MHP kararı çileden çıkardı!

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında son dakika açıklamalarda bulundu.

Gündem 31.05.2016, 12:40 Emre
MHP kararı çileden çıkardı!

Devlet Bahçeli, MHP Çağrı Heyeti'nin dün açıkladığı 19 Haziran olağanüstü kongre tarihi tanımadıklarını belirtti. Bahçeli, tüzük ve seçimli kurultayın 10 Temmuz'da yapılacağını söyledi.

Olağanüstü kongreyle ilgili Bahçeli şu ifadeleri kullandı:

Olağanüstü büyük kurultayın engellenmesi şartında başkanlık sistemine onay vermişiz. Kurultayın önüne geçilmesi haline partili cumhurbaşkanlığına onay vermişiz. Ne kadar paralel artığı, kiralanmış köşe yazarı, doğrusu ve rotası kim varsa hepsi bize çamur atmakta. MHP'yi tanımayan cahiller ve namertler karşımıza dizildi. Bizden ancak hesabı ülkücü irade ve Türk milleti sorar.

Olağanüstü kurultayın yapılmaması karşılığında inandıklarımızdan ödün vermemiz edepsizliktir. Biz ülkücüyüz, Türklüğün keskin kılıcıyız. Nasıl bir sorumluluğun omuzlarımızda olduğunu biliyoruz. Geçmişizi çiğnemedik. Üstlendiğimiz emaneti çiğnetmeyeceğiz. Zalim oyunları, şer kampanyalarını, ihanet tuzaklarını yıkarak bu günlere geldik. Biz dava dedik siyasetten fazlasına gönül verdik. Ülkülerin en güzeline bağlandık. Aşkların en karşılıksız olanına tutulduk. 3 hilale umutlarımızı iliştirdik. Kutlu mirası yüreğimizde taşıdık. Bizi dünyevi menfaatlar karşısında pazarlık yaptığımızı iddia edenler ne geçmişimizi bilenlerdir, ne de gelecekte aramızda olacaktır. 

""BAŞKA BİR SONUÇ BEKLENMEZDİ"

Yargıtay son noktayı koydu. Bize düşen de MHP'nin yıpratılmaması için gereğini yapmaktı. Biz de kurultay tarihini 10 Temmuz olarak belirledik. Bunu ilan ettik. Yargıtay'ın kararını açıkladıktan sonra değerlendirmelerimizi paylaştık. Rize'de çay toplayıp, Kırşehir'de alkışlayan bir hukukçu mantığının yönettiği kurumdan başka bir sonuç beklenemezdi. Yargıtay'ın gerekçeli kararını inceleyen hukukçu olmasa da fahiş hataları görecektir. Hak etmese de yargı kararına saygı duyacağız. 

Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları şöyle:

"Ülkemizin geçmişinde rejim sorunlarının yaşandığı karanlık dönemlerin varlığı bilinmektedir. Türkiye'nin kötü idare edildiği dönemlere şahit olunmuştur. Bölücü terör ve siyasi terörün mesafe aldığı da ortadadır. Bu dönemler hüzünle hatırlanmaktadır. 

Türkiye bugün bir bekaa sorunuyla karşı karşıyadır. Türkiye'yi etnik tuzağın içine çekmek isteyen küresel aktörlerin hedefi ortaya çıkmıştır. Bugünlere bölücü heveslere taviz verilerek gelinmiştir. Dürte dürte uyandırılan etnik tahriklerin sonucunda terörizm alan bulmuştur. Artık terörün iğrenç tesirinden kimse muaf değildir. Türkiye'nin bir bölümü bölünme ameliyatına alınmıştır. Bu kıskaç korkarız ki önümüzdeki dönemde daha da daralacaktır. İç gerginlik çok daha tehlikeli boyutlara taşınabilecektir. Gelişmeler ve öngörülerimiz bu yöndedir. 

"TÜRKİYE'Yİ İÇERİDEN VE DIŞARIDAN ÇÖKERTMEK İÇİN YAPILAN ÇALIŞMALAR..."

Türkiye içeride hırpalanacak daha fazla kan kaybedecektir. Ülkemizin bu yükü taşımaya tahammülü kalmamıştır. Milli seferberlik ruhuyla harekete geçmek kaçılmayacak bir sorumluluktur. Türkiye'nin içeriden ve dışarıdan çökertilmesi için yürütülen çalışmalara karşı ilgilisiz kalmak tarihin affedemeyeceği bir gaflet olacak. Gün ayağa kalkmak günüdür. Türkiye ortak akıl ve sağduyu ile bu badireyi atlatmalıdır. 
Siyaset ihtiraslarını milli ve manevi her değerinin önüne koymaktan çekinmeyen siyaset tüccarları sona doğru hızla ilerlemektedir. Kaygımız Türkiye'nin geleceği ve Türk milletinin içine çekildiği tuzaktan nasıl kurtulacağı ile ilgilidir. 

"HESABINI KİM SORACAK?"

