Erhan Çelik Kimdir?

Erhan Çelik kimdir?, Erhan Çelik nerelidir?, Erhan Çelik yaşamı ve biyografisi...

Kim Kimdir? 04.12.2017, 19:53 23.01.2018, 23:02 Mehmet Berke
Erhan Çelik Kimdir?

Erhan Çelik Kimdir?

Erhan Çelik (doğum tarihi 1977, Ankara / Polatlı), Türk haber sunucusu.

Erhan Çelik 1977′de Polatlı’da doğdu. Mesleğe 1996 yılında TGRT’de muhabir olarak başladı. Daha sonra Reha Muhtar ekibinde Show TV’ye geçti. Ardından Kanal 7′ye geçerek Haber Saati ve İskele Sancak programı’nı hazırladı. Daha sonra Kanal 7′den Habertürk’e geçti. Halen Basın Kulübü programı’nı ve Show TV’de Ana Haber Bülteni’ni sunmaktadır.

 
İŞTE ERHAN ÇELİK'İN NAZENİN TOKUŞOĞLU'NA VERDİĞİ RÖPORTAJ:
 
Erhan Çelik: "Arkamda kimse yok..."
 
Yaklaşık 20 yıldır işin mutfağında... 8. kattan atladı, haber atlattı. Yakışıklı haberci ve anchor Erhan Çelik Show TV Ana Haber’le ekranlarda. Çelik’le heyecanının dorukta olduğu bir günde haber merkezinde buluştuk.
 
