Suriye'deki liderlik yeni siyasetin mantığını anlamadı

İSTANBUL

"2. İstanbul Arabuluculuk Konferansı"nın üst düzeyli oturumunda konuşan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, tarihin akışını da iyi anlamak gerektiğini belirterek, sorunların çözülebilmesi için hazırlığın iyi yapılması ve etik bir altyapı olması gerektiğini söyledi.

Teknolojik açıdan tarihi bir dönüşüm yaşandığına dikkati çeken Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Ekonomik sosyal normlar açısından çok ciddi dönüşümler yaşıyoruz. Dolayısıyla bütün bu dönüşümler içerisinde siyasi sistemlerin ve ulus devletlerin yeniden yapılanması önemli. İhtiyacı anlamayan ulus devletler, statükoyu muhafaza etmeye çalışan devletler kendi toplumları için sorun olmaya başlıyor.

Neden bugün Suriye'de bir sorun var? Çünkü Suriye'deki liderlik, tarihin mantığını anlamadı, yeni siyasetin mantığını anlamadı. Bu mezheplere dayalı bir savaş veya etnik gerilimle ilgili değil. Daha sonra etnik bir gerilim, mezhepler arası bir gerilime dönüştü ama aslında burada başlayan temel konu meşruiyetti. Dünyanın her yerinde insanlar yeni meşruiyet çerçeveleri arıyorlar. Devletle vatandaş arasındaki ilişkileri değerlendiriyorlar."

Suriye'de başarılı bir girişim yürütemedik

Davutoğlu, Suriye'de başarılı bir girişim yürütemediklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Keşke başarılı olsaydık. Çünkü 10 ay uğraştık. Beşşar Esed'i, ordusunu kendi halkına karşı kullanmaması için ikna etmeye çalıştık. Sadece Ağustos 2011'de 7 saat gidip, aynı odada karşılıklı koltuklarda oturarak Esed'le konuştum.

Reform yapması, orduyu halka karşı kullanmaması konusunda onu ikna etmeye çalıştım ama maalesef dinlemedi. Suriye'de tek çözüm, Suriye halkının kendi kaderini tayin etmesi. Suriye'nin içinde veya dışında hiç kimsenin Suriye halkına herhangi bir şeyi dikte etmeye hakkı yok"

Ortadoğu barış süreci

Davutoğlu, en önemli konulardan birinin de Ortadoğu barış süreci olduğunu vurgulayarak, "Bu, devletler arası gibi görülüyor. Hatta bir devlet ile bir işgal altındaki ulus arasında görülüyor. Ama 29 Kasım'daki karardan sonra Filistin üye olmayan bir devlet oldu. Statüsü değişti. Ama sonuçta bir devlet. İsrail ile Filistin arasındaki barış, bölgesel barış için önemli. İki taraf arasında tartışılması gereken konular var ama bölgesel düzeyde tartışılması gereken çok konu var" diye konuştu.