Piramit Haber

Freedom House'a fena saydırdı!

Politika

Başbakan Erdoğan, Türkiye'yi basın özürlüğü olmayan ülkeler kategorisine sokan Freedom House adlı kuruluşa tepki gösterdi.

Freedom House'u çifte standart yapmakla suçlayan Başbakan Erdoğan, "Hiçkimse Türkiye'yi karşısına alıp Türkiye'ye parmak sallayamaz. O günler geçti" dedi.
Erdoğan, Türkiye'de basın özgürlüğü yok" diyenlerin, her gün yayınlanan ulusal gazetelerin manşetlerine bakmasını istedi.

Bahçeli'nin cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili çizdiği üçgenleri gündeme Erdoğan, "Siyaseti geometriye hapsetmek isteyenler bugüne kadar hep yanıldılar hep de millete zulmettiler." sözleriyle MHP liderini eleştirdi. 

Siyasetçiler arasında cumhurbaşkanı istemediğini söyleyen Kılıçdaroğlu da Erdoğan, Atatürk ve İnönü'nün hem cumhurbaşkanı hem de CHP genel başkanı olduğunu hatırlatarak cevap verdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup toplantısında konuştu. Gündeminde ABD'li Freedom House'un Türkiye raporu ve cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmaları vardı. İşte öne çıkan başlıklar:

MAYIS AYI BEREKETİ
Ekonomide bir kez daha mayıs ayı bereketi yaşıyoruz. İlk 4 aylık ihracatımız yüzde 9,5 artışla 53 milyar dolar olurken, geriye dönük 12 aylık ihracatımız da 156 milyar dolarla yeni bir rekorun sahibi oldu. Merkez Bankası rezervimiz şimdi yeniden artış seyrine girdi, 130 milyar dolar seviyesini yeniden yakaladı. Haziran ve aralıktaki saldırılar neticesinde 60 bin seviyelerine kadar gerileyen endeks yeniden toparlandı, marttan itibaren yeniden yükselişe geçti, şu anda 76 bin seviyesini aştı.

YOL İNŞA ETMEK SADECE ULAŞIMI TEMİN ETMEK ANLAMINA GELMEZ
2009'da Türkiye içinde 61 milyon kişi seyahate çıkmış ve toplam 12 milyar lira harcama yapmıştı. 2013'te ise 68 milyon kişi seyahate çıktı, toplam harcama miktarı 18,5 milyar liraya ulaştı. Yaptığımız duble yollar, tüneller, hızlı trenler, havayoluna yaptığımız yatırımlar, hamdolsun milletimiz tarafından çok yoğun şekilde kullanılıyor. Seyahat özgürlüğünün, temel insan hak ve özgürlükleri içinde çok önemli yeri var.

Yol inşa etmek, sadece ulaşımı temin etmek anlamına gelmez. Ulaştırma, denizcilik ve haberleşme alanında attığımız büyük adımlar, yaptığımız büyük yatırımlar, sadece Türkiye'yi ekonomik anlamda büyütmekle kalmadı, özgürlüklerin de gelişmesine, yaygınlaşmasına, güçlenmesine ciddi katkılar sağladı.

2002’de internet abone sayısı 22 bindi. Şu anda 35 milyon. Türkiye'de haberleşme alanıyla ilgili olarak yok Twitter'dı, yok Facebook'tu, yok şuydu, yok buydu...Bu konuda iktidarımızı lekelemek isteyenler, önce bu rakama baksınlar da hizaya gelsinler. Nereden nereye.

PAZAR GÜNÜ ÇIKAN GAZETELERİN MANŞETLERİNE BAKSINLAR
Türkiye'de basın özgürlüğü yok diyenler, bir zahmet her gün yayınlanan ulusal gazeteleri şöyle önlerine sersinler ve sadece manşetlere baksınlar. Mesela pazar günü çıkan yaklaşık 40 ulusal gazeteyi önlerine koysunlar, o manşetleri okusunlar.

Danıştay'ın kuruluş yıl dönümünde oradaki nezaketsizliğe bizim gösterdiğimiz tepkinin, manşetlere nasıl yansıdığını bu 'basın özgürlüğü yok' diyenler, bir okusunlar. Özellikle yurt dışında Türkiye'deki basın üzerine ahkam kesenler, o manşetleri gördüğünde inanıyorum ki küçük dillerini yutacaklardır. Zira o manşetleri, dünyanın hiçbir hukuk devletinde, hiçbir demokratik rejimde göremezsiniz.

