Başbakan Erdoğan'dan Feyzioğlu'na cevap

Danıştay'daki sözlerine tepki gösterdiği Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'na sert sözlerle yüklenen Başbakan Erdoğan, "Cübbeni çıkar birilerinin yaptığı gibi siyaset meydanına çık kendini ispat et. Bir kısım şakşakçılar var onlarda alkışlıyor onlardan da tatmin oluyor. Artık tahammül tahammül... 25 dakika başkan konuşacak sen 1 saat konuşacaksın millet seni dinlemeye mecbur mu? Bugünde bir tiyatroyu Danıştay'da izledik. Bu edebe ve ahlaka sığmaz bunlar devlet protokolünden de bir haber." dedi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin çatı adayı formülünü de eleştiren Başbakan Erdoğan, "Bunlar AK Parti ile 8 seçimde karşı karşıya geldiler. Biz bunlara aritmetik dersi verdik ama çaktılar. Şimdi cebirden ümidi kestiler. Kendilerini geometriye vermişler. Üçgenler çiziyorlar, iç açılarını dış açılarını topluyorlar. Cetvel, pergel sanki LYS  imtihanına hazırlanıyorlar. Zaten geometriden anlasalardı paralelle iş tutmazlardı. Çünkü 2 paralel çizgi sonsuza kadar birbirine değmez. Paralelle iş tutanın yolu milletle, devletle, Çankaya ile hiç kesişmez" dedi.

Yassıada mahkemeleri tiyatrodan başka bir şey değildi. Hukuk adalet olmaktan çıkarılmış cinayetin aracı yapılmıştı. Bugün bir hukukçuyu dinledik. Onunla ilgili değerlendirmeleri yarın yapacağım.Bunlar bu tür ne yazık ki hukuk mensubu. Anayasa profesörüymüş ne olursan ol. Bunu sindirememişsin eğer sen doğru dürüst konuşmuyorsan ifadelerini dürüstlük üzerine değil de dürüst olmayan ifadeler üzerine yapıyorsan senden bir şey olmaz. Saygı diye bir şey yok. Danıştay'ın başkanı 25 dakika konuşuyor bu beyefendi burada 1 saat konuşma yapıyor ve kuruluş yıldönümünde konuyla alakalı değil. Cübbeni çıkar birilerinin yaptığı gibi siyaset meydanına çık kendini ispat et. Bir kısım şakşakçılar var onlarda alkışlıyor  onlardan da tatmin oluyor.

BAŞBAKAN ERDOĞAN SALONU TERKETTİ! O ANLAR İÇİN TIKLAYINIZ!

Artık tahammül tahammül... 25 dakika başkan konuşacak sen 1 saat konuşacaksın millet seni dinlemeye mecbur mu? Van'la ilgili tamamen yalan ifade kullanıyor. Biz kiracılara ev vermedik. Konuyu iyi öğren. Biz 18 bin konut yaptık. Öncelikli ev sahiplerine konut vermektir. Artan konutlarımızı kirayla sattık. Bunun dışında kiracılardan konut sahibi olmak isteyen olursa TOKİ'den gidip alırlar. Onlar konut sahibi değildi ki. Olayın aslı bu bunu nakledişi farklı. Biz kimseyi açıkta bırakmadık. Orada depremden bugüne kadar 5 katrilyon destek verdik. Bundan bahsetmiyorsun. Müracaat ettiği kapı belli. gel bir sor bakalım. Gitmiş konteyneri gezmiş. O konteynerin getirmesi bile aynıdır. Yarın detaylı olarak vereceğim. Bugünde bir tiyatroyu Danıştay'da izledik. Bu edebe ve ahlaka sığmaz bunlar devlet protokolünden de bir haber.

FEYZİOĞLU'NDAN İLK AÇIKLAMA - TIKLAYINIZ!

