Ey Nobel sen nasıl ödül dağıtıyorsun

Başbakan Erdoğan, Mısır'da Nobel ödülü almış Baradey'in, darbe hükümetinin Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı olduğunu belirterek, "Ey Nobel, sen nasıl barış ödülleri dağıtıyorsun" dedi.

Politika 09.08.2013, 01:45 09.08.2013, 01:47
Ey Nobel sen nasıl ödül dağıtıyorsun

 İSTANBUL

AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nın bayramlaşma töreninde konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Mısır'da, Nobel Barış Ödülü almış Muhammed el Baradey'in, şu anda askeri darbeyi gerçekleştiren hükümetin Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı olduğuna işaret ederek, "Şimdi ben Nobel'e sesleniyorum. Ey Nobel, sen nasıl barış ödülleri dağıtıyorsun ki, bu barış ödüllerini dağıttığın kişiler, askeri darbe yapanların yanında yer alıyor' dedi. 

Başbakan Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde, partisinin İstanbul il başkanlığının Ramazan Bayramı nedeniyle düzenlediği bayramlaşma töreninde yaptığı konuşmada, "başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ebedi azaptan kurtuluş olan" ramazan ayının geride kaldığını belirterek, Ramazan Bayramı'nın coşku içinde İstanbul'da ve tüm Türkiye'de kutlandığını aktardı. 

Bayramın, kardeşlik, dayanışma, barışma ve helalleşme olduğunu belirten Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: 

"Bugün kardeşlik hukukunun tüm gereklerinin yerine getirilmesini, dayanışmanın her boyutuyla yüceltilmesini, dargınların barışmasını, özellikle dargınların barışmasını, helalleşmesini yürekten temenni ediyoruz. Müslümanlar, tüm insanlarla aralarındaki dünyevi meseleleri ahirete taşımadan burada çözmekle, burada helalleşmekle mükelleftir. Hiçbir mesele aslında çözümsüz değildir. Özellikle dargınlıkların, bu güzel günde bu anlamlı bayram gününde son bulmasını, kalıcı bir helalleşmenin gerçekleşmesini, dostluğun, muhabbetin, kardeşliğin hiç yıpranmayacak şekilde tesis edilmesini kalpten arzu ediyoruz. Bir yönüyle baktığımızda her birimiz üç günlük dünyada saman alevi gibi yanıp geçen bir hayatı, göz açıp kapanıncaya kadar tükenen bir ömrü yaşıyoruz. Bu kısacık hayatı kalp kırarak değil kalpler yaparak,  gönülleri inciterek değil fethederek geçirmek hepimizin asli hedefi, asli ideali olmalıdır. Zira geride kalan, kazanılmış kalpler, feth edilmiş gönüller olacaktır. Geride kalan miras bıraktığımız eserler, ülkeye, millete, insanlığa kazandırdığımız hizmetler olacaktır. Bu dünyadan göçüp gittiğimizde arkamızdan bir çift güzel sözün söylenmesi, bir kez olsun 'Allah ondan razı olsun' denilmesi, inanın en büyük kazancımız olacaktır. Her meselemizde, her işimizde, attığımız her adımda gönüller kazanmak, hayır duaları kazanmak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bizim ayırt edici vasfımız olacaktır. Böyle olmalıdır. Ülkenin idaresinde, özellikle de siyasette, artık farklı gündemin, farklı bir üslubun, yapıcı, olumlu, birleştiren bir tavrın olmasını biz her zaman istedik. Bunun gereğini yaptık, bundan sonra da elimizden geldiğince yapmaya devam edeceğiz. Ramazan ayı boyunca her fırsatta bunu ifade ettik."

Erdoğan, bu güzel bayram gününde tüm vatandaşlardan birbirlerine karşı hoşgörü ve anlayışı yüceltmelerini rica etti.

3 çocuk tavsiye ediyorum

"Özellikle siyasi partilerimizden, kanaat önderlerimizden, sivil toplum örgütlerimizden, medyamızdan artık farklı bir dille, üslupla bu ülkedeki kardeşliği daha da yüceltecek, daha da güçlendirecek, büyük Türkiye idealine bizi daha da yakınlaştıracak yeni bir tavır beklediğimizi ifade etmek istiyorum" diyen Erdoğan, bazılarının "Bizim yaşam tarzımıza karışıyor, nerden çıktı bu 3 çocuk?" dediğini dile getirdi.

