Öteki Cinsin Varoluş Mücadelesinde Olan Kadın...

Öteki cinsin varoluş mücadelesinde bir kadın: Simone de Beauvoir'dan hikaye

Yaşam 31.12.2016, 11:40 31.12.2016, 11:41
Öteki Cinsin Varoluş Mücadelesinde Olan Kadın...

Kadın nedir sorusuna; kadın döl yatağından başka bir şey değildir diye cevap verilen bir dönemin kadını olan Simone de Beauvoir, tüm yok sayılmalara inat, kadının varlığını ataerkinin yüzüne vurdu. O dönem için kabul edilemeyecek bu hareketi gerçekleştirmekten vazgeçmedi. Öteki olarak görülen kadını, kendisinden başlayarak görünür kılmanın mücadelesini verdi. Çünkü Simone, kadının döl yatağından çok daha fazlası olduğunu biliyordu. O yüzden bunu anlatmaktan ve yazmaktan, erkeğin dünyası onu alıkoyamadı. Haliyle bugüne, tüm kadınlara dokundu Simone de Beauvoir. Ve tüm dayatmaları, içine düşülen kapanın varlığının nedenini tek bir cümleyle özetledi; kadın doğulmaz, kadın olunur!

Beauvoir, 9 Ocak 1908 yılında Paris’te dünyaya geldi. Gelenekselci bir aileye sahipti. Okuma yapmasına doğru düzgün izin verilmezken okudukları da hep sansürlendi. Fakat Simone, dayatma dolu hayatını kabul etmedi ve çok sürmeden sorgulamaya başladı. 108 yıl önce bugün dünyaya gelen Simone’un bu sorgulamaları, bugüne de ışık oldu.

Şöyle ki anılarını anlattığı Bir Genç Kızın Anıları kitabında Beauvoir: “Bir gün annemin bulaşıklarına yardım ediyordum. Annem tabakları yıkıyor, ben kuruluyordum. Mutfağın penceresinden, itfaiye barakaları ile başka evlerin mutfakları görünüyordu. Bu mutfaklarda da başka kadınlar, tavalar ovuyor, tencereleri parlatıyor, tabakları yıkıyor, sebze ayıklıyorlardı. Her gün öğle yemeği; akşam yemeği; her gün bulaşık; her gün temizlik; saatler boyu uzayan bir hiçlik; hiçlikten öte bir yere ulaşmayan bir sonsuzluk. Ben böyle yaşayabilecek miydim? […] Bir yandan tabakları dolaba yerleştirirken, ‘hayır’ dedim kendi kendime. Benim yaşantım, bir yerlere ulaşacak mutlak” derken çağın ötesine geçti aslında.

Konumunu sorgularken hem kendi çağına meydan okudu hem de bu çağın kadınlarına seslendi.Kadınlar, kendilerine dayatılandan kurtulup bir yerlere gelmeliydi mutlak! Eğitim hayatı matematik ve yazın eğitimiyle başlayan Beauvoir, daha sonra sorgulayıcılığını genişleten bir alana geçti, Sarbonne’da Felsefe eğitimi aldı. Erkeğin tarihi ona hiçbir zaman filozof demedi. Düşünür kelimesi erkeğe ait görüldüğü için de o, hiçbir anlatıda bu şekilde yer almadı. Dahası her biyografide sanki onsuz bir hiçmiş gibi, Sartre’dan bağımsız anlatılmadı. Oysa feminist bir düşünür ve varoluşçu felsefeyi edebiyatta sürdürürken feminist yaklaşımını da bu şekilde yorumlayan Beauvoir, düşünsel alana birçok katkıda bulundu. Fakat düşünsel katkılarını kadınların hayatlarına yapmasından dolayı olacak ki düşünür denildiğinde adı sayılmadı.

Beauvoir, varoluşçu felsefedeki ben-öteki ilişkisini, kadın-erkek ilişkisine uyarlamaya çalıştı. Bu noktada varoluşçu feminist teorinin üreticisi oldu, çalışmalarıyla da bu alanı oldukça genişletti. İkinci Cins kitabındaki: “İnsanlık erildir ve erkek kadını kendisi için değil, erkeğe göre tanımlar; kadın özerk bir varlık olarak görülmez… Erkek kadına referansla değil, kadın erkeğe referansla tanımlanır ve farklılaştırılır. Kadın rastlantısal olandır, özsel olana karşıt özsel olmayandır. Erkek öznedir (ben), mutlak olandır, kadın ise öteki cins’tir” ifadesi de bu bağlantıyı kurmasının bir ürünüydü. Yaklaşım olarak da yanlış değildi, erkek, kadını kendisi için değil, erkeğe göre tanımlamaktaydı.

