Gülen'in İadesinde Son Gelişme! Başbakan Açıkladı...

Başbakan Binali Yıldırım, "Rakka'da, El Bab'daki mücadele stilimiz neyse aynısı olacak. Bölgede zaten Özgür Suriye Ordusu'na destek veren askeri unsurlarımız var. Muhtemelen onlar destek verecekler. ABD yönetimiyle yeni bir sayfa açıyoruz, 'New day' (Yeni bir gün) diyorlar" değerlendirmesinde bulundu.

Gündem 20.02.2017, 09:46 20.02.2017, 09:49 Zeynep Ezgi Berke
Gülen'in İadesinde Son Gelişme! Başbakan Açıkladı...

Başbakan Binali Yıldırım, 53. Uluslararası Münih Güvenlik Konferansı'nın son gününde Almanya'nın Münih kentinde gazetecilerle bir araya geldi, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ile görüşmesinin ardından ABD tarafından yapılan açıklamada, "Terör örgütü DEAŞ'a karşı çabaların hızlandırılması" ifadesinin yer aldığı hatırlatılarak, bunun dışında görüşmede hangi konuların ele alındığının sorulması üzerine Başbakan Yıldırım, görüşmede üç konuyu dile getirdiklerini belirtti.
Yıldırım, bunlar arasında ABD'nin terör örgütü DEAŞ ile mücadelesinin de yer aldığını ifade ederek, "Bunların, 'PKK'nın kuzeni' dedikleri, bizim 'şubesi, aynısı' dediğimiz PYD/YPG unsurlarıyla DEAŞ mücadelesi doğru bir yöntem değil. Bir terör örgütüyle bir başka terör örgütünün yok edilmeye çalışılması doğru değil. Dolayısıyla bu işin stratejik ortaklığa, NATO ortaklığına yakışır şekilde yürütülmesi gerekir. Onların da bu hassasiyetimizi dikkate alacaklarını düşünüyorum." diye konuştu.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün elebaşı Fetullah Gülen'in iade konusunu da gündeme getirdiklerini ifade eden Yıldırım, "(Mesele hukuki ama anlaşmalarımıza uygun olarak çok ciddi bir şekilde ele alacağız) denildi. Bu, bizim için yeni bir durum. Önceki yönetim 'Bu, yargının işi' diyerek kestirip atıyordu. Dolayısıyla burada yeni bir anlayış var. Ben de 'Bu sorun çözülmediği sürece Türklerin ABD algısı düzelmez, bu algıyı olumluya çevirmek için mutlaka ciddi bir adım atılması lazım' dedim" ifadelerini kullandı. Başbakan Yıldırım, "Üçüncüsü, DEAŞ ile mücadelede 'El Bab'dan sonrası için de varız' dedik ama tabii terör örgütlerinin işin içinde olmaması şartıyla. Zannederim, değerlendirecekler ve bir karar verecekler." dedi.
Yıldırım, ABD'nin Rakka'ya yönelik operasyonunda terör örgütü YPG'yi dayatması durumunda Türkiye'nin ne yapacağının, tek başına hareket edip etmeyeceğinin sorulması üzerine, "Ben öyle bir izlenim edinmedim. Bir değerlendirme sürecindeler, sonucu görmemiz lazım. Münbiç ile ilgili niyetimiz çok net. Münbiç, PYD unsurlarından temizlenmeli. Bunu DEAŞ'tan ayrı değerlendiriyoruz. ABD'nin bize bu konuda taahhüdü var ama yerine getirmedi." yanıtını verdi.

"ABD yönetimiyle yeni bir sayfa açıyoruz"

Yapılan açıklamaların ardından Türkiye'nin olası Rakka operasyonuna sadece taktiksel destek vereceğine yönelik bir algının oluştuğunun belirtilmesi üzerine Başbakan Yıldırım, "Rakka'da, El Bab'daki mücadele stilimiz neyse aynısı olacak. Bölgede zaten Özgür Suriye Ordusu'na destek veren askeri unsurlarımız var. Muhtemelen onlar destek verecekler. ABD yönetimiyle yeni bir sayfa açıyoruz, 'New day' (Yeni bir gün) diyorlar." ifadelerini kullandı.