Erdoğan, böyle bir yasa olmadığını, kendisinin sadece bir başbakan olarak 3 çocuğu tavsiye ettiğini, bunun kendisinin en doğal hakkı olduğunu, kimseye silahla dayatma yapmadığını, yasal bir mecburiyet de olmadığını kaydederek, kendisinin bu davaya gönül vermiş hanım kardeşlerine "Gelin en az 3 çocuk bu millete hibe edin, lütfedin" dediğini aktardı.

Bu milletin güçlü olması gerektiğini ve bunun da insan denilen şerefli mahluktan geçtiğini, eşrefi mahluk olan o insanı bu annelerin yetiştireceğini belirten Erdoğan, "Ha yapmayacak, yapmasın. Öyle bir derdimiz yok. Ama biz AK Parti olarak böyle bir teklifi yapıyoruz. Böyle bir yasa da getirmedik, böyle bir şey de yok. Bu, isteğe bağlı. Bunu da müsaade edin de söyleyeyim yani. Bu kadar da hakkım olsun. Yani bunu Rusya Federasyonu'nda Vladimir Putin söylediği zaman oluyor da Türkiye'de Tayyip Erdoğan söylediği zaman neden rahatsız oluyorsunuz" diye konuştu.

Erdoğan, Avrupa ülkelerinin birçoğunda doğumla ilgili çok ciddi parasal destekler verildiğini, onlar bu desteği verince olduğunu, Türkiye'nin daha böyle bir desteğe girmediğini kaydederek, bu milletin yükselmesi gerektiğini vurguladı.

Annelere güveniyorum

Kendisinin annelere, AK Parti'ye gönül veren annelere güvendiğini belirten Erdoğan, bunun onurlu, haysiyetli mücadelesini verecek bu annelere, babaların ciddi manada destek vermesi gerektiğinin altını çizdi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"Parti olarak, teşkilat olarak, bugüne kadar yaptığımız gibi, bundan sonra da bizler her attığımız adımda ülkemizin geleceğini, inşallah onun imarını yapıcı adımlarla tesis etmeye çalışacağız. Kibri, hoşgörüsüzlüğü, tahkiri, kırıcılığı bugüne kadar yanımıza yaklaştırmadık, bundan sonra da yaklaştırmayacağız. Unutmayın, AK Parti, 76 milyona bir ve beraber bakan bir anlayışla kurulmuş, yoluna böyle devam etmiştir. 76 milyonun partisi olmaya, 76 milyonu bir ve beraber olarak kucaklamaya devam edeceğiz. Biz ilk seçimde 1 vilayetin dışında 80 vilayette milletvekili çıkarmış bir partiyiz. En son geldiğimiz noktada da yine 81 vilayetin 78'inde milletvekili çıkarmış bir partiyiz. Bu ne demektir? AK Parti, bütün ülkeyi kucaklayan bir partidir. Nasıl oluyor da bize 'AK Parti halkı kucaklamıyor, ayrıştırıyor' diyorlar. Böyle bir mantık olabilir mi? Eğer ayrıştıran olsak biz belli bir bölgenin veya belli bir etnik yapının partisi olurduk. Ama biz olmadık. Tam aksine biz her bölgede birinci parti olduk. Bakın bu çok önemli. Ülkemizde tüm etnik unsurların oy verdiği tek parti AK Parti'dir. Tüm inanç gruplarının oy verdiği tek parti AK Parti'dir. Bu, bir şeyi gösteriyor. Kimse kalkıp da sanal kampanyalarla AK Parti'yi farklı bir yere oturtmaya gayret etmesin. Hükümet olarak da, 76 milyonun emanetini üzerimizde taşımanın bilinciyle, Türkiye'nin her karışına, her bir ferdine hizmet götürmeye, eserler üretmeye devam ediyoruz, devam edeceğiz."

