Cumhurbaşkanı Gül'ü de dinlemişler!

Başbakan Erdoğan, beraberindeki eşi Emine Erdoğan ile birlikte Hatay Havaalanı'na geldi. Erdoğan, seçim otobüsüyle 75'inci Bulvar'daki İtfaiye Meydanı'nda düzenlenen mitinge geçti. Erdoğan'ın geçiş güzergahlarında yoğun güvenlik önlemi alınması dikkat çekti. Hava sıcaklığının 25 dereceyi bulduğu Hatay'daki alanda yaklaşık 50 bin kişi toplandı. Coşkuyla karşılanan Erdoğan, CHP ve MHP'e ağır eleştirilerde bulundu. Hatay'ın artık Büyükşehir olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Şunu unutmayın; bir iş nasıl başlarsa öyle gider Hatay'da büyükşehir hizmetleri iyi başlasın iyi gitsin istiyoruz. CHP'ye gönül veren kardeşlerimize sesleniyor. Tepedekilere değil onlardan bir şey olmaz. Ama aşağıda saf, temiz halkım var vatandaşım var onlara sesleniyorum. MHP'ye gönül veren kardeşlerimize sesleniyorum. Diğer partilere gönül veren kardeşlerime sesleniyor. Hatay'ın büyükşehir olmasına CHP karşı çıktığını biliyor musunuz? Hatay'ın en ücra köşelerine hizmet nasıl gider dediler. Bunlar şehir yönetmeyi bilmez. Kılıçdaroğlu geçen seçimde İstanbul'da büyükşehir belediye başkan adayı olmuştu. İkametini de Kağıthane'ye almıştı. Sayın Kılıçdaroğlu nerede oturuyorsunuz? diye sordular. Kağıttepe'de oturuyorum dedi. Kılıçdaroğlu seçim günü geldi kendine bile oy veremedi. İnanın bunlara üç tane koyun teslim edin kaybedip gelirler. Bunun tek özelliği var iyi takiye yapar, iyi yalan söyler iyi iftira atar ama tek doğrusu var. Ne diyor 'Yalancıdan Başbakan olmaz' diyor. Tek doğrusu bu. 5 senedir CHP'nin başında, 3 seçim geçirdi 4'üncüye giriyor. Benim halkın bunları birinci parti yapmadı, şimdi 4'üncüye giriyorlar arkadan nal toplayacaklar. Siyaset birinci parti olmak için yapılır. Ak Parti birinci parti olmaz ise ben Genel Başkanlığı bırakıyorum. Kılıçdaroğlu sen birinci parti olmaz isen çekilmeye hazır mısın? Çekil de CHP senden kurtulsun. Bahçeli 15 yıldır partinin başında birinci parti olamaz isen çekilmeye var mısın? Çekil de MHP senden de kurtuldu. Milletin icazet vermediği kişilerden siyasetçi olmaz" dedi.

Hatay'da Türkiye'de güven ortamını bozmak isteyenler olduğunu belirten Erdoğan sözlerine şöyle devam etti;"Kardeşi kardeşe kırdırmak için çırpınanlar var. 77 milyonun arasına nifak sokmak isteyenler var. Sokakları karıştırmak huzuru bozmak isteyenler, istikrarı bozmak isteyenler var. Türkiye'nin kutlu yürüyüşünü durdurmaya çalışanlar var. Türkiye'nin büyümesini kalkınmasını kardeşlik yürüyüşünü hazmedemeyenler içinden ve dışarıdan ahlaksızca saldırdılar. İlkini Reyhanlı'da yaptılar. 10 ay önce 11 Mayıs'ta Reyhanlı'da saldırdılar 53 kardeşimizi şehit verdik. Güvenlik güçlerimiz istihbarat birimlerimiz çok sıkı çalıştılar olayı büyük ölçüde aydınlattılar. Türkiye içindeki sorumluları yakalandı Türkiye dışındaki sorumluları tespit edildi onlarda da hesap soruldu ve sorulmaya devam ediliyor. Fakat Reyhanlı saldırısında bizi derinden yaralayan bir boyut var. Türkiye içinden Hatay içinden bu hain alçakça saldırıya katılanlara destek verildiğini saptadık. İşte kendi ülkesinin halkına kendi şehrinin sakinlerine böyle bir alçaklığın içine girenler bizi derinden sarstı. Bu CHP'ye Esad rejimi ile arasına mesafe koymasını istedik. CHP bunu umursamadı, Reyhanlı saldırısına karışanların CHP'nin milletvekillerini Esad'a götüren rehberler olduğu belgelerle ortaya koyduk. CHP'nin Genel Müdürü'nün bu zalim Esad rejimine, azılı katillerine neden sempati duyduğunu sizler çok iyi biliyorsunuz. Esad'a maalesef destek veren Hatay'ı karıştırmak isteyen CHP aynı tahriklerini aynı provokasyonu başka şehirlerde de yapıyor. İstanbul'u, Malatya'yı Adıyaman'ı karıştırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Hem CHP'nin Genel Müdürü, milletvekilleri; Tunceli, Hatay milletvekilleri çok çirkin eylemlerin içinde yer alıyorlar. Polise taş atıyorlar polise hakaret ediyorlar. CHP yanına müttefik buldu MHP, BDP, her zamanki malum medya, bazı işverenler bazı işveren örgütleri bir de Pensilvanya çıktı. Hepsi bir araya geldi Türkiye'yi karışsın huzur, istikrar bozulsun güven ortamı zedelensen hükümet yıpransın istediler. Gerekirse Türkiye kaybetsin biz kazanalım dediler. Biz rant elde edelim Türkiye'ye ne olursa olsun dediler. Bu millet bunların kirli oyununa aslı izin vermeyecek.