Kadın tek başına bir varlık oluşturmamaktaydı, onun yaşamını sürdürmesi bir erkekle mümkündü. İkinci Cins çalışmasında açıkladığı kadının öteki cins olma durumunda kadının katkısını açıklarken ona yıllarca dayatılanın, içselleştirmesi istenilenin payını da vurguladı. Bu noktada kadının konumunun onun suçu Simone de Beauvoir 5  Öteki cinsin varoluş mücadelesinde bir kadın: Simone de Beauvoir Simone de Beauvoir 5olduğunu düşünenlere de en güzel cevabı çalışmasında verdi. “Kadını götürüp mutfağa ya da süslenme odasına kapatıyor, sonra da ufkunun darlığına şaşıyoruz; kanatlarını kesiyoruz, sonra uçamıyor diye yakınıyoruz” sözü ile Beauvoir, kadının kabullenilmişliğini eleştirenlere arka planı hatırlattı.

Düşünürün, neredeyse tüm biyografilerinde ise üçüncü cümleden sonrası Sartre ile ilişkisi olmuştur. Elbette ki bu ilişki hayatının büyük bir kısmında etkilidir. Fakat neden Sartre’ın hayatı anlatılırken bir cümle ile aktarılan bu ilişki, Beauvoir da biyografisinin tamamını oluşturmaktadır? O yüzden Beauvoir eserlerinin, alana katkı sağlayan çalışmalarının görmezden gelinip haksızlığa uğramaması adına bu ilişkiye sayfalarca yer vermek çok doğru değildir. Zira Beauvor’ı Beauvor yapan Sartre değil, Konuk Kız, Başkalarının Kanı, Belirsizlik Ahlakı Üzerine, Bir Genç Kızın Anıları, Sade’i Yakmalı mı? Kim Ölecek? Mandarinler gibi kaleme aldığı eserlerdir.

Hayatı boyunca yoğun, verimli bir çalışma geçiren Beauvoir, 1983 yılında Avrupa kültürüne katkı sağlayanlara verilen Sonning Ödülünü aldı. Kalemi ise son ana kadar elinden düşürmedi. 14 Nisan 1986 yılında yaşamını yitirdi. O nasıl kalemi elden bırakmayıp sonuna kadar ürettiyse, bugüne kadar etkisi de aynı yoğunlukta oldu. Her ne kadar filozof ya da düşünür tanımı, bir kadın olduğu için ismiyle yan yana kullanılmasa da onun fikirleri, halen geçerli ve aydınlatıcı.



Yorumlar (0)
15
açık
Günün Anketi Tümü
En Çok Sevdiğiniz Renk Hangisi?
Namaz Vakti 20 Nisan 2024
İmsak 04:36
Güneş 06:10
Öğle 13:08
İkindi 16:54
Akşam 19:56
Yatsı 21:23
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 32 87
2. Fenerbahçe 32 85
3. Trabzonspor 32 52
4. Beşiktaş 33 51
5. Rizespor 32 48
6. Başakşehir 32 46
7. Kasımpasa 32 46
8. Sivasspor 32 44
9. Antalyaspor 32 42
10. Alanyaspor 32 42
11. A.Demirspor 32 40
12. Samsunspor 32 38
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 32 37
15. Konyaspor 32 36
16. Hatayspor 32 33
17. Gaziantep FK 32 31
18. Karagümrük 32 30
19. Pendikspor 32 30
20. İstanbulspor 32 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 30 68
2. Göztepe 30 60
3. Kocaelispor 30 52
4. Ahlatçı Çorum FK 30 52
5. Sakaryaspor 30 51
6. Bodrumspor 30 49
7. Boluspor 30 46
8. Bandırmaspor 30 46
9. Gençlerbirliği 30 44
10. Erzurumspor 30 41
11. Manisa FK 31 36
12. Keçiörengücü 30 36
13. Şanlıurfaspor 30 34
14. Ümraniye 30 34
15. Tuzlaspor 30 32
16. Adanaspor 30 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 30 7
Takımlar O P
1. M.City 32 73
2. Arsenal 32 71
3. Liverpool 32 71
4. Aston Villa 33 63
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 33 48
9. Chelsea 31 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 32 43
12. Fulham 33 42
13. Bournemouth 32 42
14. Crystal Palace 32 33
15. Brentford 33 32
16. Everton 32 27
17. Nottingham Forest 33 26
18. Luton Town 33 25
19. Burnley 33 20
20. Sheffield United 32 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 31 78
2. Barcelona 31 70
3. Girona 31 65
4. Atletico Madrid 31 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 31 50
7. Valencia 31 47
8. Real Betis 31 45
9. Villarreal 31 39
10. Getafe 31 39
11. Osasuna 31 39
12. Las Palmas 31 37
13. Sevilla 31 34
14. Deportivo Alaves 31 32
15. Mallorca 31 31
16. Rayo Vallecano 31 31
17. Celta Vigo 31 28
18. Cadiz 31 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 31 14