Piramit Haber

13. Cuma neden uğursuz kabul ediliyor? Sırrı ne?

Tarih

Tüm sosyal ağlarda trend konular listesine giren 13. Cuma korkusu, dünyanın en yaygın batıl inançlarından biri. 13 sayısının uğursuzluğuna olan inanç, herkesçe malum. Cuma günü ise bazı kesimlerde uğursuz kabul edilir. Genel kanı, dolunayın insanları garip davranmaya ittiği yönünde. Öyle ki, dolunayın psikolojik vakalarda, cinayetlerde, kazalarda, intiharlarda veya ölümlerde bir etkisi olduğuna inanılıyor.

Bu gece dolunay var ancak bu dolunay çok özel çünkü 13. Cuma’ya denk geliyor. Bir sonraki 2049’a kadar tekrarlanmayacak… Peki bunu bu kadar özel yapan ne?
Batıl inançlı olanlar için 13 Haziran ekstra ürkütücü olacak. Çünkü dolunay 13’üncü Cuma’ya denk geliyor ve bu da 35 yılda bir yaşanan nadir bir olay.
Dolunay tam boyutuna 13 Haziran saat 12:11’de ulaştı. Merkez, dağ ve Pasifik zaman dilimindeki gözlemciler bunu (aynı zamanda “Bal Ay’ı” ya da “Çilek Ay’ı" olarak adlandırılır) Perşembe gecesi geç saatlerde tam gördü. Ancak gökyüzü gözlemcileri için Cuma akşamı da havanın izin verdiği ölçüde parlak bir dolunay görüntüsü sergileyecek.
Bu, sadece 3 bağımsız değişken; ayın evreleri, hafta içi ve ayın günü sıraya girdiği zaman gerçekleşebiliyor.
13. Cuma’ya denk gelen dolunaylı aylar %5.81 oranında görülür. Bu da yaklaşık 20 yılda bir ya da daha uzun süre sonra görülen bir durum. 13’üncü Cuma’ya denk gelecek bir sonraki dolunay 13 Ağustos 2049’da yaşanacak.
Gökyüzü gözlemcileri Ay’ın bu mükemmel yuvarlak halini görebilmek için o hafta hazır beklemeli. Ay’ı doğrudan göremeyenler için, Slooh Space Camera 12 Haziran 21.00’den itibaren bir canlı yayın başlattı.

13. Cuma neden uğursuz kabul ediliyor? Tarihi ve mitolojik kaynaklar ne diyor? Bu inanış ilk ne zaman ortaya çıktı? Hangi insanların yaşamlarını ne kadar etkiliyor? Hep birlikte inceleyelim...
İsterseniz gelin öncelikle 13 sayısının neden 'uğursuz' kabul edildiğine bir göz atalım...
Dünyada 13 sayısının uğursuz olduğu inancı çok yaygın. Bazı ülkelerde evlerin kapılarına 13 numarası verilmiyor. Bu inanç bir fobi, yani bir çeşit korku hastalığı olarak da kabul ediliyor ve adına da "triskaidekaphobia" deniliyor. Triskaidekafobi Yunanca’da "üç ve on, fobi" sözcüklerinden oluşuyor. Sözcüğe, yazılı kaynaklarda ilk kez 1911 yılında I. H. Coriat’ın "Abnormal Psychology" adlı yapıtında rastlandı.
Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesinden önceki son yemeğinde toplam 13 kişi bulunuyordu; İsa ve 12 Havari. Sonraları 13 sayısını çağrıştıran bu sayının geçtiği herşey lanetli, kötü, korkunç olarak nitelendirilmeye başlandı. İbraniler’e göre 13 sayısının uğursuz olmasının nedeni İbrani alfabesinin 13’üncü harfinin "mavet" (ölüm) sözcüğünün ilk harfi olan "m" olmasıydı. Hammurabi kanunları listesinde ise 13 sayısı atlanmıştı. Kimi ülkelerdeki bir çok otel müşterisi 13 numaralı odada kalmayı reddeder; bu nedenle kimi otellerde oda numaraları 12, 12A, 14 olarak devam eder.
PAGANİZİMDE 13
Balder’in ölümü,Christoffer Wilhelm Eckersberg (1783-1853)İskandinav mitlerinde geçen bir öyküye göre düzenbaz tanrı Loki, diğer 12 tanrının katıldığı bir şölene 13. olarak giderek eğlenceyi bozmuştur. Bu olay İskandinav halklarının en gözde tanrısı Balder’in ölümüyle sonuçlanan kavgaya yol açmıştır.