HİÇBİR ÜLKEDE MANŞETLER ÜZERİNDEN HÜKÜMETLERİN HUKUK DIŞI TAHKİR EDİLDİĞİNE ŞAHİT OLAMAZSINIZ
Hiçbir ülkede, manşetler üzerinden, devletlerin ve hükümetlerin bu kadar edep, adap dışı, özellikle hukuk dışı şekilde tahkir edildiğine asla şahit olamazsınız. Öyle televizyon kanalları var ki Gezi olaylarında gördük, açık açık yalan söyleyerek, 24 saat boyunca gençleri kışkırttılar, halkı sokağa dökmek için her türlü çirkinliğe başvurdular.

Dünyanın hiçbir ülkesinde ne Avrupa ne ABD'de bu şekilde yayın yapılmasına, bu şekilde tahrik yapılmasına, bu şekilde terör pompalanmasına izin verilmez. Ama bizde öyle bir özgürlük anlayışı var ki mahkemeler bunu seyrediyor, üstüne üstlük içeride, dışarıda 'Türkiye'de basın özgürlüğü yok' diye propaganda yapılıyor.

KAHKAHADAN BİRBİRİNİZİ KIRAR GEÇİRİRSİNİZ
Sevsinler seni, şu hale bak. Hatta Ortadoğu'daki en özgür ülke İsrail. Türkiye basın özgürlüğünde, bu örgütün raporlarına göre 1980'lerde, yani 12 Eylül'ün sonrasında, bugüne nazaran daha özgür ülkeymiş. 1990'larda aynı şekilde, Türkiye bugüne göre daha özgür ülkeymiş. Türkiye, öyle ülkelerin altında gösteriliyor ki listeyi gösterseniz inanın kahkahadan birbirinizi kırar geçirirsiniz.

Her gün yayınlanan ulusal 40 gazetenin önemli kısmı, devlete ve hükümete sistematik olarak hakaret edecek, pek çok köşe yazarı dünyada örneği bulunmayacak derecede, her gün sistematik olarak hakaret yazacak, sonra da siz Türkiye'yi alacaksınız, 'basının özgür olmadığı ülke' diye göstereceksiniz. O bizim için atılan manşetlerden tek bir tanesi, bizden daha özgür olduğu iddia edilen ülkelerin gazetelerinde atılsın bakalım. 

TRT'Yİ KABLOLU YAYINDAN ÇIKARDILAR
O gazetenin, o gazetecilerin başına neler gelir. Almanya'da 'Hamburg olaylarını gösteriyor' diye TRT'yi kablolu yayından çıkardılar. Ben, Alman Cumhurbaşkanı'na söyleyince 'yok' demeye kalktı. Çıkarıldı. Bu ülkenin başbakanıyım, ne olduğunu dakikası dakikasına takip ediyorum. Ama haberi yok tabii. ABD'de gazeteci Helen Thomas'ın, işinden kovulmasını, Beyaz Saray'a girişinin yasaklanmasını kimse konuşmuyor.

EY ÖRGÜT BUNU DENDEN DİNLE
Ey örgüt, bunu benden dinle, çünkü sen de örgütsün. Bu 44 kişiden 19'u zaten tahliye oldu. İşi nereden takip ettiğini anlamanız bakımından söylüyorum. 6 kişinin yargılanması halen devam ediyor. Bu listede adı yer alan bir kişinin kayıtlarda ismi bile yok. 18 kişi yargılandı, haklarında hüküm verildi. Bugün bir kez daha 18 kişinin, 'hapisteki gazeteciler' diye CHP Genel Başkanı başta olmak üzere, çünkü bunlarla beraber çalışıyorlar, CHP Genel Başkanı başta olmak üzere içeride ve dışarıda istismar edilen bu 18 kişinin hüküm aldığı eylemleri hatırlatacağım. Bunlar, nelerden hüküm giymişler:

POLİS ÖLDÜRMEK, BANKA SOYMAK, BOMBA ATMAK
Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak, kişiye hürriyetinden yoksun etmek, konut dokunulmazlığını ihlal etmek, silahla kasten yaralamak, gazeteci. Nasıl gazeteci bu.