Bunlar karanlığa alışmışlar, aydınlıktan korkak hale gelmişler, yıldızlardan ürker hale gelmişler."

Konuşmasının devamında Fetullah Gülen'e yönelik eleştirilerde de bulunan Erdoğan şunları söyledi;"Yahu insanların özel hayatlarını dinleyenlerden alim olur mu? İnsanların yatak odalarını izleyenlerden alim olmaz. Bir Başbakanı, bir Cumhurbaşkanı'nı Genelkurmay Başkanı'nın bakanları mahkeme kararı dahi olsa dinleyemezsiniz. Cumhurbaşkanı'nı da dinliyorlar. Cumhurbaşkanı'ndan söz etmiyorlar şimdi. Başbakanla uğraşıyoruz Cumhurbaşkanı ile neden uğraşalım diyorlar. Onu da dinlemişler. Vakti saati gelince ortaya çıkaracaklar. Bunlar haşhaşi, bunlar montajcı. Bunlar çete, örgüt. Bunların terör örgütünden hiçbir farkı yok. Bunlar CHP'nin de mahremini izleyip yayınladılar. Ne yaptılar hiç… MHP'yi de izleyip kaydettiler, yayınladılar. Şimdi MHP, CHP çıkmış Pensilvanya'nın kuyruğunda siyaset yapıyorlar. CHP'li vekiller Pensilvanya için çok ağır hakaret ettiler şimdi ittifak halindeler. Hiç sesleri çıkmıyor, konuşmuyorlar merak ediyorum. MHP dut yemiş bülbüle döndü. Gelin bu oyunu beraber bozalım. CHP demek baskı demek, zulüm demek. CHP demek başörtüsünü yasaklamak demek. Kuran-ı Kerim'in öğretilmesine engel çıkartmak demek. CHP demek darbelere destek vermek demek. CHP demek katil Esad'ın yanında durmak demek. Mısır'da Sisi'nin yanında durmak demek. CHP demek çöp demek çamur demek hava kirliği demek din istismarı demek karmaşa ve kaos demektir."

Başbakan Erdoğan, Fetullah Gülen'e ait olduğu ileri sürülen ses kayıtlarında 'O uzun adam hainlik yaptı' söylemine de yanıt verdi. Erdoğan şöyle dedi;"Ben milletime ihanet içinde olmadım sadece hizmetinde bulundum. Sen dürüstsen samimiysen niçin bu ülkeden herhangi bir suçun yokken 1999'da buradan kaçıp Pensilvanya'ya gittin. Nedeni bir su kaçağı var. Emekli diye yutturdular emekli filan değil istifaen ayrıldı, pareler yapı ona yeşil pasaport uydurdu. İlkokul mezunu yeşil pasaport alamaz. Ama o pasaport ile kaçıp gitti. Sordular, inzivaya çekilmiş. Hatay'da inzivaya çekilseydi. Konya'da Erzurum'da İstanbul'da çekilseydi. Bunlar da yetmiyorsa Mekke'de Medine'de inzivaya çekilseydin. Genç nesilleri aldattılar yavrularımızın beyinlerini yıkadılar. Bu oyunu beraber bozacağız."

Başbakan Erdoğan, CHP'nin Ak Parti'nden aday gösterilmeyen merkez Antakya Belediye Başkanı Lütfü Savaş'ı Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı göstermesini de eleştirerek, "Ya bunların Hatay'da teşkilatını yok mu? Bir tane adam bulamadılar mı bizim aday yapmadığımızı aday yaptılar. Demek ki gerekçesi var memnun kalmadık aday göstermedik. Bakınız Hatay'a düzenlenen yasa dışı gösterilere önlem alan polislerin araçlarına itfaiyeden su vermiyor. Sen kimsin kimin belediye başkanısın nasıl olurda su vermezsin. Sen CHP'nin Belediye Başkan adayı olabilirsin ama şuanda devletin bir belediye başkanısın gereken neyse onu yapmak zorundasın" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, Ankara mitingine katılmak üzere alandan ayrıldı.

Ak Parti'nin Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Başbakan Erdoğan'dan önce yaptığı konuşmada, coşkulu kalabalığın 30 Mart akşamı ortaya çıkacak tablonun müjdecisi olduğunu belirterek, "Hatay, Hatay olalı böyle bir tablo böyle bir coşku görmedi. 30 Mart zaferiniz hayırlı olsun. 11 yıldır bu ülkede taş üstüne taş koyduk eserler meydana getirdik. Bu aziz millete hizmet etmek için gecemizi gündüzümüze kattık. Türkiye'nin dünyanın 26'ıncı büyük devleti olarak aldık 16'ıncı büyük devlet haline getirdik" dedi.