Türkiye'nin içinde bulunduğu sebeplerin temeli liyakatsız kadrolardır. Bölücü terör 3'er 5'er evlatlarımızı şehit etmektedir. Nusaybin'de az sayıda teröristin teslim sahnesi medyaya servis edilmiştir. Şehit anaları ağlarken bu sahnelerin nispet yaparak gösterimi neye nispet. Şehit polis ve askerlerimizin, vatandaşlarımızın hesabını kim soracak?

Terörle mücadeleye hep ve sürekli destek verdik. Doğru bildiğimiz yolda ilerledik. Millet ve vatan uğruna gösterilen üstün mücadele azmine elbette sonuna kadar devam edeceğiz. Ortada ihmal edilemeyek kadar sorunlar vardır. Teröristler helikopter düşürür hükümetten ses çıkmaz. Cumhurbaşkanının son günlerdeki bazı açıklamalarıda klasikleşmiş tutumunun nüksettiğine delalettir. 'Terör örgütü silahları gömecek başka yolu yok' diyor. Bu sözler vatan ve Türkiye düşmanlarına yaldızlı davetiyedir. Yeni bir müzakere safhası ya açıldı, ya açılmak üzeredir. Biz Erdoğan'ın konuşmalarından ümitlenmiş, yanlışdan döndüşüne inanmıştık. Kendisini hem Cumhurbaşkanı olmasından, hem de düşüncelerimizi benimsemesinden dolayı memnun olmuştuk. 

"ERDOĞAN'IN SÖZLERİ ÇÖZÜLME SÜRECİNİN DÜZENLENMESİDİR"

Ne demek silahları gömmek, ne demek koordinatlarını vermek, ne demek parlamentoda siyaset yapmak? TBMM'de yeterince Kandil kontenjanlı terörist vardır. Yenilerine bu milletin katlanmasını beklemek vicdan cinayetidir. Bize göre Erdoğan'ın sözleri çözülme sürecinin yeniden düzenlenmesidir. Sayın Erdoğan silahların gömülmesi ile beklentisi çözülme sürecinin en önemli ayaklarından biriydi. Sayın Erdoğan bizim kanaatimizi daha da güçlendiren ifadeyi gündeme getirmiş ve 'Silahları gömecekler, betonlayacaklar, koordinatlarını da verecekler. Olmadı ülkeyi terk edecekler' demiştir. Ne gariptir ki çözülme sürecinde aynı tonda aynı cümle ve aynı vurgularla PKK terör örgütüne istikamet çizilmiştir. 

İlk sonuç gizli ve dar kadronun içinde bulunduğu müzakere trafiğinin gün be gün AKP ile PKK arasında yaşandığıdır. Biz çok değil 3 yıl önce silahların gömülmesine itiraz etmiş, silahların bir gün çıkacağını söylemiştik. Biz kanlı silahların güvenlik güçlerine teslim edilmesini, devletin envanterine kaydedilmesini söylemiştik. Sayın Erdoğan buna bir daha umut bağlamakta, bir kez daha diline dolamaktadır. Bize göre bu seçeneğin tutarlı bir yanı yoktur. Ülke dışına çıkan katil, daha kalabalık şekilde gelecek ve kanlı mesaisine devam edecektir. 

Aynı yoldan geçerli farklı bir sonuç beklemek süreç israfıdır. Teröristler için tek çıkış yolu güvenlik güçlerine teslim olması ve adalete teslim edilmesidir. Bizim için farklı bir alternatif yoktur. Teröristler döktükleri kanda boğulmalıdır. Sayın Erdoğan'dan ve AKP hükümetinden terörle müzakere değil, sonuna kadar mücadele bekliyor; bu olursa açık destek vereceğimizi bir kez daha söylüyorum. 

"KUTUPLAŞMA OLMADIĞINI KİM SAVUNABİLİR?"

Türkiye adı konmamış, ilanı yapılmamış buhran devrinden geçmektedir. Yeniden bir onarım ve normalleşme sürecinin başlaması Türkiye'nin ihtiyacıdır. Kim kaosun olmadığından bahsedebilir? Kim temel özgürlüklerin kısıtlanmadan korkusuzca yaşandığından bahsedebilir? Kim kutuplaşma olmadığını savunabilir? Kim erkler arasında husumet doğmadığını savunabilir? Bu sorularımıza akıl ve vicdan tutulması yaşamayan, kirli siyaset-ticaret ağına düşmemiş her vatandaşın vereceği cevap bellidir. 

Milli hassasiyetlere sahip çıkmayı ayıplayanların iftiralarıyla karşılaştık. Türkiye'nin dibe vurduğunu korkusuzca söyledik. Cumhuriyetle şekillenen temel yapılanmanın ortadan kalkacağı uyarısını yaptık. Tuzaklarla dolu sancılı bir döneme gidildiğini ifade ettik. Biz haklı çıktık halkın ve Hakkın yanında durduk. Biz geri adım atmadan yolumuza devam edeceğiz. 

