Özür sonrası 6 maddelik yol haritası

Türkiye-İsrail ilişkileri İsrail'in özür dilemesinden sonra yeni bir boyut kazandı. İşte özür sonrası izlenecek 6 maddelik yol haritası.

Manşet 28.03.2013, 13:27 28.03.2013, 13:33
Özür sonrası 6 maddelik yol haritası

 İsrail'in eski Ankara Büyükelçisi Alon Liel, "özür" sonrası Türk-İsrail ilişkilerinde yeni bir dönem başladığını ancak iki ülke ilişkilerinin normalleşmesinin pek kolay olmayacağını belirtti.

İsrail gazetesi Haaretz'e bir makale yazan Alon Liel, Türk-İsrail ilişkilerinde 6 maddelik bir "yol haritası" ortaya koydu.

TAZMİNAT: Türkiye iki ülke ilişkilerinde deneyimli ve İsrail'i yakından tanıyan Feridun Sinirlioğlu'nu ortak komisyonda Türk tarafını temsil edecek başkan olarak atayarak, bu konuda zaman kaybetmek istemediğini gösterdi. İsrail, Başbakan Netanyahu'ya yakın bir ismi komisyon başkanı olarak seçerse, büyük bir hata yapar. İsrail bu göreve Dışişleri Bakanlığı müsteşarlarından Rafael Barak'ı atamalı. Tazminat konusu "diplomatik akıl" elden bırakılmadan ticari bir anlaşma mantığıyla çözülmeli.

BÜYÜKELÇİLERİN ATANMASI: Türk-İsrail ilişkilerinin normalleşmesinde ikinci adım büyükelçilerin atanması olmalı. Ankara ve Tel Aviv, atayacakları büyükelçileri en tecrübeli 5 diplomatları arasından seçmeli. Türk Dışişleri Bakanlığı'nın siyasi konjektüre göre atama geleneği yok ancak yeni Ankara büyükelçisini seçerken, siyasi dengeleri göz önünde bulundurmalı. İki ülkedeki siyasi liderlerin egolarının, ilişkilere yeterince zarar verdiği göz önünde bulundurularak, profesyonel, tecrübeli ve cesaretli diplomatlar elçi olarak görevlendirilmeli.

Tel Aviv'in yeni Ankara büyükelçisi, İslam dünyasında İsrail'in yeni yüzü olmalı. Ankara da, İsrail ve belki de Yahudi dünyasında en fazla "nefret" edilen lider olan Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu imajını düzeltecek bir diplomatı büyükelçi olarak atamalı. İsrail, 2002 yılından bu yana Ankara'da oluşan yeni oluşumu hiçbir şekilde anlamadı.

SİYASİ DİYALOG: Büyükelçilerin karşılıklı atanmasından sonra bir sonraki adım siyasi diyalog olmalı. ABD Başkanı Barack Obama'nın yaptığı gibi Türkler, Filistin sorununa yoğunlaşmak istiyor, Başbakan Netanyahu da bunu fırsat olarak kullanmalı ve siyasi önceliği olarak "İran"ı öne çıkarmalı. Türk-İsrail ilişkileri tabii ki, bölgedeki gelişmelerden etkileniyor. Türkiye, Gazze'deki ablukanın sona ermesi için büyük baskı yapacak. Hamas'ın Erdoğan'ın AK Partisi'nin "genç ve gözde kardeşi" olduğu unutulmamalı.

Türkiye, Filistin sorununun çözümüne Hamas'ın dahil edilmesini ve kendisine de arabulucu rolü isteyebilir. Hatta Kürtlerle yaptıkları görüşmeleri, Filistin sorununun çözümünde örnek olarak takip edilmesini talep edebilirler. PKK lideri Abdullah Öcalan örneğini izleyerek, İsrail'de hapiste bulunan Fatah lideri Mervan Barguti ile görüşmemizi isteyebilirler.

İsrail bu istekleri reddederken, hoş olmayan bir dil de kullanabilir. Erdoğan'ın Netanyahu ve Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'ın güvenini kazanması için daha uzun bir yol var. Türkiye, iyi niyet gösterisi olarak İsrail'den biran önce Filistinlilerle görüşme masasına dönmesini talep edebilir. İsrail ise, görüşmeleri hemen başlatmak istediğini ancak karşısında "karalı" bir partner bulamadığını öne sürecek. Türkiye Filistin tarafında "kararlı" bir partner olmadığını fark edecek ancak yine de Tel Aviv'e baskıya devam edecek. Kısa vadede bu alanda bir başarı sağlanamayacak.

İRAN'IN NÜKLEER SİLAH PROGRAMI: İsrail'e ilişkilere nereden başlandığı sorulsa bu İran'ın nükleer programı olurdu. İsrail, Türkiye'yi İran tehdidi konusunda ikna etmeye çalışacak. Ancak bu boşa bir çaba olacak. Türkiye'nin gerçekte nükleer bir İran'dan korkusu yok. Ankara'nın korkusu daha çok terörist ve radikal bir İran. Türkiye, nükleer silah sahibi olacak bir İran'dan çekinmediği gibi, nükleer programı konusunda Tahran'ın dile getirdiklerine inanmaya daha meyilli.

