Mimar Sinan ve Rönesans

Osmanlıların politik ve toplumsal yaklaşımları ve kültürleri, diğer İslam ülkelerininkinden oldukça farklı idi. Türk tarihinin en belirleyici olgularından biri Türklerin ısrarla batıya doğru hareketi ve bu hareket sırasında İslam olmayan, Hristiyan ve batılı etkilerini doğal olarak kimliklerinde benimsemiş olmalarıydı. Bizans ile yakın ilişkiler içinde olan Selçuklu ve Osmanlı devletleri, onlardan kendi yönelimlerine kanun ve idare kavramları ve uygulamaları aktarmışlardı. Osmanlı devletini gençliklerinde İslamiyet’e devşirilmiş vezirler yönetmekteydi. Batılılaşma yolunda ilk adımın iyi Yunanca konuşan ve sarayına Hristiyan sanatçıları davet eden Fatih ile atıldığı söylenebilir.

Kültür-Sanat 01.05.2018, 10:30 10.05.2018, 21:51
Mimar Sinan ve Rönesans

Sanatta, Osmanlıların diğer İslam ülkelerinden farkını en fazla mimaride görebiliriz. Osmanlı saray müziği Bizans müziğinden çok etkilenmiş olduğu halde, Osmanlı’nın doğaçlamaca niteliğinden ötürü bu etkileri ayrıntılı olarak izlemenin olasılığı azdır. 16. Yüzyılda, Sultan Süleyman’ın Avrupa’daki fetihleri, kökleri eskilere uzanan bir imparatorluğun kurucusu olduğu bilinci ve Avrupa’yı egemenliği altına alma emelleri, Osmanlı tavırlarında Rönesans ile bazı paralelliklerin doğmasında etken olabilirdi. Ancak Sultan Süleyman gerçek bir Rönesans hükümdarı olamayacak kadar

Ortodoks İslamlığa bağlıydı. O bakımdan, bu paralellikler Osmanlıların imparatorluk olarak batıdaki yayılışında ve kültürünün Rönesans Avrupası ile ortak olan Akdeniz kaynağında aranabilir. Sultan Süleyman zamanında Osmanlı mimarlığının birçok özelliği Rönesans mimarisi ile benzerlik gösteriyorsa, bunun nedenleri Osmanlı mimarisinin daha önce benimsediği gelişme çizgisinde ve batı mimarisi ile ortak Akdeniz ve Yakın Doğu kökenlerdedir. Osmanlı mimarisini Rönesans’a özellikle yakınlaştıran, Sinan’ın bireysel yaklaşımıdır; O, İslam Kültürü içinde Rönesans dünya görüşünü en yakın şekilde ifade eden kişidir.

Bu, Mimar Sinan’ın Müslümanlıktan uzaklaştığı anlamına gelmemeli. Yapıları İslami simgelerle doludur. Alan düzenlemeleri ve mimari öğelerini düzenleyiş tavrı İslam’da insanın kendini dünyada nasıl gördüğünün ifadeleridir ve bu, Hristiyan dünyasının görüşlerinden çok farklıdır. İleride açıklanacağı gibi, mekâna izleyicinin açısından düzen getiren ve izleyiciyi mekâna hâkim kılan perspektif düzeni Osmanlı’nın görsel düzeninde ya da Sinan’ın mimarisinde yoktur. Burada insanın, görünen üzerinde egemenliğinden söz edilemez; insan görünenin bir parçasıdır, onunla bütünleşmiş haldedir vc hareket ettikçe görüntüler onun önünde açılarak keşfedilirler. Aynı şekilde, mimari öğeler, en sistematik ve simetrik planlamada bile, Hristiyan anıtlarında olduğu gibi perspektif çizgiler yaratmazlar; bunlarda olduğu gibi aksların vurgulanmasıyla yaratılan ideal bakış noktaları Osmanlı’da yoktur. Sinan’ın yapılarında seçilmiş bakış noktaları bulamayız, kişi homojen mekân içinde hareket ederken birbirine akan, birbirine katlanan sonsuz görünüşler sunulur.