Paralel örgütün geçmişine bakın. Pensilvanya'daki zat 12 Eylül'ün darbeci generallerine hızır gibi yetiştiğini cennetlik olduğunu söylüyordu. Ne zamandan beri cennetten parselleyip yer dağıtmaya başladın. Dönemin hükümetine bırakın deyip darbecilere ödül dağıtıyordu. Bu zat 17-25 Aralık'ta darbeyi uzaktan izlemek yerine darbenin aracı oldular. Hani son zamanlarda duyduk. Hakim de avukat da kiralayacaksın diyor. O kiraladığı haşhaşla uyuşturulmuş gibi elemanları ile edep dışı darbe girişiminde örgüt taşeron oldu. Bir darbe girişimi olmasına rağmen yolsuzluk kılıfı bu işin sosu olmasına rağmen iddiaların üzerini örtmüyoruz peşini bırakmıyoruz.

Hiçbir iddia cevapsız kalmayacak. Pazartesi günü muhalefetin gerilim siyasetine rağmen soruşturma komisyonu kurtulmasını sağladık.  

27 Mayıs ve 12 Eylül öncesinde kullanılan kesin gençler oldu. Gençler sokağa döküldü yönlendirildi. Polisle askerle çatışması temin edildi. Aynı karanlık el gençlerin birbirine kurşun sıkmasını keyifle izliyordu. Ağaç için, çevre için sokağa çıkan gençlerimiz bilsin.Özgürlük için gösteri yaptığını zenneden gençler bilsin. Menderes’in gençleri kıyma makinesinde öğüttüğü iddia ediliyordu. Bu iğrenç iddiayı İsmet İnönü dile getiriyordu. 1 Mayıs olaylarında da bunu yaptılar. CHP vekiller kalabalıkları tahrik ederek kameralar önünde çirkinliği   sergilediler. TOMA’ların önüne yattılar, gerçek kurşun kullanıldı dediler. Vekil eline mermiler almış kameralara gösterdi. Cahiller. Polis gerçek mermi kullanıyor yalanını söylüyor sonra gerçek çıkıyor.

Bugün Danıştay’da konuşan zat 1 Mayıs’a giriyor yasaklarla bir yere varılmaz diyor. Kadıköy’ü neden söylemiyorsun. Türkiye’nin en büyük ikinci sendikası Kayseri’de yaptı şenlik havasında geçti Onu neden söylemiyorsun. Ama illegal örgütlerle işçi olan yandaşınız sendika ile iş tutuyorsunuz ortalığı karıştırıyorsunuz.  Amacınız meydanları terörize etmek. Biz yer gösteriyoruz Sen nasıl hukuk adamısın. Dert kardeşim üzümü yemek değil bağcıyı dövmek. Bunlara rağmen bekledikleri ilgi alakayı Taksim’de bulamayınca rezil oldular yakıp yıktıkları ile kaldılar. Biz atılan iftiraları Menderes’e attılar. Menderes Kars’ı, Ardahan'ı Ruslara sattı dediler. Celal Bayar’ın kasasına 103 milyon var dediler. Rüştü Zorlu anlaşmalardan yüzde 10 komisyon alıyor yalanı attılar, 300 talebe öldürüldü, kıyma makinelerinden geçirildi diye yalanlar söylediler. Yalanlarına kılıf uydurmak için 5 tane hürriyet şehidi ürettiler. CHP’nin edindiği meslek bu. Sandıktan çıkmazlar bu millet sizi anladı tanıdı. Gezi olaylarında yaşananları hatırlıyorsunuz dimi.

17 Aralık sürecinde bir çocuğun siyasetçilerin elinde istismar vasıtası olarak kullanıldığını hatırlıyorsunuz dimi. Hukuk bazı hukuk adamları tarafından nasıl çiğnendiyse 17 Aralık’ta da öyle çiğnendi.  Talihsiz ölümler istismar ediliyor.

