Bizi 2010'da hapse atacaklardı

Yoğun katılımın olduğu geceye; Başkan Aziz Yıldırım, Asbaşkanlardan Şekip Mosturoğlu, Turhan Şahin, Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, Fenerbahçe Şubeleri Trakya Bölge Sorumlusu Miraç Çam, Silivri Fenerbahçeliler Derneği Başkanı Talip Şahin, Silivrispor Başkanı İhsan Atun, Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği Başkanı Hakan Kocabaş, Dernekler Sorumlusu Murat Boyraz,  çevre illerden gelen dernek başkanları, üyeleri ve çok sayıda taraftar katıldı. 

“Sabır ve zaman”

“Bundan 8 yıl önce Manisa’da Fenerbahçe’nin artık büyümesi için “1 Milyon Üye” Projesi’nin hayata geçirilmesi ile ilgili arkadaşlar arasında konuşmalar yaptık. Yöneticilerle o zamanki rahmetle Divan Başkanımız Yüksel beyle, tabi sonradan başımıza 3 Temmuz olayları gelince bu biraz aksamış oldu. Bu Fenerbahçe’nin ihtiyacı olan bir proje bu. Buna ben hiçbir zaman ekonomik olarak bakmadım. Fenerbahçe artık üstleri iyice açılmış bir markadır.

Fenerbahçe yalnız Türkiye’de değil, Avrupa’da da Dünya’nın her yerinde tanınan, bilinen bir marka olmuştur. Bu markaya sahip çıkmak lazım. Bu markaya yalnız bizlerin azınlık olarak gözüken İstanbul’daki belli zümrenin değil bütün Anadolu’nun, bütün Türkiye’nin, Trakya’nın her yerindeki Fenerbahçelilerin sahip çıkması lazım. O zaman Atatürk’ün bize bırakmış olduğu Cumhuriyetle beraber yaşayan ve bugün son kale dediğimiz Fenerbahçe ömür boyu bu süreci tamamlayacak, devam edecektir.

Bunun için 1 milyon üye projesine başladık ve gayette iyi gidiyor. Ama biraz sabır ve zaman istiyor. Hedef her yerde Fenerbahçe evleri açmak. Bu evlerde bütün Fenerbahçeleri bir arada toplayarak birlikte zaman geçirmeleri ve aynı zamanda  faydalanması için yapıyoruz. Mal sahibi olduğumuz arazilerde kulüp adına tescillenmiş yerlerde biz kulüp olarak bunu yapacağız, yapmaya çalışacağız, hep beraber.

Bu önümüzdeki dönemde görüyoruz ki mali olarak kriterler yapılması ile ilgili TFF’nin hem başkanı hem de teknik sorumlusunun açıklamalarını hepimiz duyuyoruz. Tabi ki mali kriterlere uymak hepimizin gerekliliğini getirmesi gerektiği bir konu.

Ancak ben bu haftadan itibaren, biliyorsunuz Salı günü duruşmamız var. Duruşmadan sonra kamuoyuna geniş açıklamalar yapacağız. Ve biz 2015’teki seçimden sonra da kulübün 3 sene içindeki bütün yapılanma programını açıklayacağız. Bugün eski SPK başkanı Fenerbahçe Kongre Üyemiz Sayın Ali İhsan Karacan’da bizim sportif A.Ş’den bağımsız üye olarak görevine başladı. Onu da buradan tekrar tebrik ediyorum. Onun katkıları ve diğer arkadaşlarla beraber, 3 yıllık;  2015-2018 projeksiyonunu hazırlayacağız. Bütçeleri ve programları bu Mayıs ayındaki kongrede de  biz gelip sunacağız.

 Burada en önemli kısım üye potansiyeli. Üye potansiyelinin yükselmesiyle kulübe daha çok sahip olma projeksiyonu gerçekleşmiş olacak. Bunun için hepinizden rica ediyorum. Normal üye, temsilci üye hiç biri fark etmez. Fenerbahçe’nin olan her yerde herkes aynı şartlarda faydalanma ve yaşama hakkına sahiptir.