Tanrı ve Sultan’ın iyiliğinde destek bulduğu halde bu yapılardaki başarısının kendi kabiliyetine bağlı olduğunu iddia ederler. Sinan’ın yapısına imza atması ve bütün belgelerinde yaşam öyküsünü aktarması o zaman için olağanüstü olan kişiliği ile ilgilidir. Kendi türbesini, yanında çeşmesi ile Süleymaniye Külliyesinin köşesine yerleştirmiştir.

Sinan’ın tasarımdaki bireyselliği özellikle, arazi, strüktür ve işlevin gerektirdiği yerde geleneksel öğelerde yaptığı değişikliklerde kendini belli eder. Piyale Paşa camisinde geleneksel bir taç kapı yerine iki giriş kullanması, Azap kapı Sokullu Mehmet Paşa Camisi’nde son cemaat yerini içeriye alması, Şemsi Paşa Camisi’nde son cemaat yerini caminin iki yanında kullanması, Selimiye Camii‘nde güneyde kıble duvarında galeriler yerleştirmesi, Şemsi Paşa Camisi’nde türbeyi camiye bitiştirerek aradaki duvarı kaldırması, onun özgünlüğünü ve kendine olan güvenini belirten uygulamalardır.

Sinan’ın yapılarının Rönesans ve Aya Sofya ile ilişkilerinin anlaşılmasına bazı yazarların katkısı olmuştur. Süleymaniye Camii‘ni anlatırken Godfrey Goodvvin bize bu konuda en açık kıyaslamayı vermiş, Sinan ve Albert’in tasarımlarını benzerlik ve farklılıklarıyla açıklamıştır: “Albert’i ve Sinan ’ın eserlerinin benzerlikleri kadar karşıtlıkları ela çarpıcıdır. İtalyan Rönesans’ının anıtları parçalarının bütünüdür, buna karşın Sinan ’ın hareketi her zaman yukarı, merkezi kubbeye doğru oluğu için parçalara bütün egemendir”.

Prof. Doğan Kuban’ın Osmanlı cami iç mekânları ve Rönesans Mimarisi üzerindeki kıyaslama incelemesi, iki mimarideki ortak öğelerin çok farklı mekansal etkilere yönelik olarak kullanıldıklarını ortaya koymuştur. Bu inceleme aynı zamanda tuğla kubbe yapılarının kökenlerini Anadolu ve Mezopotamya’yı izleyerek, Türklerin Aya Sofya örneğini kullanmalarının, kubbe yapımı konusundaki daha önceki deneyimlerinden sonra, özellikle Aya Sofya Camii’nin da aynı kaynaklardan geldiğini varsayarak, son derece doğal olduğunu iddia etmiştir. Kuban’a göre, Aya Sofya, Osmanlı mimarisinin belirgin gelişme çizgisine rasyonel olarak uygun olan bazı anahtar öğeleri içeriyordu.

Rowland Mainstone’un Aya Sofya ve Süleymaniye’nin strüktürel benzerliklerini inceleyen çalışması Sinan’ın kiliseden neler aldığını, hangi strüktürel problemleri çözdüğünü ve cami gereksinimlerinin ne tür yeni çözümlere yol açtığını göstermektedir (62). Buna göre, Sinan temel strüktürü Aya Sofya’dan aldığı halde bu strüktürü bir cami işlevine göre adapte etmiş ve aynı zamanda güçlendirmiştir. Aya Sofya’nın aksiyal mekân ve örtü sistemi aynı zamanda karşı yönde strüktürel bir zayıflık yaratıyordu. Sinan aksiyal bir plan kullandığı halde, iç mekânın her iki yönde çalışmasını ve homojenliğini sağlayan karşı strüktürel elemanları da kullanmış ve bu adaptasyon aynı zamanda ritim ve çeşitlilik içeren bir biçimlenmeye kaynak olmuştur.

Kaynak  : Jale Nejdet Erzen – “Mimar Sinan Estetik Bir Analiz”



Yorumlar (0)
15
açık
Günün Anketi Tümü
En Çok Sevdiğiniz Renk Hangisi?
Namaz Vakti 02 Mayıs 2024
İmsak 04:14
Güneş 05:54
Öğle 13:06
İkindi 16:57
Akşam 20:09
Yatsı 21:41
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 34 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Karagümrük 34 36
16. Konyaspor 34 36
17. Gaziantep FK 34 34
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 33 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 33 48
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Barcelona 33 73
3. Girona 33 71
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 33 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14