Mısır'ın durumu ortada, Ukrayna'nın durumu ortada. Bu ülkede öyle medya kuruluşları var ki, öyle yazarlar, öyle siyasetçiler var ki onlar için en iyi genç ölü gençtir. Ölüm üzerinden istismar üretmeyi iyi bilirler. 30 yıl boyunca malum medya, malum sermeye çevreleri ölüm üzerinden rant devşirmeye çalıştılar. 23 Nisan'da güya diyerek dağa kaçırılan çocuklar var. Bunların bir çoğunun annesi feryat ediyor. Terör örgütüne yakarışta bulunuyor, bize yakarışta bulunuyor. Terör örgütünün böyle derdi var mı? Annelerin çığlıklarına cevap verme derdi var mı? Bizi katil olmakla, diktatör olmakla itham ediyorlar. Gidin 27 Mayıs öncesi hadiselerine bakın biz ne söyleniyorsa merhum Menderes ve hükümetine söylüyorlardı. Başkalarını özgürlük düşmanı olarak itham eden CHP olmuştur, basın özgürlüğü yok iftirasını atan da CHP olmuştur. bu ülkede tek diktatör vardır o da CHP'nin şefidir. CHP değişmeyen tarihi rolünü oynuyor özgürlük yok diyorlar, diktatör diyorlar. Biz algı operasyonlarına boyun eğmeyiz. Türkiye en çok ulusal gazete ve televizyonun yayın yaptığı ülkedir. Ki bu gazetelerin çoğu özgürce başbakanı ve bakanları eleştiren gazetelerdir. Almanya'da Hamburg olaylarını gösteriyor diye TRT kablolu yayından çıkarıldı. Tek eleştiri duydunuz mu? İngiltere'de tele kulak skandalına isimleri karıştığı için 50 gazeteci sorgulandı sahibi o gazeteyi kapattı tek eleştiri duydunuz mu?

ABD'de Avrupa ülkelerinde Twitter, Facebook hukuka uymak mahkeme kararlarını uygulamak zorunda. İngiltere Twitter hesabının sahibi ırkçılık yaptığı için hapse mahkum edildi. Siz hiç o şirketlerin çıkarını koruduğunu duydunuz mu?Kimse kusura bakmasın.Burası muz cumhuriyeti değildir. Bu ülkede 12 yıl içinde tarihi nitelikte reformlar gerçekleştirdik. Nice tahrikler yapıldı. Saldırılara rağmen demokrasiden, hukuktan taviz vermedik. Bu ülkede kadınların başörtüsü ile kamuda çalışabilecekleri hayal bile edilemezdi. TBMM'de asiller gibi vekillerin başörtüsü takabileceği hayal bile edilemezdi. Önceki dönemlerde CHP zihniyeti aynı zihniyetin mensuplarıdır.

Merve Kavakçı kardeşimizi dışarı atmadılar mı? Atanların kim olduğu belli. Aynı şekilde o dönemin yargı mensubu gidip evinden alma cüretini gösterdi. Bizim parlamentoda başörtülü vekil kardeşlerimiz var.

Millet komploları bozmuştur.Yurt dışından ülkemize maalesef yapılmak istenen darbe girişimi organizasyonu milletimiz bozmuştur.

30 Mart 23 Nisan 1920'de temeli atılan milli iradenin kendisini kuvvetli şekilde tahkim ettiği tarihtir. Türkiye'nin önündeki anlamsız dirençler kalkmıştır.

İhtilalların modası geçmiş, son kullanma tarihleri bitmiş milli irade Türkiye'nin yegane hakimi olmuştur. 27 Mayıs darbesi ağır bedeller ödetmiştir. 12 yıl içinde bu prangaları koparttık ve attık.

12 yıl içinde izleri silmek için gayret sarf ettik. Gönül isterdi ki yeni Anayasa yapalım ve 27 Mayıs gölgesini kaldıralım. Yeni Anaysa konusunda umutsuz değiliz. Yeni Türkiye sürecinde yeni Anayasa yazılacağına inanıyorum.

2007 yılında Cumhurbaşkanlığı seçiminin millet tarafından seçilmesi sistemini getirmemiz devrimdir.Türkiye'de yeni süreç başlayacak. Cumhurbaşkanın halk tarafından seçilecek olması kimsede kaygı ve endişeye neden olmasın. Türkiye seçimlerle gelmiş cumhurbaşkanı deneyimini geçmişte yaşamıştır.