Başbakan Yıldırım, ABD'den yapılan açıklamadaki "İran'ın tehdit oluşturduğu"na yönelik ifadeye ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine, şunları söyledi:
"Yalnızca İran değil, başka ülkeler de var bölgede. Amaç Suriye'de, Irak'ta bir ülkenin nüfuz üstünlüğü sağlaması olmamalı. Amaç Suriyelilerin kendi kaderlerini belirleyeceği, kendi yönetimlerini oluşturacağı bir çözüm sağlamak olmalı. İran bizim tarihi komşumuz. Aramızdaki ilişkilerde inişler, çıkışlar oldu ama burada bir konuda hoşnutsuzluğumuz var. Burada mezhep öne çıkartılırsa bu zarar verir. Mezhep savaşları Avrupa'da bulunduğumuz ülkede Almanya'da tarihte 12 milyon insanın hayatına mal oldu."

Yıldırım, konuyla ilgili Suudi Arabistan'da, Körfez ülkelerinde de rahatsızlığın olduğunun belirtilmesi üzerine, "Evet, onların güvenlik açısından hassasiyetleri var ama İran köklü geleneği olan bir devlettir. Bölge ile ilgili yapıcı katkılarını bekleriz ama nüfuz alanının genişletilmesi gibi durumlar olursa endişeleniriz." değerlendirmesini yaptı.
Astana sürecinin İran ile başlatıldığı belirtilerek, "Fakat İran'da bir tatminsizlik mi var" denilmesi üzerine Başbakan Yıldırım, "Yok" karşılığını verdi. Astana'nın Cenevre'ye bir alternatif olmadığını dile getiren Yıldırım, "İlk adım. Ateşin, kanın durdurulması daha sonra BM dahil bütün tarafların dahil edileceği kalıcı bir siyasi çözüme verilecek. Bir süreç olmalı." ifadelerini kullandı.

"Dışarıdan empoze edilecek bir model olmaz"

Yıldırım, bazı tarafların Suriye'ye yönelik federatif çözüm önerisinde bulunduğu, buralarda terör örgütü PYD'ye yer önerdikleri, Moskova'da Kürt konferansı düzenledikleri belirtilerek buna yönelik Türkiye'nin tavrının sorulması üzerine de şunları kaydetti:

"Ne konferansı düzenlenirse düzenlensin, bizim nazarımızda PYD terör örgütüdür. Kürtlerle PYD'yi birbirine karıştırmamak lazım. Kürtler, Suriye'nin yerleşik nüfusu. Suriye'de bütün etnik grupların söz söyleme hakkı var. Bizler toprak bütünlüğünü önemsiyoruz. Yaşanan kaostan PYD'nin avantaj sağlaması söz konusu olmamalı. Suriye'de yönetimin hangi modelle olacağı henüz ortada yok. Suriye'nin geleneklerine, tarihine uygun bir yönetim modeli oluşturulacak. Dışarıdan empoze edilecek bir model olmaz. Araplar, Kürtler, Nusayriler, Yezidiler, Türkmenler var. Suriye'nin bütün paydaşları, bu yönetim modelinin oluşturulmasında söz sahibiler. Tek şartla, terör örgütü, terör unsuru olmamalılar."
Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında El Bab'ın temizlik aşamasına geldiği belirtilerek bunun ne kadar süreceği sorusuna ise Yıldırım, "Bunlar askeri konular ama ne kadar olurlarsa olsunlar, temizlenecekler. El Bab kontrol altına alındı. İçeride temizlik yapılıyor ama tabii zorluklar var. Bütün kentin altında tüneller, canlı bombalar, intihar eylemcileri var, kolay değil ama ikmal yolları kesildi. Önemli olan bu." yanıtını verdi.
Fırat'ın batısında terör örgütü PYD'nin olduğu fiili bir düzenin oluştuğu belirtilerek, bununla ilgili Türkiye'nin tavrının sorulması üzerine Yıldırım, "Türkiye'ye tehdit nereden gelirse gelsin, bizim bunu karşılama ve bertaraf etme hakkımız var. Mesela bazen Irak'ın kuzeyinde operasyon yapıyoruz, batısı-doğusu fark etmez. Sıcak takip gibi. Tehdit neredeyse cevabını verme hakkımız var. Biz müttefiklerimize 'Gelin PYD ile değil, Türkiye ile bu işi yapın' diyoruz." ifadelerini kullandı.