Terör örgütüne eleman kazandırmak, 18 yaşından küçük çocukların örgüte katılımını organize etmek, polis memuru öldürmek, helikoptere bombalı saldırıda bulunmak, resmi evrakta sahtecilik, sahte kimlik kullanma, banka soymak. Evet içeride CHP'nin dışarıda malum örgütlerin gazeteci dedikleri kişilerin hüküm aldığı suçlar işte bunlar

VERGİ KAÇAKÇISI TWİTTER
Dünya üzerindeki birçok ülkeye böyle kibirle, böyle tepeden bakışla yaklaşıyorlar. Siz burada bir gazetenin manşetini eleştirirseniz, hemen diktatör yaftası yapıştırıyorlar. Ama kendi ülkelerinde bunu yapmıyorlar, yapamıyorlar. Siz burada örneğin Twitteri eleştirirseniz hemen özgürlük düşmanı ama başka ülkelerde bunun adı hukuk oluyor. Ya bu bir ticari şirket, ürün satıyor ve bu ürünü Türkiye'de kaçak satıyor.

Vergi yok, herhangi bir şey yok. Reklamından şundan bundan elde ettiği devasa imkanlar var. Bu vergi kaçakçısı. Dünyada en büyük cezayı vergi kaçakçıları alır. Bunun vergi kaçakçısı olduğunu ilan ettiğim andan itibaren, burada herhangi bir ofisinin olmadığını ilan ettiğim andan itibaren çıktılar, geldiler.

Mahkeme kararlarına uymuyor. Sen nasıl olur da burada istediğin gibi cirit atarsın ya. Var mı böyle bir şey? Bütün burada yapılan hakaretlere tazminat davası açarsanız 'basını baskı altına alıyor' diye de propaganda yapıyor. Ama başka ülkelerde bunun adı demokrasi oluyor.

MISIR'DA DARBE DİYEMEDİLER
Bunlar Mısır'da darbeye darbe diyemediler. Suriye'de oluk oluk kan akıyor. 200 bin insan öldü sesleri çıkıyor mu? Tam aksine katil yönetici destekleniyor. Cumhurbaşkanı adayı olarak kendi kendine hazırlanıyor.

İSRAİL'DEKİ İHLALLERİ ELEŞTİRDİKLERİNİ DUYMAZSINIZ
Nerede insan hakları örgütleri? Filistinli'yi susturursanız, bu ifade özgürlüğünü ihlal anlamına gelmez. Filistinli gazeteceyi hapsederseniz, hatta sokak ortasında vurursanız bu basın özgürlüğünü zedelemez.

Gazze'de Filistinliler'in üzerine ölüm yağdırırsanız bu insan hakları ihlali olmaz. Niye? Çünkü onlar Filistinli. Bunların Mısır'daki darbecilere bir tek kez olsun 'darbeci, otokrat, diktatör' dediklerini asla duymazsınız. Duydunuz mu? Hayır.

İÇERİDEKİ VE DIŞARIDAKİ KİBİR ABİDELERİ
Sadece birkaç kişi biz bunu seslendiriyoruz. Ama bunun dışında yok. Uluslararası toplantılarda da seslendiriyoruz. Seslendireceğiz. Suriye'de katile 'katil' dediklerini duymazsınız. İsrail'deki ihlalleri, katliamları eleştirdiklerini duymazsınız. Onlar da hiç kusura bakmasınlar. İçerideki kibir abidelerine boyun eğmeyeceğimiz gibi dışarıdaki kibir abidelerine de boyun eğmeyiz.

KİMSE TÜRKİYE'YE PARMAK SALLAYAMAZ
Kibirle hiza veremez. Aynı şekilde dışarıda da hiç kimse Türkiye'yi karşısına alıp, Türkiye'yeparmak sallayamaz. O günler geçti. Türkiye üzerinde ameliyat yapmak isteyen o örgütler de bilsinler ki karşılarında artık sinmiş, acziyet içerisinde bir ülke yok.

YAPICI ELEŞTİRİYE AÇIĞIZ

Şu bizim 12 yıl içerisinde yaptığımız reformları Cumhuriyet tarihinde acaba hangi iktidarlar yaptı? Kendimizi henüz ideal noktada görmediğimiz için özgürlük ve demokrasi mücadelesi veriyoruz. Uluslararası hukuku, evrensel değerleri benimsediğimiz için AB'ye üye olma gayemiz var ve bunu kararlılıkla sürdürüyoruz. Ama bu yanlış anlaşılmasın. İçeride olduğu kadar dışarıdaki mütekebbirler de yumuşak başlı olmamızı, uysal koyun olduğumuz şeklinde yorumlamasın.
Sıradaki Haber
Mobil Sayfaya Dön
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.