29 Ağustos 2014 itibari ile Türkiye'nin çok daha iyi, demokratik olacağını hep birlikte göreceğiz. Adayımız kim olursa olsun politikamız,  çizgimiz hız kesmeden devam edecek. İlkelerimiz muhafaza edilecek adayımız kim olursa olsun çözüm süreci sekteye uğramayacak. Kanı durdurmak gözyaşını dindirmek için verdiğimiz mücadele yavaşlamayacak. Ekonominin şahlanmasına çözüm sürecinin ilerlemesine, dayanışmanın güç kazanmasına zemin hazırlayacak. Türkiye'de var olan kutuplaşmalar eski Türkiye'den miras kalmıştır. Ret, inkar, asimilasyon eski Türkiye'ye ait alışkanlıktır. Biz partimizin siyasetimizin kapılarını 77 milyon için açık tuttuk. Sahillere bir kısmı sıkışıp kalırken biz Türkiye'nin partisi olduk. Biz özeleştiri yapmaktan çekinmedik. Biz her gece başını yastığa koyduğunda kendisini sorgulayan bir kadroyuz. Bunu muhalefet yapmadı. Bizimle partimizle ilgili olarak gerçek dışı ithamlarla kendi seçmenlerini korkutmayı muhalefet benimsedi.

Muhalefet anlayışı kazandırmaz. Bu muhalefet hantal muhalefettir. 30 Mart’tan ders çıkartmadılar. Kaybettikleri halde koltuklarını terk etme zahmetinde bulunmadılar.  Var güçleri ile saldırdılar. Bunlar AK Parti ile 8 seçimde karşı karşıya geldiler. Biz bunlara aritmetik dersi verdik ama çaktılar. Şimdi cebirden ümidi kestiler. Kendilerini geometriye vermişler. Üçgenler çiziyorlar iç açılarını dış açılarını topluyorlar cetvel, pergel sanki LYS  imtihanına hazırlanıyorlar. Zaten geometriden anlasalardı paralelle iş tutmazlardı. Çünkü 2 paralel çizgi sonsuza kadar birbirine değmez. Paralelle iş tutanın yolu milletle, devletle, Çankaya ile hiç kesişmez.

Aday tespiti için istişarelere başladık. Bugün ve yarın burada değişik konularda istişarelerimiz devam edecek. Bu ayın sonu haziran ayının ilk yarısı gibi işi bitirip adayımızı açıklayacağız.

Bu dava garip ve kimsesiz kalmayacaktır. Bu dava isimler üzerinde yürüseydi Fatih'le birlikte fetihte ölürdü. Fetih ölmüyor o baki. Bu dava fani şahsiyetler üzerinde yürüseydi nice devletin idarecileri öldüğünde dava yetim kalırdı. Biz Ak kadro olarak iyi ustalar, iyi çıraklar, iyi kalfalar olmaya  özen gösterdik. Unutmayın biz faniyiz. Filanca olmazsa ne olur böyle baktığımız anda bizi sıkıntıya sokar. Bakmamız gereken öldü öldüğünde yapmamız gereken neyse onu yapmaya mecburuz. Biz ölümle hayatı takdir edilmiş fanileriz. 12 yıldır elde edilen başarıları kendinden menkul bilen kim varsa Allah’tan başka zafer sahibi yoktur.  Ne yaptıysak biz yaptık birlikte yaptık. Biz bizden öncekilerin öksüz eserine sahip çıktık. Bizden sonrakileri emaneti devredeceğiz. Partimizde ben yoktur biz vardır.

13 yıl içinde niceleri aramızdan ayrıldı. Ama davamız devam etti. Kimileri hakkı rahmetine kavuştu, kimleri dinlemeye çekildi, kimleri çirkin oyunlar içinde bize ihanet ederek sırtımızdan hançerlemek istedi. Şantaja boyun eğenler, tehditlerden korkanlar oldu ama parti dimdik ayakta kaldı. Bir elime güneşi bir elime ayı verseler davamdan vazgeçmem diyen rehberin peşinde kutlu yürüyüşün izindeyiz. Ak Parti isimler değişirse değişsin hizmet rotası değişmeyecektir.