"Birlikte program yapmanın önünde bir engel yok"

Binali Yıldırım, "MHP ile Yenikapı ruhunu yeniden canlandırmak ve referandum sürecinde ortak miting, program yapmak gibi bir planınız var mı" sorusu üzerine, AK Parti ve MHP'de Yenikapı ruhunun hiç yok olmadığını, eksilmediğini vurguladı. Yıldırım, "Aslında CHP'de de vardı ama yavaş yavaş ruh bedenden ayrılmış gibi görünüyor ama 'çıkmayan candan ümit kesilmez' denir. CHP'nin yeniden bu sürece dahil olmasının önünde hiçbir engel yok." diye konuştu.
Yıldırım, AK Parti ve MHP'nin iki ayrı parti olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bizim bir amaç birlikteliğimiz var. Bu anayasa değişikliğini birlikte yapmaya karar verdik. Meclis aşamasını da birlikte gerçekleştirdik. Ayrı siyasi partiler olduğumuz gerçeğini de göz ardı etmememiz lazım. Onlar kendi, biz kendi kampanyamızı yapacağız. Bu söylemlerimiz 'Evet' noktasında benzer olacaktır. Birlikte program yapmanın önünde bir engel yok. Uygun şartlar oluşursa, birlikte program yaparız ama adı konmuş bir şey yok. Onlar kapalı değil, biz de kapalı değiliz. Olur veya olmaz. Ne zaman olur, hangi formatta olur bu, önümüzdeki süreçte netlik kazanır. Ortak mitingden ziyade bir etkinlik gibi olabilir. Kısa vadede bir şey öngörmüyoruz."

"Biz bir hassasiyetten bahsediyoruz"

Halk oylamasının ardından MHP'li bakanların kabinede yer alıp almayacağı sorusuna Yıldırım, "Olasılıklara göre amel olmaz. Bizim gündemimizde şu anda referandum var." karşılığını verdi.
Yıldırım, AK Parti ve MHP arasındaki halkoylaması birlikteliğinin arkasında bir hesap-kitap olmadığını vurgulayarak, "Referandumdan sonra ne olacak? Ya kabul ya ret olacak. Türkiye yoluna devam edecek. Biz kabul edileceğini düşünüyoruz. Burada da bir tereddüt de görmüyoruz." dedi.

Halk oylamasına yönelik "FETÖ, PKK 'Hayır' diyor" söylemlerinin tepki yarattığı savunularak, "O zaman 'neden hayır seçeneği var' diye soranlar oldu. Ayrıca anketlerde 5 milyon kararsız seçmeden söz ediliyor. Bu kararsızlar ağırlıklı olarak hangi partinin seçmeni sizce?" denilmesi üzerine Yıldırım, şu açıklamalarda bulundu:
"Biz diyoruz ki 'Bu anayasa değişikliği ülkemiz, milletimiz için faydalı'. Bunun detaylarını da konuşuyoruz. 2007'de 363 milletvekili ile AK Parti'ye, vesayet odakları CHP'yi kullanarak cumhurbaşkanı seçtirmediler. Biz her zaman çözümün milletin elinde olduğuna inanmış bir partiyiz. 2007'de başlayan bir sürecin gereğini yapıyoruz. Geniş yetki, sıfır sorumluluk diye bir yönetim şekli bu dünyada yok. Halkın kararı üzerine karar olmayacağına göre, kabul edilmesi noktasında zerre kadar tereddüdüm yok ama kafa karıştıranlar var. Bu kafa karışıklığını ortadan kaldıracağız. Biz dedik ki 'PKK, hayır' diyor, 'Hayır verilmesi için her şeyi yapacağız' diyor. FETÖ de DEAŞ da onlara katıldı. Benim vatandaşlarımın terör örgütlerinin kampanyasına kayıtsız kalmayacaklarını düşünüyorum. Terörü sevindirmeyeceklerini sanıyorum. Yoksa vatandaşın kararı kendi kararı. Yoksa bizim ne haddimize? PKK, 'Evet çıkarsa biz bittik' diyor. Doğru bilmiş. Biz de onu yapıyoruz. Bir yanlış anlaşılma varsa bu vesile ile onu düzeltmiş olayım. Bizim vatandaşın tercihine müdahale etmek, onları terör örgütünün yanına koymak gibi bir düşüncemiz olamaz. Biz bir hassasiyetten bahsediyoruz."
Terör örgütlerinin kararının ortada olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Türkiye'nin bekası için, vesayet sistemini ortadan kaldırmak için bu değişikliği öngörüyoruz." diye konuştu.