Kafayı muhabirlikle bozduğumu düşünürdüm, ta ki Erhan’ı tanıyana kadar. Aynı dönemlerde rakip kanallarda muhabirlik yaptığımızı hatırlıyorum da şimdi, “Kaç kişi kaldık acaba bu işi bu kadar seven” demeden edemiyorum. Erhan meslekteki 19. yılında artık Show Haber’de. 17 yıl önce yapmadığı bir haber yüzünden kovulduğu yerde hem yönetici hem anchorman koltuğunda. Peki intikam yemini mi onu bugüne taşımış? Soruları ardı ardına sordukça başka bir Erhan çıktı karşıma. Bir süre sonra gerçekten filmin devamını merak eder gibi sormaya başladım. Show Ana Haber macerasında ona başarılar diliyorum ve sizi Erhan Çelik’le baş başa bırakıyorum. İyi seyirler...
Çocukluktan başlayalım. “Küçükken saç kurutma makinesini mikrofon yapıp evdeki komşulara konser verirdim” diyen popçular gibi bir anın var mı?
İlkokulda farklı kollar vardı ya, ilginç olanları kapılırdı, kimse istemediği için habercilik kolu bana kalırdı. O zamanlardan itibaren yazılı basına hep bir ilgim vardı. İlk makalem ilkokul 5. sınıfta, o zamanlar yaşadığım Polatlı’nın yerel gazetesinde çıktı. Gazeteyi elime aldım “Erhan Çelik” yazıyor altında. Düşünsene daha 11 yaşındayım.
İçeriği neydi?
Çevre duyarlılığıyla ilgili bir yazıydı. Bir sonraki yıl da yazıdan yola çıkarak bir yürüyüş düzenlendi. O zaman anladım geniş bir kitleye ulaşmanın önemini. Yayın yönetmeni Hasan Erbay’ın yıllarca kapısını aşındırdım. Sonra 90’lı yılların başında Polatlı televizyonu kuruldu. Orada haber sunmaya başladım.
Yaş kaç demeye korkuyorum...
18 yaşındaydım. Sonrasında işletme tahsili görmeme rağmen televizyon kanıma girmişti bir kere. Sonra TGRT’de polis-adliye, gece muhabiri olarak işe başladım.
Nasıl girdin işe?
Geceleri hem haber kovalayacak hem de telsize bakacak birini arıyorlardı. Çok da az bir para veriyorlardı işin zorluğuna kıyasla. Pek tercih edilmemişti sanırım.
Sürünecek adam arıyorlardı yani!
Aynen. Ama çok zorlanmadım. Kısa zamanda çok iyi işler getirmeye başladım. Gündüze aldılar. Herkesle aynı yere bakıp farklı bir şey görebiliyordum. Daha da önemlisi bunu hemen haberleştirebiliyordum. Bunu yöneticiler de fark etti. Beni bu noktaya getiren de bu farklı görebilme özelliğim.
"Yapmadığım haber yüzünden kovuldum"
Bu arada polis muhabirliği hayatı ve mesleği tanımak için çok güzel bir başlangıç...
Hayatı da meslekle birlikte tanıdım ve muhabirliğin bana sunduğu geniş perspektif içerisinde hayatı çok iyi algıladım. Polis muhabirliğinden sonra CHP ve DSP muhabirliği yaptım. Bir gün Sakıp Sabancı’nın katıldığı TÜSİAD toplantısını izlemeye gittim. Ceketindeki yamayı fark ettim. “Türkiye’nin en zengin adamı ama yamalı ceket giyiyor” diye haber yaptım ve tüm dikkatleri üzerime çektim. Bu bana daha serbest çalışma şansı verdi.
Sonra Reha Muhtar zamanları... Canlı yayında seni kovduğu doğru mu?
Doğru. 
Anlatır mısın?
17 yıl önceydi... Habercilikte zirveydi Show Haber. Ufuk Güldemir ve efsane kadroyla “Tamam burada habercilikte en tepe noktaya çıkarım” dedim ama olmadı. Reha Muhtar’ın gelmesiyle yönetim yapısında ciddi değişiklikler olmaya başladı.
Ama emek verdiğin için bırakıp gidemedin...
Hem öyle hem de nereye gideceğim, olabileceğim en iyi yerdeydim ve çalışılabilecek en iyi isimlerleyim. En marka muhabirler oradaydı. Ama ülkenin adım adım 28 Şubat’a gittiğinin ve o yıllardaki Show Haber’in de buna bir şekilde katkı sağladığının farkında değildim. Kocatepe’de Aczmendilerin yaptığı eylemi çekmeye gittim ve sonra oradan başka bir habere gönderildim. Yani ilk haberle çok alakam kalmadı. Ama bilirsin, haberi şef de müdür de yazsa izlemeye giden muhabirin imzası çıkar. Montaja inerken haber metnine baktım ve gözlerime inanamadım. Sedat Ağaoğlu seslendirmen, bu olayın en yakın tanığıdır, “Bu okunmaz ki” dedi.
Ne yazıyordu?
“Molla kılıklı kişiler önce aslan kesildiler sonra gözaltılar başlayınca süt dökmüş kediye döndüler” gibi cümleler vardı. İnanılmaz kışkırtıcıydı.
Kimler vardı üst kademede?
TV macerası yeni başlayan şef Soner Yalçın, Ankara Temsilcisi Hakan Aygün, Haber Dairesi Başkanı da Reha Muhtar’dı. Haber öyle yayınlandı, ismimle. Sonra Reha Muhtar canlı yayında “Bu haberi yapan Erhan Çelik’i işten atıyorum” dedi.
Canlı yayında!
Yayında evet. Yemek yiyerek izliyordum. Kaşık iki dakika kadar ağzımda kaldı. Yapmadığım bir haberden dolayı işime son verildi, o haberin öznesi olan insanlara hedef gösterildim. Kendimi savunmama izin verilmedi.
Tehdit falan aldın mı?
İşime son verildikten hemen sonra gazeteci arkadaşlarımı aradım ve anlattım. Bunu herkese anlattım bir Reha Muhtar’a anlatamadım.
Ve Show TV ekranlarındasın...
Reha, “Muhtar bile olamazsın” dedi ama! Defalarca aradım çıkmadı telefonlarıma. Ve ben ona suçsuzluğumu hâlâ anlatamadım.
Peki kızgın mısın?
Bu olay olduğunda çok gençtim, ona karşı çok olumlu şeyler düşünmüyordum ve uzun süre iş bulamadım. Gittiğim bütün kapılar yüzüme kapandı. Apar topar askere gittim. Döndükten sonra da iş bulamadım. Nedeni de bu olaydı.
"Mide ağrılarından iki büklüm oldum"
Sonra?
