Çeyiz Hesabı uygulamasının ekonomiye ve sosyal hayata pozitif katkı sağlamasını beklediklerini anlatan Yılmaz, bu tür projelerin artması gerektiğini söyledi.
Yılmaz, Çeyiz Hesabı'nın hane halklarının daha fazla tasarruf etmesini ve makro dengelerin daha iyiye gitmesini sağlayacağını ifade ederek, "Bir yandan ailelerimiz daha geniş imkanlara, daha rahat bir yaşam planlaması imkanına kavuşacak, bir yandan da makro ekonomik olarak yatırımlarımız için daha sağlıklı ve uzun vadeli finansal kaynaklara ulaşmış olacağız" değerlendirmesinde bulundu.
Yatırımların finansmanı için tasarrufların artılması gerektiğine dikkati çeken Yılmaz, "İdeal olan iç tasarruflarımızla yatırımları finansman etmektir. Bunu yapamadığımız zaman, cari açık vermek durumunda kalıyorsunuz. Cari açığı azaltırken yatırımları düşürmeden bunu başarmak durumundayız. Kamu olarak bakıldığında tasarruf oranları iyi seviyelere geldi. Asıl problemimiz kamudaki tasarruf meselesi değil, özel sektörün, hane halklarının tasarruf oranlarını artırma meselesidir. Dolayısıyla bir çok yeni enstrümanla tasarruf oranlarını artırmaya çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
Cari açıkta son yıllarda önemli iyileşmeler görüldüğünü vurgulayan Yılmaz, söz konusu açığın daha da azaltılması konusunda çalışmaların devam edeceğini kaydetti.
"2016 DAHA İYİ BİR YIL OLACAK"
Küresel krizin dünya ekonomisi üzerindeki etkilerinin sürdüğünü dile getiren Yılmaz, "Yeni uluslararası konjonktüre bakarak iki temel strateji belirlemiş durumdayız. Biri iç tasarruf oranlarımızı artırmak ve dünyaya daha az muhtaç hale gelmek bunu da başarıyoruz. İkincisi ise dünya için daha cazip bir ülke haline gelmek, yatırım ortamımızı iyileştirmek. Bu iki strateji ile yolumuza devam edeceğiz. Bütün olumsuzluklara rağmen Türkiye ekonomisi geçen yıl yüzde 4 büyüdü. İnşallah 2016 daha iyi bir yıl olacak" diye konuştu.
Yılmaz, Türkiye'de iyi düzenlenen ve uluslararası finansal piyasalarla entegrasyonu giderek artan bir bankacılık sisteminin bulunduğunu söyledi. Bankacılık sisteminde daha iyi seviyelere gelebilmek için inovasyona ihtiyaç duyulduğunu anlatan Yılmaz, "Diğer sektörlerde olduğu gibi finans sektöründe de yeni enstrümanlarla sektörü geliştirmeye, daha nitelikli bir finans sektörü oluşturmaya hep birlikte hizmet etmek durumundayız" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin nüfus dinamiklerinin kritik seviyede olduğuna işaret eden Yılmaz, ülkenin nüfusun yenilenme oranı açısından 2,1'lik eşiğe çok yakın bir seviyede bulunduğunu belirtti. Türkiye'nin Avrupa'nın en genç ülkelerinden biri olduğunu ancak giderek yaşlandığını belirten Yılmaz, ülkedeki yaş ortalamasının 31 olduğuna değindi.
Evlilik yaşının da eğitim kariyer gibi faktörler nedeniyle arttığını anlatan Yılmaz, geç evlilikle birlikte çocuk sayısının da azaldığını söyledi. Nüfus politikaları açısından evlilik yaşının önemli olduğunu vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu:
"Erken yaşta evliliklere elbette karşıyız, ama çok geç yaşta evlilikler de sosyal politikalar açısından problem oluşturabiliyor. İdeal dönemde daha fazla evlilik olması için politikalarımızı ayarlamaya çalışıyoruz. Çeyiz Hesabı için belirlenen 27 yaş sınırı rast gele seçilmiş değil. Genç nüfus dinamiğini bir süre daha devam ettirmek istiyoruz. Burada çeşitli politikalarımız var Çeyiz Hesabı da bunlardan birisi. Çalışanlar kadınlarımızla ilgili de önemli düzenlemeler yaptık."
"ÇEYİZ HESABI TASARRUFLARI ARTIRACAK"
Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın da ekonominin gelişmeye devam etmesi için tasarrufun önemine değindi.
Çeyiz Hesabı'nın Türkiye'nin tasarruf açığının giderilmesi konusunda ciddi katkı sağlamasını beklediklerini aktaran Aydın, "Bütün bankalarımız bu hesabı açma ve tanıtımı konusunda çalışıyor. Ziraat Bankası ilk gün 100 kadar hesap açtı. İş Bankası da reklamlarla birlikte işe başladı, sektörün diğer oyuncuları da devam edecektir. Bu ürünün sağlıklı uzun süreli sürdürülebilmesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz" dedi.
Konuşmaların ardından Çeyiz Hesabı başvurusunda bulunan gençlere hesap cüzdanları verildi.