"Herkes istediğini söyleyecek"

Halk oylamasındaki tercihlere yönelik bir baskının olup olmadığına yönelik soru üzerine Yıldırım, "Burada bir çifte standart var. 'Evet' diyenlere de tepki gösteriliyor. Ne 'Evet' ne 'Hayır', bu ülke bölünmez. Herkes istediğini söyleyecek. Bizim milletimizin basireti engindir. Bugüne kadar milletin hiçbir yanlış karar verdiğini görmedim. Siyasetçiler bir yanlış karar verirse de millet onu düzeltir" ifadelerini kullandı.



Yorumlar (0)
Günün Anketi Tümü
En Çok Sevdiğiniz Renk Hangisi?
Namaz Vakti 03 Aralık 2023
İmsak 06:33
Güneş 08:04
Öğle 12:59
İkindi 15:22
Akşam 17:43
Yatsı 19:09
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 14 37
2. Fenerbahçe 13 34
3. Kayserispor 14 26
4. Beşiktaş 14 25
5. A.Demirspor 14 23
6. Trabzonspor 14 23
7. Kasımpasa 14 21
8. Rizespor 14 21
9. Antalyaspor 14 20
10. Ankaragücü 14 19
11. Hatayspor 14 18
12. Karagümrük 14 17
13. Sivasspor 13 15
14. Gaziantep FK 14 15
15. Konyaspor 14 14
16. Pendikspor 14 13
17. Başakşehir 14 12
18. Samsunspor 14 11
19. Alanyaspor 14 11
20. İstanbulspor 14 8
Takımlar O P
1. Eyüpspor 14 36
2. Kocaelispor 14 29
3. Bandırmaspor 14 26
4. Göztepe 14 26
5. Bodrumspor 14 24
6. Gençlerbirliği 14 24
7. Sakaryaspor 14 23
8. Ahlatçı Çorum FK 14 20
9. Keçiörengücü 14 19
10. Erzurumspor 14 18
11. Manisa FK 14 17
12. Boluspor 14 16
13. Ümraniye 14 15
14. Adanaspor 14 15
15. Şanlıurfaspor 14 14
16. Pendikspor 0 0
17. Tuzlaspor 14 12
18. Giresunspor 14 9
19. Altay 14 5
Takımlar O P
1. Arsenal 14 33
2. M.City 14 32
3. Liverpool 14 31
4. Aston Villa 14 29
5. Newcastle 14 26
6. Tottenham 14 26
7. M. United 14 24
8. Brighton 14 22
9. West Ham United 14 21
10. Chelsea 14 19
11. Brentford 14 19
12. Crystal Palace 14 16
13. Wolves 14 15
14. Fulham 14 15
15. Nottingham Forest 14 13
16. Bournemouth 14 13
17. Luton Town 14 9
18. Everton 14 7
19. Burnley 14 7
20. Sheffield United 14 5
Takımlar O P
1. Real Madrid 15 38
2. Girona 15 38
3. Atletico Madrid 13 31
4. Barcelona 14 31
5. Athletic Bilbao 15 28
6. Real Sociedad 15 26
7. Real Betis 15 25
8. Las Palmas 15 21
9. Valencia 15 19
10. Getafe 15 19
11. Rayo Vallecano 15 19
12. Deportivo Alaves 15 16
13. Villarreal 14 15
14. Osasuna 15 15
15. Sevilla 13 12
16. Mallorca 15 11
17. Cadiz 14 11
18. Celta Vigo 14 8
19. Granada 15 7
20. Almeria 15 4