Kanal 7 Ankara temsilcisi Zahid Akman canlı yayında bu olayı anlatmamı istemişti. Nazik bir şekilde geri çevirmiştim. Askerden döndükten sonra Ankara’da karşılaştık. “Bizimle çalışmak ister misin” dedi. 2000 yılıydı. En son Show Haber’de çalışmıştım ve Kanal 7 benim için fazla marjinaldi. İdeolojik yayın yapan bir televizyon izlenimi vardı. Bana “Özgürsün, haber bülteni içinde 5 dakikan var neyle istiyorsan doldur, kimse sana karışmayacak” dedi. O akşam evde Kanal 7’yi açtım. Ahmet Kaya vardı. Linç kampanyası düzenlenmişti ona. Kendini aklamak için Ahmet Hakan’ın karşısına çıkmıştı. “Seni nasıl takdim edeyim, sağcımı sol türkülerin üstadımı” dedi Hakan. Kaya şöyle dedi: “Laminör sağcı, fa solcu diyebilir misin, ben müzik adamıyım bırak sağ solu”... Kaya’nın bunları söyleyebildiği bir kanalda yayın yapmak fikri kötü gelmedi. Ertesi gün koşa koşa gittim.
Hiç baskı olmadı mı?
Bugüne kadar çalıştığım en rahat ortamdı. Kanalın yayın denetimi uzun yıllar Can Birindizi adlı bir Hıristiyan arkadaşımın kontrolündeydi. Eski Yeşilçam emekçisiydi. Sonra İstanbul’a geldim ve “Bu kadar olur” diye bir “reality show” sundum. Çok içime sinemeyen, bittiğinde mide ağrılarından iki büklüm olduğum ama para kazandığım bir programdı. Sonra İskele Sancak programını ve Ahmet Hakan’ın yerine ana haberi sunmaya başladım. Bir tatbikat haberinde 8. kattan aşağı atlıyorum. “Allah’ım ölmeden bana İskele Sancak’ı sunmamı nasip et” demiştim. Güzel çağırmışım sanırım, oldu.
Neden sen? Mesela dış görünüşün yerli yerinde; onun etkisi var mı sence?
Ahmet Hakan iyi bir markaydı ama gittikten sonra ilk 4 ay birinci çıktık. Birand “Ne yaptın oğlum reytinglerle mi oynadın” demişti. Bir rapor geldi elimize. “Erhan’ın ekran yüzü kanalın kemikleşmiş izleyicisi dışında bir kitleyi getirdi, yani muhafazakârın yanında yenilikçi kesim de bülteni izliyor” dendi. Bir tek bunu biliyorum. Bülteni muhabir gibi sunuyordum.
Kaç yıl ana haber sundun orada?
7 yıl. Artık geri gitmeye başladığımı hissettim. Yeniden sahaya dönmek için teklif sundum ama kabul görmedi. Giderken çok şaşkındılar, inanamadılar gitme gerekçeme. Habertürk’ün teklifi tam zamanında oldu. Mutfağa girdim yine. Sonra Ciner Grubu Show TV’yi kattı bünyesine...
Show Haber muhabiri reytingi iyi bilir. 5 yıl çalıştım...
Kesinlikle. Halkın kanalı olmuştur hep. Bir de ben Kanal 7’de olduğum dönem diğer kanalların bülten akışını ve hangi haberin ne zaman girdiği bilgisini masamda çalıştım hep. “İzleyici ne istiyor”un masterını yaptım. Buraya geldiğimizde Ali ağabeyin ekibinin neredeyse dörtte biriyle 15. gün altıncılıktan dördüncülüğe, birinci ay üçüncülüğe, şu anda birinciliğe yükseldik. Ekip aynı sadece haber dilini ve sırlamasını biraz değiştirdik. Haber izlerken yorulmadan film gibi seyredebilecekleri bir bülten hazırladık. Bu arada Show Haber’deyken “e”lerim ve “a”larım çok açıktı. Bundan acayip rahatsız oluyordum. Jülide Gülizar’dan ders aldım. O zaman ekiptekiler “Oğlum ne yapacaksın ‘e’yi ‘a’yı, Reha’nın yerine çıkıp bülten mi sunacaksın” demişlerdi. “Kardeşim, mutlaka bir katma değer olacaktır” demiştim. Jülide Gülizar’ın emeği büyük bende. Allah rahmet eylesin. Mehmet Alkaş’ın da aynı şekilde.
Çok kasıntı bulanlar var seni...
Çok haklılar, ben de izleyince bazen “Bu kim” diyorum. Senin ekranda gördüğün adam mı var karşında?
Hayır, o yüzden sordum.
İlk haberi sundum çıktım, kürek kemiklerim birleşmiş kasılmaktan. Ama zamanla azaldı. “Kasıntı” daha çok beni Kanal 7 ekranlarında görüp ideolojilerine ters bir kurum olduğu için taktıkları kulp oldu ama sorun yok. Hayatımda hiç kasıntı biri olmadım, çok sıradan bir hayat yaşadım. “Ahmet Hakan gibi mahalle değiştirdi” diyenler var,magazinel yakıştırmalar yapanlar var. Show TV logosunun altında sert siyaset değil hayata dair haberlerin bol olduğu bir bülten yapıyoruz. Her şey olacak içinde; yorumlar, saldırılar da olacak.
“Arkasında bir güç var” diyenler de oldu. Var mı arkanda bir ağabey?
Kastettiğin Başbakan’sa hayatımda 3 kez karşı karşıya geldim, o da röportaj için. Arkamda hükümet ya da bir ağabey olmadı.
"Herkesi mutlu etmek yerine adil olmak..."
Herkesi mutlu edecek kadar dikkatli olacak mısınız bültende? Mesela haber kanalları Gezi olaylarına beklendiği kadar yer vermemekle eleştirildi.
Gezi’den canlı yayın da yaptık, hükümetin tepkisini de verdik. Dikkat ettiğimiz şu var. AKP yüzde 45 mi, bültende 4 buçuk dakika; CHP yüzde 27 mi, 3 dakika. Buna dikkat ediyoruz. Herkesi mutlu etmek yerine adil olmak çabamız. Başbakan çok faal olduğu için AKP olarak değil bu ülkenin başbakanı olarak bültende her zaman yer bulacaktır.



Yorumlar (0)
15
açık
Günün Anketi Tümü
En Çok Sevdiğiniz Renk Hangisi?
Namaz Vakti 25 Nisan 2024
İmsak 04:27
Güneş 06:03
Öğle 13:07
İkindi 16:55
Akşam 20:01
Yatsı 21:31
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. M.City 33 76
3. Liverpool 34 74
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 33 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14