Yunan Mitolojiside, tanrıların evi Olympus Dağında 12 tanrı oturur. Yunan mitolojisine en son katılan tanrı Dionysus için Hestia isimli tanrıça Olympustan ayrılarak insanlar arasında yaşamaya başlar. Böylece Olympustaki tanrı sayısı kötü kabul edilen 13’e ulaşmaz.

Kimi toplumlarda ise 13 sayısının uğuruna inanılıyor. Örneğin Meksika’da, Keltik ve Germen toplumlarında bu sayı genelin tam tersine önemli, kutsal ve şans getiren bir sayı olarak görülüyor. İslam dünyasında da genel inanışın aksine 13 rakamına ayrı bir değer veriliyor. Müslümanlar için önem taşıyan bazı önemli tarihlere ait rakamların toplamının 13 çıkması bunun nedeni olarak gösteriliyor. Örneğin Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in doğduğu yıl olan 571, 5+7+1=13 olması ve İstanbul'un fethi 1453, 1+4+5+3 =13 ve cuma günü olması bu örnekler arasında yer alıyor.

13. CUMA KORKUSU

Kelimenin kökenine bakacak olursak 13. Cuma’dan korkmaya “paraskevidekatriaphobia” deniyor. Bu da Yunanca Cuma anlamına gelen Paraskeví (?????????), 13 anlamına gelen dekatreís (?????????) kelimelerinin fobi anlamına gelen phobía (??ß??) kelimesine eklenmesiyle ortaya çıkıyor.
EN YAYGIN BATIL İNANÇ

Hristiyan inanışına göre haftanın altıncı günü olan Cuma ve 13 sayısı, eski zamanlardan kaldığı söylenilen bir üne sahiptir. Bazı kaynaklara göre Amerika’daki en yaygın inanış 13.Cuma inanışı. Bazı insanlar o gün işe gitmezken bazıları restoranlarda yemek yemiyor, bir çoğu da böyle bir günde evlenmek istemiyor. Bu batıl inanışın ne kadar eski olduğunu söylemek mümkün değil çünkü kökeni konusunda ancak tahminlerle bulunulabilir.


Efsaneye göre 13 kişi yemek yemek için aynı sofraya oturursa içlerinden biri bir sene içinde ölür. Pek çok kentte 13.Cadde ya da 13.Bulvar gibi yerler yoktur. Çoğu binanın 13.katı olmaz. İsminize 13 mektup gelmişse şeytanın şansı sizin olur. Bir cadılar toplantısında 13 cadı olur. 

İnsanların 13 sayısını talihsizlikle neden ve nasıl bağdaştırdıkları tam olarak bilinemese de bu batıl inanışın oldukça eski olduğu söyleniyor. Fakat bu konuyla ilgili pek çok teori var. Örneğin bunlardan birinde 13 korkusunun sayı sayma becerisinin başlangıcıyla ilgili olduğu söylenir. İlkel insanlar 10 parmakları ve iki elleri olduğundan 12’ye kadar sayabiliyor ve 13 ile gerisinden, gizeminden korkuyorlardı. Tabii bu teorinin eksik bir tarafı da var: İlkel insanların ayak parmakları yok muydu?

Kuzey Amerika ve Avrupa toplumlarında yaşayan insanların büyük bölümü bir ayın 13′ü cuma gününe denk geldiğinde, bundan büyük huzursuzluk duymakta ve tuhaf davranışlar sergileyebilmektedir. O gün uçağa binmemekte, toplantı ve partileri iptal etmekte, iş başvurusunda bulunmamakta ve yeni bir işe başlamamakta, evlenmemekte ve bir projeye başlamamaktadırlar. Hatta bazı insanlar o gün işe dahi gitmemektedirler. Bugün Amerika’da halkın yaklaşık yüzde sekizi 13′üncü cumadan korkmaktadır. 13′üncü cuma korkusu paraskevidekatriaphobia olarak bilinmektedir.