Teminatımız altında

Başbakan Erdoğan, hiç kimsenin kimseyi aşağılamadığı, kimsenin kimseyi horlamadığı, kimsenin diğerine üstünlük taslamadığı bir ortak zemini inşa etmeyi sürdüreceklerinin altını çizerek, şöyle devam etti:

"76 milyonun özgürlükleri, 76 milyonun değerleri, özellikle de yaşam tarzları, her zaman bizim teminatımız altında oldu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımdan bugüne kadar hiç kimsenin yaşam tarzına, inançlarına, değerlerine müdahale edilmesine göz yummadık. Her zaman özgürlükleri savunduk, demokrasiyi savunduk, hoşgörüyü savunduk. Biz, kendimizi başkalarına göre farklı bir konumda görmedik. Bize zulmettiler ama biz sabrettik ve biz kimseye zulmetmedik. Bir kesimin, bir kitlenin, bir grubun da kendisini farklı bir yerde, üstün bir konumda görmesine asla rıza göstermedik."

Boynumuzun borcu

Dünyanın farklı yerlerinde, farklı ülkelerinde, ramazanı buruk karşılayan, ramazanı büyük acılarla yaşayan, bayrama da aynı buruklukla girenler olduğunu belirten Erdoğan, şunları söyledi:

"Bizler, tarihimiz gereği, ecdadımızın ve medeniyetimizin bizlere mirası gereği, dünyanın tüm mazlumlarının, tüm yoksullarının acı ve kederini yüreklerimizde hisseden bir milletiz. Aynı şekilde, bayram coşkumuzu, bayram sevincimizi o insanlara, kardeşlerimize, dostlarımıza hissettirmek, bayramda onları özellikle hatırlamak, bizim boynumuzun borcudur. Bunu hatırlamadan yapamayız. Hatırlatmak bizim ayrıca asli bir görevimiz. Somali'deki kardeşlerimiz ne yazık ki bayrama yine yokluk ve yoksulluk içinde girdiler. Myanmar'daki kardeşlerimiz, bu bayramı da buruk karşıladılar. Afganistan'da, Irak'ta, Filistin'de, özellikle Gazze'de kardeşlerimiz bayrama boyunları bükük, mahzun girdiler. Suriye'deki kardeşlerimiz... Düşünebiliyor musunuz, yüz bini aşkın ölüm var. Suriye'deki kardeşlerimiz ramazan ayında dahi devam eden toplu katliamlara maruz kaldılar. Kan ve göz yaşıyla yoğrulmuş bir bayrama adım attılar. Suriye'de ramazanın kutsiyetini dahi ayakları altında çiğneyen bir zihniyet, oruçlu insanları, evinde iftarı, sahuru bekleyen insanları, masum çocukları, masum kadınları katletmeyi ramazan boyu sürdürdü."

Mısır halkı yalnız değil

Mısır'da yaşananlara değinen Erdoğan, Mısır'da demokrasi yanlılarının, haklı olmanın verdiği güçle hakkı savunduğunu, dünya tarihine yazılacak bir hak mücadelesine imzalarını attığını dile getirdi. "Ben onları şahsen ve milletim adına kutluyorum" diyen Erdoğan, Mısır halkının asla yalnız olmadığını ifade ederek, şunları söyledi:

"Birileri Mısır'daki haksızlığı görmeyebilir. Birileri Mısır'da yaşanan zulmü, Mısır'daki katliamları görmezden gelebilir. Birileri, Mısır'daki darbeye 'darbe' demekten bile imtina edebilir. Biz, Mısır'daki kardeşlerimizi görüyor, onların acısını yüreğimizde hissediyor, onların haklı mücadelesini gönülden destekliyoruz."

Adamına göre muamele

Başbakan Erdoğan, Nobel Barış Ödülü ile ilgili enteresan bir örnek vermek istediğini belirterek, şöyle devam etti:

"Hani Nobel Barış Ödülü falan derler ya... Bakın (Muhammed el) Baradey, Nobel Barış Ödülü almış bir zattır ama bunun yanında aynı şekilde Yemen'den Bayan (Tevekkül) Kerman da Nobel Barış Ödülü almış bir gazetecidir. Çok ilginç bir örnektir bu. Şimdi barış ödülü almış olan Baradey, şu anda askeri darbeyi gerçekleştiren hükümetin Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı'dır. Şimdi ben Nobel'e sesleniyorum. Ey Nobel, sen nasıl barış ödülleri dağıtıyorsun ki, bu barış ödüllerini dağıttığın kişiler, askeri darbe yapanların yanında yer alıyor. Yine sesleniyorum, sen nasıl barış ödülleri dağıtıyorsun ki, işte Kerman, Mısır'a girmek istedi, bak Mısır'a sokmadılar. Kapıdan geri çevirdiler. Hani? İki yerde iki ayrı tuzak. O da Nobel Barış Ödülü almış, o da almış. Peki şu ana kadar ortaya koyduğunuz tavır nedir? Hiçbir tavırları yok. Niye? Adamına göre muamele, adamına göre..."

