Büyük Birlik Partisi (BBP) MKYK üyesi Hüseyin Döngel, Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesine Suriye tarafından gerçekleştirilen saldırının ardından hükümete ve orduya destek vereceklerini belirtti. Döngel, Suriye’den gelen terör örgütü saldırısına karşın Meclis'ten Suriye tezkeresinin geçmesinin de önemli olduğunu ifade etti.
Hüseyin Döngel, Suriye’nin Türkiye'nin jetini vurmasından sonra Akçakale’ye yaptığı menfur saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilediklerini ifade etti. Döngel, Türkiye’nin toprak bütünlüğüne ve egemenlik haklarına karşı yapılan bu menfur saldırıyı şiddetle kınadıklarını belirterek, “Türkiye, yapılan saldırıya anında karşılık vererek devlet olmanın gereğini yapmıştır. Suriye meselesinde başından beri Türkiye’yi bir bataklığa çekmek isteyenler amaçlarına asla ulaşamayacaktır. Türkiye de bu şer odaklarının ve küresel güçlerin asla oyununa gelmemelidir. Hükümetin ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kararlı tutumunu destekliyoruz. Türkiye, büyük ve güçlü bir devlettir. Bunu, dost düşman iyi kavrayıp anlamalıdır. Jetimizin vurulmasından sonra da süratle istihbari bilgiler toplanıp, Suriye’ye benzer bir cevap verilseydi iş bu noktaya gelmeyebilirdi.” diye konuştu.
Döngel, bundan sonra Türkiye'nin, NATO ve BM düzeyinde uluslararası hukuktan doğan her türlü hakkını kullanması gerektiğini ama tek başına olduğunun da farkında olması gerektiğini söyledi. Döngel, şunları söyledi: “Çünkü, BM ve NATO, Türkiye’nin haklılığını ve meşruluğunu kabul ederek gür bir sesle güçlü bir kınama yapabilir. Ama Türkiye için elini taşın altına koymayacaktır. Türkiye, NATO ve BM düzeyinde yapacağı girişimlerle Suriye’nin elinde bulunan kimyasal silahları gündeme getirmelidir. Esed rejimi gidince kimyasal silahlar kimin eline geçecek? PYD’nin eline mi, yoksa başka bir karanlık gücün eline mi geçecek? Türkiye, Esed sonrasında oluşacak güvenlik zaafiyetine karşı bütün unsurlarıyla hazır olmalıdır.”
Hüseyin Döngel, Türkiye’nin egemenlik haklarına yapılan bu menfur saldırıya nasıl bakılırsa bakılsın, sorumlusunun mevcut Suriye rejimi olduğunu aktararak, “Türkiye, hiçbir ülkenin, hele hele Suriye gibi bir ülkenin şamar oğlanı değildir. Bu saldırının türü, şekli nasıl olursa olsun, Türkiye’nin toprak bütünlüğüne yapılan bir saldırıdır. Asla hafif bir karşılığı olamazdı.” dedi. Döngel, hükümetin angajman kuralları ve uluslararası hukuktan doğan hakları çerçevesinde, gerektiğinde etkili bir şekilde kullanabileceği tezkere yetkisini Meclis'in onaylaması gerektiğini ifade etti. Döngel, önümüzdeki günlerde terör saldırılarının Suriye üzerinden yapılabileceği ihtimali yüksek olduğundan, Suriye tezkeresinin bu bakımdan da çok önemli olduğunu vurguladı.
“Fehman Hüseyin denen eli kanlı alçak cani terör örgütü PKK’lı Suriyelidir ve örgüt içindeki yeri güçlenmiştir” diyen Döngel, şöyle devam etti: “Türkiye, böyle bir durumda Suriye içinden alacağı istihbaratın ağını genişletmeli ve daha güçlü hale getirmeli ki ülkemize yapılacak ve güvenliğimizi tehdit edecek tedbirleri önceden alabilsin. Türkiye’nin milli meseleleri, milli birlik beraberlik günleridir. Türkiye, böyle durumlarda iktidarıyla muhalefetiyle yekvücut olmalıdır. Polemiklere girilmemeli, fakat herkes öz eleştirisini de yapmalıdır. Büyük Birlik Partisi olarak biz, milli bir mesele olarak gördüğümüz, ülke güvenliği meselesinde ülkeyi yöneten siyasi iradenin arkasındayız. Hükümet, Suriye ve komşularımızla ilgili dış politikasını gözden geçirmelidir. Çünkü izlenen politikalar ülkemizi hem ekonomik zarara uğratmaktadır, hem de terörü tırmandırarak ülke güvenliğini tehdit etmektedir.”