13. cuma korkusu, triskaidekaphobia olarak bilinen 13 sayısından korku ve cuma günlerinden korku olmak üzere iki farklı korkunun bir kombinasyonudur. Bu korkuların her ikisi de Hristiyan teolojisinden kaynaklanmaktadır. 13 rakamı Hristiyanlıkta önemlidir. Hz. İsa ve 12 havarisinin son yemeğine katılan kişi sayısıdır. Hz. İsa’ya ihanet eden havari Yahuda yemeğe gelen son, yani 13′üncü kişidir.

Hristiyanlar inançları gereği cuma günlerini pek sevmezler. Çünkü Hz. İsa’ya inançlarına göre Cuma günü işkence edilmiştir. Ayrıca din bilginleri Adem ile Havva’nın yasak meyve olan elmayı Cuma günü yediklerini ve büyük tufanın da Cuma günü gerçekleştiğini söylemektedir. Bu nedenle geçmişte hristiyanların büyük bir çoğunluğu cuma günü hiçbir işe başlamazlardı. Cuma günü başlanan bir işin en baştan lanetleneceğini düşünürlerdi.

Özellikle denizciler Cuma günleri yelken açmamaktaydılar. Rivayete göre İngiliz donanması 18. yüzyılda bu batıl inancı kırmak için bir Cuma günü H.M.S. adlı gemiyi sipariş etti. Gemi mürettebatı bir Cuma günü seçildi ve mürettebat gemiye Cuma günü çıktı. Sonra, bir Cuma günü gemi ilk deniz yolculuğuna başladı ve sonsuza kadar ortadan kayboldu.

Bazı tarihçiler hristiyanların Cuma günlerine karşı bu bakışını kilisenin pagan inanışlara karşı olan tavrından kaynaklandığını iddia etmektedir. Cuma ismi (Friday) Norveç mitolojisinde aşk, cinsellik ve cennetlerin tanrıçası olan Frigg’den gelmektedir. Tarihçilere göre bu güçlü kadın figürü erkek baskın olan hristiyan inanışına sahip olan din adamlarını rahatsız etti. Frigg’in dişi etkisini kırabilmek için kilise onu cadı olarak kabul eti ve adını ondan alan günü de kötüledi. Bu davranışın 13 korkusu üzerinde de etkisi olabilir. İnanışa göre Frigg normalde 12 kişiden oluşan cadılar meclisine sık sık 13′üncü üye olarak katılmaktaydı. Benzer bir hikayeye göre 13 rakamı 12 cadı ve şeytanın toplantısı nedeniyle lanetli bilinmektedir.

İLK YAZILI METİN 1869'A AİT

13. Cuma’nın uğursuzluğuna dair ilk yazılı metin ise Gioachino Rossini’nin 1869’daki biyografisinde rastlanmıştı: “Rossini sonuna kadar sevecen arkadaşlarıyla çevrelenmişti; ve eğer doğruysa, birçok İtalyan gibi Cuma’yı ve 13’ü uğursuz olarak adlederdi, 13. Cuma gününde ölmesi de dikkat çekiciydi.”

