

ASA GRUBU İLAÇLAR ( Salofalk): Bu grup ilaçların yan etkisi daha düşüktür. Nadiren ishal, baş ağrısı ve deri döküntüleri görülebilir.

AZATHİROPRİNE (Imuran): Bağışıklık sistemini etkileyen azathiopurin (Imuran®) gibi ilaçlar uzun dönemde hastalığın aktifleşmesini engellemek için kullanılmaktadır. Bağışıklık sistemini etkileyen bu ilaç idame tedavi olarak kullanılır. Yan etkilerinin gözlenmesi açısından ilaç düşük dozlarda başlanır; zaman içinde kademeli doz artışı sonucunda oluşabilecek yan etkiler gözlenir. Tedavi sırasında bulantı, grip benzeri yakınmalar, halsizlik, karın ağrısı,deri döküntüleri ve kansızlık gibi belirtiler çok az sayıda hastada görülebilir.Bu grup ilaçları kullanırken aralıklı olarak beyaz küre sayımı yapılmalıdır.

METRANİDAZOL VEYA CİPROFLAXOCİNE gibi antibiyotikler ülseratif kolit hastalığı tedavisinde kullanılır.Anüs (makat) çevresinde iltihaplanma, apse gibi durumlarda antibiyotik kullanımı gerekebilir.Demir, folik asit veya B12 vitamini gibi mineral ve vitamin desteğine kansızlığı olan hastalarda gereksinim olabilir.

ÜLSERATİF KOLİTTE AMELİYAT GEREKTİREN DURUMLAR

Yoğun kanama Delinme riski taşıyan veya delinmiş toksik megakolon Steroid tedavisine yanıt vermeyen fulminan akut ülseratif kolit Darlığa bağlı barsak tıkanması Kolon kanseri varlığı veya şüphesi İlaç tedavisine bağlı sistemik komplikasyon gelişmesi nedeni ile ilaç verilemiyor ise Hastalığın kontrol altına alınamaması Çocuk hastalarda görülen gelişim geriliği gibi durumlarda ameliyat gerekir.

ÜLSERATİF KOLİTTE BESLENME

Ülseratif kolit tedavisinde özel diyetin çok az rolü vardır. Hastalığa neden olan ya da şiddetlendiren belirlenmiş herhangi bir diyet yoktur. Doktorunuzun önerilerine göre yüksek proteinli ve kalorili besinlerle dengeli, sağlıklı bir diyet uygulayın. İshaliniz varsa, barsağı yumuşatıcı özelliği olan besinlerden uzak durmalısınız.( çiğ meyve ve sebzeler, konsantre meyve suları vb.) Fazla miktarda kafein içeren (kahve, çay, çikolata, neskafe vs) içeceklerden uzak durmalısınız. Diyette lifli gıdaları artırmak mı azaltmak mı gerektiğine doktorunuz karar verecektir.

ÜLSERATİF KOLİT HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKEN HUSUSLAR

Ülseratif kolit; kronik süregen bir hastalıktır. Tedavi ile hastanın şikayetleri ve barsaktaki hastalık hali düzelir Zaman zaman hastalık tekrarlaması olabilir Hastanın ilaçlarını doktor kontrolü altında önerilen sürede ve bazen sürekli kullanması gerekebilir. Ülseratif kolit bir inflamasyon hastalığıdır bulaşıcı değildir. Ülseratif kolitli hasta gebe kalmadan önce doktoruyla görüşmelidir.
Sıradaki Haber
Mobil Sayfaya Dön
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.