İçişleri Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında geçtiğimiz ağustosta, “Okullarda güvenli ortamın sağlanmasına yönelik koruyucu/önleyici tedbirlerin artırılmasına ilişkin işbirliği protokolü”imzalandı.
Protokol çerçevesinde okul polislerine, “okul idareleri ile gerekli koordinasyonu kurmaları”, “okula gelmeyen veya uzun süreli devamsızlık yapan öğrencilerden suça sürüklenme ihtimali bulunanların aileleriyle görüşmeleri” ve “çocuğun suçtan korunmasını ve okula devamını sağlaması” görevleri verildi.
Protokol çerçevesinde okul polislerine, “okul idareleri ile gerekli koordinasyonu kurmaları”, “okula gelmeyen veya uzun süreli devamsızlık yapan öğrencilerden suça sürüklenme ihtimali bulunanların aileleriyle görüşmeleri” ve “çocuğun suçtan korunmasını ve okula devamını sağlaması” görevleri verildi.
Milliyet gazetesinden Ayşegül Kahvecioğlu’nun haberine göre, İzmir Limontepe’de görev yapan okul polisleri, bölgedeki okulların yönetimlerinden, düzenlenecek bir yemek organizasyonu için Alevi ve Kürt kökenli 5’er öğrencisinin ismini istedi.
GEZİ PARKI EYLEMLERİNE ALEVİLER KATILDI, KÜRTLER PKK'YI DESTEKLİYOR
EĞİTİM-SEN'DEN KINAMA
Konuyla ilgili olarak açıklama yapan Eğitim-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Abdullah Tunalı şunları kaydetti:
“Bu yaklaşım, uzunca bir süredir farklı kimlik ve inançlara sahip kişi ve kesimleri potansiyel suçlu görme ve onları fişleme anlayışının son örneğidir. Eğitim-Sen’in okul panolarındaki afişlerine müdahale eden okul polisi, bugün de daha ortaokulda okuyan öğrencilerimizi fişlemeye çalışıyor. Bu yaklaşımı kınıyoruz. Bütün ilgilileri göreve çağırıyoruz.”