13. Cuma ile ilgili bir başka hikaye ise Tapınak Şövalyeleri’ne ait. Nathaniel Lachenmeyer’in “13: Dünyanın En Meşhur Batıl İnancı” kitabında şöyle yazar: “Tapınak Şövalyeleri 1118’de Kudüs’te manastırın ordusu olarak kuruldu. Haçlı Seferleri sırasında Hıristiyan hacıları koruyacaklardı. Sonraki iki yüzyıl boyunca Tapınak Şövalyeleri aşırı derecede güçlü ve zengin oldu. Bu güç karşısında kendini tehdit altında hisseden ve servetlerini ele geçirmek isteyen Kral Philip, Fransa’da 13 Ekim 1307 Cuma günü şövalyelerin topluca tutuklanmasını istedi.” Şövalyeler daha sonra yakılmıştı.
TRAFİK KAZALARI ARTIYOR
“13.Cuma Sağlığınız İçin Zararlı Mı?” başlıklı 1993’te yapılmış bir tıp araştırmasının özetinde; 13.Cuma’yı çevreleyen sağlık, davranış ve batıl inançlar arasındaki bağlantıların gözden geçirildiğinden bahsediliyor. Araştırmayı yapan kişi 6.Cuma ve 13. Cuma günlerinde gerçekleşen kazaların listesini birkaç sene boyunca tutmuş. Elde edilen sonuçlara göre insanlar 13.Cuma’da araçlarıyla dışarı çıkmayı tercih etmezken hastanelerde araba kazaları yüzünden bulunan insan sayısı, diğer Cuma günlerinde olan kazalara göre çok daha fazla. Böylece çıkartılan sonuç da şu: “13.Cuma kimileri için uğursuzdur. Araba kazalarından hastaneye gitme olasılığı %52’lere kadar çıkabiliyor. O gün evden çıkmamak tavsiye ediliyor.”

CUMA GÜNÜ NE YATAK YAPIN NE DENİZE AÇILIN

Cuma gününe dair batıl inançlara gelince ise eğer Cuma günü yatağınızı değiştirirseniz, gece kabus görürsünüz. Cuma günü başlayacağınız bir yolculuk size kötü şans getirecektir. Eğer Cuma günü tırnaklarınızı keserseniz, onları kederden kesersiniz. Eğer Cuma günü bir gemi denize açılırsa kötü şansa sahip olur. Tıpkı 19. yüzyılda Cuma günü denize açılıp bir daha hiç haber alınamayan H.M.S. Friday gemisi gibi.

İngiltere Cuma denize açılmanın uğursuzluğuna dair batıl inancı kırmak için H.M.S. Friday gemisinin omurgasını Cuma günü çattı, mürettebatını Cuma günü seçti, Jim Friday adlı bir kaptan atadı ve Cuma günü denize açılmasını sağladı. Ve anlaşılan o ki bütün bunlar kötü bir fikirdi...

Dolayısıyla Cuma günü ve ayın 13’ünün birleşimi şu ana kadar bütün inançlardan birçok insana uğursuzluk getirmiştir. Bu konuda daha çok sözel bir tarih olduğu söylense de 13. Cuma’nın 13 sayısının ve Cuma gününü uğursuzluklarının birleşiminden doğduğuna inanılıyor.

İnanışa göre eğer 13. Cuma'da saçınızı keserseniz, ailenizden biri ölür. 13. Cuma'da doğan bir çocuk hayatı boyunca şanssız olur. Eğer 13. Cuma'da bir cenaze kortje önünüzden geçerse, bir sonraki cenaze sizinki olur. 13. Cuma'nın uğursuzluğu ile de değişik şekillerde savaşmaya çalışanlar olmuş. Mesela Indiana'da bir kasaba 13 Ekim Cuma günü bütün kara kedilerin boynuna küçük çanlardan takmış. O gün kötü bir şey olmadığını görünce de bu geleneğe üç yıl daha devam etmişler.

SAYILARLA 13. CUMA

Britanya'da British Medical Journal'ın ayın 6'sına denk gelen Cuma ve 13'üne denk gelen Cuma'ları karşılaştırarak yaptığı bir araştırma 13. Cuma günlerinde trafik kazalarında yüzde 52'lik bir artış olduğunu ortaya koymuş. Fakat Alman Sigorta İstatistikleri Merkezi ise 12 Haziran 2008'de bir açıklama yayınlayarak 13. Cuma'larda daha az kaza, yangın ve hırsızlık olduğunu söyledi. Bunun sebebi ise insanların korkudan evden çıkmamalarına bağlanıyor. Hollanda'da ise 13. Cuma'da araç sürmek daha güvenli. Çünkü normalde ortalama 7.800 kaza olurkan 13. Cuma'da 7.500 kaza bildirilmiş.

Kuzey Carolina'daki Stressle Başa Çıkma ve Gobi Enstitüsü'nün araştırmasına göre ise Amerika'da her yıl 17 ila 21 milyon kişi bugünden korktuğu için gündelik işlerini yerine getiremiyor.