Makas daralmış olacak

Erdoğan, Ramazan Bayramı'na girerken çalışanlara önemli müjdeler verdiklerini anımsattı.

Memurlara 2010'da Toplu İş Sözleşmesi yapabilme hakkının kazandırıldığını aktaran Erdoğan, "Memurlarımızı temsil eden sendikalarla yapılan toplu görüşmelerin ardından, 2014 ve 2015 yılına ilişkin düzenlemelerde anlaşmaya varıldı, dün de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız müjdeleri açıkladı. Öncelikle, 2014 yılı için, tüm memurlarımızın taban aylıklarında 175 TL iyileştirme yaptık. 2 milyon 600 bin memurumuzun ücretlerinde, net olarak 123 TL artış yapıyoruz. Az maaş alan da, çok maaş alan da aynı artıştan yararlanacak ve böylece maaşlar arasındaki makas da daha bir daralmış olacak. Öğretmenlerimizin eğitim öğretim tazminatlarını, 2014'ün ilk yarısında 75 TL, ikinci yarısında 75 TL olmak üzere, toplam 150 TL artırdık. Taban aylıktaki artışı da eklediğinizde, öğretmenlerimizin maaşları 2014'te net olarak yaklaşık 273 TL artmış olacak" dedi.



Yorumlar (0)
15
açık
Günün Anketi Tümü
En Çok Sevdiğiniz Renk Hangisi?
Namaz Vakti 14 Mayıs 2024
İmsak 03:54
Güneş 05:40
Öğle 13:05
İkindi 17:01
Akşam 20:21
Yatsı 21:59
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 36 99
2. Fenerbahçe 36 93
3. Trabzonspor 36 61
4. Başakşehir 36 58
5. Beşiktaş 36 55
6. Kasımpasa 36 52
7. Alanyaspor 36 50
8. Rizespor 36 49
9. Sivasspor 36 48
10. Antalyaspor 36 45
11. A.Demirspor 36 44
12. Samsunspor 36 42
13. Kayserispor 36 41
14. Konyaspor 36 40
15. Ankaragücü 36 39
16. Gaziantep FK 36 38
17. Hatayspor 36 37
18. Karagümrük 36 37
19. Pendikspor 36 36
20. İstanbulspor 36 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 34 75
2. Göztepe 34 70
3. Sakaryaspor 34 60
4. Bodrumspor 34 57
5. Ahlatçı Çorum FK 34 56
6. Kocaelispor 34 55
7. Boluspor 34 53
8. Gençlerbirliği 34 51
9. Bandırmaspor 34 50
10. Erzurumspor 34 44
11. Ümraniye 34 43
12. Manisa FK 34 40
13. Keçiörengücü 34 40
14. Adanaspor 34 39
15. Şanlıurfaspor 34 38
16. Tuzlaspor 34 38
17. Altay 34 10
18. Giresunspor 34 7
Takımlar O P
1. Arsenal 37 86
2. M.City 36 85
3. Liverpool 37 79
4. Aston Villa 37 68
5. Tottenham 36 63
6. Newcastle 36 57
7. Chelsea 36 57
8. M. United 36 54
9. West Ham United 37 52
10. Brighton 36 48
11. Bournemouth 37 48
12. Crystal Palace 37 46
13. Wolves 37 46
14. Fulham 37 44
15. Everton 37 40
16. Brentford 37 39
17. Nottingham Forest 37 29
18. Luton Town 37 26
19. Burnley 37 24
20. Sheffield United 37 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 35 90
2. Barcelona 35 76
3. Girona 35 75
4. Atletico Madrid 35 70
5. Athletic Bilbao 35 62
6. Real Betis 35 55
7. Real Sociedad 35 54
8. Valencia 35 48
9. Villarreal 35 48
10. Getafe 35 43
11. Deportivo Alaves 35 42
12. Sevilla 35 41
13. Osasuna 35 40
14. Las Palmas 35 37
15. Mallorca 35 35
16. Rayo Vallecano 35 35
17. Celta Vigo 35 34
18. Cadiz 35 29
19. Granada 35 21
20. Almeria 35 17