Tel Aviv'in bu konuda Ankara'yı ikna etmesi ve olası bir askeri saldırıda Türk hava sahasının kullanılması zor görünüyor. Bu alanda başarı sağlanma şansı çok sınırlı.

SURİYE: Türk-İsrail ilişkilerinde önemli bir gündem maddesi de Suriye olacak. İsrail, Suriye'nin kimyasal silahlarına dikkat çekecek ve Suriye'deki silahların güvende olmadığını belirtecek. Türkler ise Esad'ı iktidardan indirmek için İsrail ve tüm Ortadoğu için büyük bir tehlike olduğu tezini savunacak. Ankara, Suriye'deki kimyasal silahları bir tehlike olarak fazla ciddiye almadığını gösterirse, İsrail bu konuda da hayal kırıklığı yaşayabilir. Türkiye, İsrail'in Suriyeli sığınmacılara insani yardım yapması konusunda da istekli olmayabilir. Türkiye, Esad'ın iktidardan uzaklaştırılması için İsrail'den yardım talebinde bulunacak ancak Tel Aviv de, Suriye'deki iç savaşa karışmak istemediği gerekçesiyle bu talebi geri çevirecek. Bu alanda sürdürülecek görüşmelerde de kısmi bir başarı sağlanacak.

AKDENİZ'DEKİ DOĞALGAZ: Türk-İsrail ilişkilerinde bir diğer önemli madde ise Akdeniz'deki doğalgaz olacak. Türkiye, İsrail'in Kıbrıs Rum kesimiyle yaptığı doğalgaz anlaşmalarını iptal etmesini talep edecek. İsrail söz konusu anlaşmaları iptal karşılığında Türkiye'den ekonomik ödünlerde bulunacak. Türkiye, İsrail'in Akdeniz'de çıkardığı tüm gazı satın almaya hazır olduğunu bildirecek. İsrail ise, söz konusu gaza iç piyasada ihtiyaç duyduğunu belirterek, ihracatın ancak Rum kesiminde bulunan gazla anlamlı olduğunu öne sürecek. Türkiye, Rum kesimiyle diplomatik ilişkileri bulunmadığını gerekçe göstererek, bu talebi geri çevirecek. Türkiye-İsrail ilişkileri burada da bir çıkmaz sokakla karşılaşabilir.

'NEDİME ABD'YE İHTİYAÇ VAR'

İsrail eski Ankara Büyükelçisi Alon Liel, Türk-İsrail ilişkilerinde yeni bir döneme girilmesi ve başarı sağlanması için ABD, yani Obama'nın refakatine ihtiyaç duyulduğunu ileri sürdü. Liel, "Nedime ABD, yeni çift ilk çocuklarını dünyaya getirene kadar eşlik etmeli" dedi.



Yorumlar (0)
15
açık
Günün Anketi Tümü
En Çok Sevdiğiniz Renk Hangisi?
Namaz Vakti 16 Nisan 2024
İmsak 04:44
Güneş 06:16
Öğle 13:09
İkindi 16:52
Akşam 19:52
Yatsı 21:18
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 32 87
2. Fenerbahçe 32 85
3. Trabzonspor 32 52
4. Beşiktaş 32 48
5. Rizespor 32 48
6. Başakşehir 32 46
7. Kasımpasa 32 46
8. Sivasspor 32 44
9. Antalyaspor 32 42
10. Alanyaspor 32 42
11. A.Demirspor 32 40
12. Samsunspor 32 38
13. Ankaragücü 32 37
14. Kayserispor 32 37
15. Konyaspor 32 36
16. Hatayspor 32 33
17. Gaziantep FK 32 31
18. Karagümrük 32 30
19. Pendikspor 32 30
20. İstanbulspor 32 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 30 68
2. Göztepe 30 60
3. Kocaelispor 30 52
4. Ahlatçı Çorum FK 30 52
5. Sakaryaspor 30 51
6. Bodrumspor 30 49
7. Boluspor 30 46
8. Bandırmaspor 30 46
9. Gençlerbirliği 30 44
10. Erzurumspor 30 41
11. Keçiörengücü 30 36
12. Şanlıurfaspor 30 34
13. Ümraniye 30 34
14. Manisa FK 30 33
15. Tuzlaspor 30 32
16. Adanaspor 30 32
17. Altay 30 15
18. Giresunspor 30 7
Takımlar O P
1. M.City 32 73
2. Arsenal 32 71
3. Liverpool 32 71
4. Aston Villa 33 63
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 33 48
9. Chelsea 31 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 32 43
12. Fulham 33 42
13. Bournemouth 32 42
14. Crystal Palace 32 33
15. Brentford 33 32
16. Everton 32 27
17. Nottingham Forest 33 26
18. Luton Town 33 25
19. Burnley 33 20
20. Sheffield United 32 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 31 78
2. Barcelona 31 70
3. Girona 31 65
4. Atletico Madrid 31 61
5. Athletic Bilbao 31 57
6. Real Sociedad 31 50
7. Valencia 31 47
8. Real Betis 31 45
9. Villarreal 31 39
10. Getafe 31 39
11. Osasuna 31 39
12. Las Palmas 31 37
13. Sevilla 31 34
14. Deportivo Alaves 31 32
15. Mallorca 31 31
16. Rayo Vallecano 31 31
17. Celta Vigo 31 28
18. Cadiz 31 25
19. Granada 31 17
20. Almeria 31 14