Sayın Yıldırım'ın gündemi Cumhurbaşkanı'na ayarlanmış, çivilenmiştir. Saray'a tam bağlılıkla işbaşı yapmıştır. Yeni hükümetin milletin refah ve huzura kavuşması için amacı yoktur. Yeni hükümetin siyasi gündeminde Sayın Erdoğan'ı nasıl başkan yaparız vardır. Yeni dönemden bahsedilmektedir. Parlamenter sistemin milletin ümüğünü sıktığını söyleyenler, ipini koparan her şeyi söylemiş, anayasanın ruhu delik deşik edilmiştir. Başbakan anayasaya aykırı durumun farkındadır. Anayasanın ihlal edildiğini bilmektedir. Sayın Yıldırım baya akıllı ve tedbirlidir. AKP'nin vicdan sahibi milletvekilleri ve vatandaşlarımız vicdan muhasebesini yapmalıdır. Türkiye'nin bir tek başkanlık sistemini inşa etmesi mi kalmıştır?  14 yıldır elinizi tutan mı var? Neyi hedeflediniz de ulaşamadınız? 

"BUNUN SONU DİKTATÖRLÜKTÜR"

Parlamenter sistemle büyüyenler şimdi imhadan medet umuyor. Mesele Türkiye'nin önünün açılması olmayıp, bir kişiye yeni bir koltuk tahsis edilme çabasıdır. Bunun sonu diktatörlüktür. Türkiyenin rejim ve sistem arayışında olması çok tehlikelidir. 

ABD askerleri PYD armasıyla objektiflere yansımıştır. PYD eşittik PKK'dır. ABD, PKK ile yanak yanağıdır. Bu nasıl kepazeliktir. ABD'nin PKK ile beraberliği düşmanlık alameti değilse, nedir? Bundan sonra NATO'da nasıl yüzyüze bakılacaktır? Gelen tepkiler üzerine bir ABD'li komutan da YPG armalı formalı giymek uygunsuz demek zorunda kalmıştır. Milli bekaamız çok yönlü tehdit altıdadır.

Bu şartlar altında AKP başkanlıkla yatıp kalkmaktadır. 
Ülkemizin imajı sarsılmakta, hukuk devleti ilkesi yerlerde sürüklenmektedir. Bir diğer skandal Almanya Meclis'indeki sözde Ermeni yasa tasarısıdır. Nasıl bir karar alınacağı bilmece gibidir. Türkiye'nin etrafı çembere alınmaktadır. 



Yorumlar (0)
15
açık
Günün Anketi Tümü
En Çok Sevdiğiniz Renk Hangisi?
Namaz Vakti 29 Mart 2024
İmsak 05:18
Güneş 06:45
Öğle 13:14
İkindi 16:45
Akşam 19:32
Yatsı 20:54
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 81
2. Fenerbahçe 30 79
3. Trabzonspor 30 49
4. Beşiktaş 30 46
5. Kasımpasa 30 43
6. Başakşehir 30 42
7. Rizespor 30 42
8. Antalyaspor 30 41
9. A.Demirspor 30 39
10. Alanyaspor 30 39
11. Sivasspor 30 38
12. Samsunspor 30 36
13. Kayserispor 30 36
14. Ankaragücü 30 33
15. Hatayspor 30 33
16. Konyaspor 30 33
17. Gaziantep FK 30 31
18. Karagümrük 30 30
19. Pendikspor 30 29
20. İstanbulspor 30 13
Takımlar O P
1. Eyüpspor 27 64
2. Göztepe 27 56
3. Sakaryaspor 27 47
4. Ahlatçı Çorum FK 27 45
5. Kocaelispor 27 45
6. Bodrumspor 27 44
7. Boluspor 27 43
8. Bandırmaspor 27 41
9. Gençlerbirliği 27 40
10. Erzurumspor 27 37
11. Ümraniye 27 33
12. Keçiörengücü 27 32
13. Manisa FK 27 31
14. Şanlıurfaspor 27 27
15. Tuzlaspor 27 27
16. Adanaspor 27 27
17. Altay 27 15
18. Giresunspor 27 7
Takımlar O P
1. Arsenal 28 64
2. Liverpool 28 64
3. M.City 28 63
4. Aston Villa 29 56
5. Tottenham 28 53
6. M. United 28 47
7. West Ham United 29 44
8. Brighton 28 42
9. Wolves 28 41
10. Newcastle 28 40
11. Chelsea 27 39
12. Fulham 29 38
13. Bournemouth 28 35
14. Crystal Palace 28 29
15. Brentford 29 26
16. Everton 28 25
17. Luton Town 29 22
18. Nottingham Forest 29 21
19. Burnley 29 17
20. Sheffield United 28 14
Takımlar O P
1. Real Madrid 29 72
2. Barcelona 29 64
3. Girona 29 62
4. Athletic Bilbao 29 56
5. Atletico Madrid 29 55
6. Real Sociedad 29 46
7. Real Betis 29 42
8. Valencia 28 40
9. Villarreal 29 38
10. Getafe 29 38
11. Las Palmas 29 37
12. Osasuna 29 36
13. Deportivo Alaves 29 32
14. Mallorca 29 30
15. Rayo Vallecano 29 29
16. Sevilla 29 28
17. Celta Vigo 29 27
18. Cadiz 29 22
19. Granada 28 14
20. Almeria 29 13