Normal üye ile temsilci üye oy haricinde hiçbir yerde ayrılmıyor. Temsilci üyelerde bulundukları yerlerde seçimlerle gelip oy atabiliyorlar. Belli zaman süre sonunda inanıyorum ki temsilci üyelerde normal üyeliğe geçecekler. Bunun da böyle olması lazım. 500 bin temsilci üye var, 100 bin kişi normal üye var; o zaman tabi ki temsilci üyelerinde normal üyeye geçişi sağlanır, diye düşünüyorum.

"Bursa yerine biz olsaydık, o zaman hapse girecektim"

3 Temmuz’da evimizden alınıp götürüldüğümüz zaman dahi bizim şike yapmadığımızı hep söyledim. O tarihlerde telkin yapanlar vardı. ‘Başkanlığı bırakırsanız bu olay daha değişik mecralara gider ve bu yaşayacağımız dertler biter diye …’  Ben o gün de kabul etmedim. Çünkü biz şike yapmadık. Şikenin nasıl yapıldığını bü ülkede gören ve bilen insanlarız. Çok gördük.. 2009-2010 sezonunda son haftaya girilirken Fenerbahçe liderdi.

Trabzon’u yendiğimiz takdirde şampiyon olacaktık. Ama sahamızda Trabzonspor'la berabere kaldık, çok goller kaçırdık.  Ertesi gün stadımızda olaylar oldu, bazı Fenerbahçeliler statda kendilerinden beklenmeyen hareketler yaptılar. Stadı yaktılar, stadın çatıları yandı. Oyuncularımızı o günkü zor şartlarda ambulanslarla evlerine götürdük. Bazı arabalarla, emniyetlerle evlerine götürdük. Gerçekleri unutmayalım, bilelim.

Ondan sonra yalnız 1 hafta önce bir Sayın bakan çıktı 'ligde şaibe var' dedi.  Ondan 1 hafta sonra şaibe bitti. 2008-2009 yılında beni  yine Devrimci Karargah’la ilgili almış oldukları mahkeme kararının içerisinde bugün yargılandığım aynı sözlerin yazılı olduğu şekilde isim vermeden ama altında telefonlarımızın yazılı olduğu  halde 2009 yılında dinleme yapılmış.

Biz o zaman şampiyon olsaydık, öyle zannediyorum o zaman bizi içeri atacaklardı.  O zaman Metris’e girecektik. Ama başkaları şampiyon olduğu içinde hiçbir işlem yapmadılar. 2008 yılında da dinlemişler ben öyle zannediyorum ki , belki zamanla bunlar çıkacaktır. 2004-2005’lerde de dinlemişler ama bir şey bulamadıkları için bugün karşınızdayım. Düşüncelerimi rahatça söyleyebiliyorum.

“Biz Atatürkçü, cumhuriyetçi ve laik bir camiayız”

Bugün yine  twiterde ben hiç kullanmadığım için arkadaşlar  getirdiler. Yine işte birilerine ben paralar vermişim. Öbür tarafta da diyor ki o, 50 milyon dolar istedi gibi söylemler. Biz, bizi iteni de tutmayanı da biliyoruz. Bunu herkes de ne anlıyorsa anlasın. Biz Atatürkçü, Cumhuriyetçi , laik bir camiayız. Sonuna kadar da biz hepimiz bu cumhuriyetin son kale Fenerbahçe olarak bekçileriyiz. Hepinize teşekkür ediyorum, saygıları sunuyorum.

“Fenerbahçe’ye sahip çıkın”

Hepinizden tek isteğim, dileğim Fenerbahçe’ye sahip çıkın, Fenerbahçe’ye üye olun. Kulübe gelin, kulüpte görev isteyin, görev alın. 17 yıl önce başkanların, yöneticilerin paralı olması gerekirken bugün artık bunlara ihtiyaç yok. Bunun için Fenerbahçe’nin size, sizlerin de Fenerbahçe’ye ihtiyacı var. En büyük Fenerbahçe, iyi ki Fenerbahçeliyiz.”