ÜLKEMİZDE KİMİ KESİMLERDE UĞURSUZ GÖRÜLEN BAZI OLAYLAR:

Ziyaret yerlerindeki ağaçları kesenler çarpılır. Türbeden dışarıya bir şey, bir nesne götüren kişiler çarpılır. Mezarlığı parmağı ile işaret etmek iyi değildir. Parmakları ile işaret eden kişilerin parmakları kurur. Kurban kesilirken hayvan dilini dışarı çıkarırsa kurban sahibi o yıl içinde ölür. Bir çocuk sürekli ağlarsa o evde mutlaka ölüm meydana gelir. Yatarken çorapları baş tarafa koymak iyi değildir, insan çabuk ölür. Mezarlıktan taş, toprak alınmaz. Köpek uluması ölüme işarettir. Kefen makasla veya bıçakla kesilmez. Yılan öldürülüp, suya atılırsa ve yılan suda kaybolursa yağmur yağar ve durmaz, seller olur. Kurt uluyunca ya ayaz olur ya da kar yağar. Bir evin önünde baykuş öterse, o evde biri ölür ya da bir yıkım olur. Baykuş ötmesi uğursuzluktur, yanan bir odun alınarak baykuşa atılmalıdır. Bir kişinin önüne tavşan çıkması uğursuzluktur, mümkünse gidilen yoldan geri dönülür. Çakal uluyunca yere tükürmek gerekir, yoksa insanın başına bir yıkım gelir. Bir evin önünde karga öterse o eve haber gelir. Köpeğin vakitsiz, gece havlaması, horozun vakitsiz ötmesi, öküzün gece böğürmesi kötü şeylere işarettir. Ezan okunurken köpek uluması uğursuzluktur. Ateşe tükürmek, ateşe sövmek, ateşe tırnak atmak, su dökmek uğursuzluk getirir. Ateş yanan yere cinler girmez. Külün üstüne su dökülmez, işenmez. Gece kül dökülmez, evin bereketi kaçar. Ateşin çıkardığı ses, ateşi yakan kişi hakkında dedikodu yapıldığına işarettir. Karaağaçtan düşen yaşamaz. İncir ağacının altında uyuyanları şeytan alır götürür. Üzümün tanesini, karpuzun sap kısmındaki kabuğunun içini yiyenler yetim kalır. Gelin alayı kırkı çıkmamış kadının evinin önünden geçerse gelinin çocuğu olmaz. Kırkı çıkmamış kadının bulunduğu eve değirmenden un getirilmez. Hıdrellez günü dikiş dikilmez, ağaç, bitki kesilmez, canlı öldürülmez. Arife günü, yakını ölen kişi dikiş dikmez. Arife ve bayram günü ağaç kesilmez. Gece göle girmek iyi değildir. Geceleri cinler, peri kızları gölde yıkanırlar. Girenlerin ruhlarını periler çalar. Geceleri su üzerinden atlanmaz. Su birikintileri ecinnilerin ve perilerin mekanıdır. Kaynayan suya bıçak sokulmaz. Suya tükürmek uğursuzluk getirir. Akşam soğan yenen yere melekler gelmez. Gece aynaya bakanın ömrü kısa olur. Gece ıslık çalmak günahtır. Bir kişinin üzerinde dikiş dikilirse o kişinin kısmeti bağlanır. "Bismillah" demeden yemek yiyen kişi doymaz. Şeytan da onunla birlikte yemek yer. Gökkuşağının altında bir erkek geçerse kız, kız geçerse erkek olur. Dolu yağdığında dolunun kesilmesi için dışarıya sacayağı atılır. Salı günü çamaşır yıkanmaz, yıkanan çamaşırı giyen kişi onu kirletemez, ölür. Salı günü düğün yapılmaz. Yarım çay içen kadın dul kalır. Yola giderken tükürmek insana yıkım getirir. Üç yol ağzında yatmak uğursuzluktur. Ayakkabının ters gelmesi hastalığı işarettir.

Sıradaki Haber
Mobil Sayfaya Dön
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.