KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Diplomasi Muhabirleri Derneği (DMD) üyeleriyle Limak Ambassadore Otel'de bir araya gelerek gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Özgürgün, burada yaptığı konuşmada, Kıbrıs konusunun her zaman gündemde olduğunu, ancak son dönemde gerek adanın güneyindeki ekonomik kriz, gerek doğalgaz ve petrol konusundaki gelişmeler, gerekse Türkiye-İsrail ilişkileri bağlamında daha da ön plana çıktığını belirtti.
Yeni dönemle Kıbrıs'taki çözüm arayışlarının çok daha zorlu bir sürece gireceğini bildiklerini ifade eden Özgürgün, görüşmelerin nasıl ve ne zaman başlayacağı konusunda çeşitli tereddütlerin dile getirildiğini, ancak KKTC'nin görüşmelere kaldığı yerden ve hemen başlamaya hazır olduğunu kaydetti.
Güney maalesef anlamıyor
''Güney bunu maalesef anlamıyor. Güney bu noktadan bakmıyor olaylara. Güney'in bakışı, 'Ekonomik krizi biz devlet olarak çözelim, ondan sonra Kıbrıs sorununa bakarız'. İşte bu yaklaşım içerisinde önmüzdeki dönemde, yeni başkan Anastasiadis'in de bakışı maalesef böyle olunca, Kıbrıs konusunda iyimser bir gelişme, bu perspektif olmadığı için, pek mümkün gözükmüyor.''
KKTC Dışişleri Bakanı Özgürgün, Anastasiadis'in görüşmeleri başlatma niyetinde olmadığını ifade ederek, ''Tabii ekonomik kriz büyük bir perde oluyor, rahatlatıyor. 'Ekonomik kriz var' deyip onun arkasına saklanıyor'' dedi.
Hüseyin Özgürgün, ''Eğer görüşmeler bir noktaya gitmezse, Rum tarafı kaçarsa, oyalarsa, o zaman bizim mutlaka KKTC devletinin var olduğunu, güneydeki devletten daha yasal olduğunu ortaya koymamızın artık kaçınılmaz olduğunu Güney Kıbrıs anlamalıdır'' şeklinde konuştu.
Güneyde çok ciddi bir baskının olduğunu dile getiren Özgürgün, ''Kim kuzeyde ne adım attı, ne hareket etti, Türklere fayda sağlayacak ne yaptı gibi çok ciddi bir takip var. Hatta bazılarının içecek sularını bile beraberlerinde getirdiğini söylüyorlar'' dedi.
Hüseyin Özgürgün, Rumların doğal kaynakları teminat göstermesiyle ilgili olarak ise hukuk yoluna gitmeye çalışmanın çok ciddi bir reel değer taşımadığını söyledi.