Erdoğan'a kim dava açtı?

Adana'da MİT'e ait TIR'larla ilgili soruşturmayı yürüten savcı Aziz Takçı, Başbakan Tayyip Erdoğan'a, yaptığı çeşitli konuşmalarda kendisini hedef gösterdiği gerekçesiyle 100 bin TL'lik tazminat davası açtı.

Manşet 22.04.2014, 10:23 22.04.2014, 10:26 Emre
Erdoğan'a kim dava açtı?

Adana’da MİT TIR’larının durdurulmasıyla ilgili soruşturmayı yürütürken önce yetkileri alınan, sonra da Trabzon’a atanan savcı Aziz Takçı, aleyhinde haberler yapan ve mahkemelerce alınan tekzip kararlarını yayınlamayan gazeteler ile Başbakan Erdoğan ’a “gerçeğe aykırı ithamlarda bulunmak ve iftira atmak suretiyle müvekkilin kişilik haklarına saldırıda bulunmak” gerekçesiyle 100 bin TL’lik tazminat davası açtı.


T24'ten Arzu Yıldız'ın haberine göre Savcı Takçı’nın avukatı Alpdeğer Tanrıverdi tarafından açılan tazminat davasının dilekçesinde Başbakan’ın MİT TIR’larının durdurulması ile ilgili çeşitli tarihlerde yaptığı konuşmalarda “Müvekkilin kişilik haklarına saldırılan bu konuşmalarda müvekkile hitaben sürekli olarak ‘paralel savcı’, ‘casus’, ‘vatan haini’, ‘alçak’ gibi ithamlarda bulunulmuştur” denildi. Dilekçede, “Başbakan’ın kamu görevini ifa eden savcıyı Başbakanlık ve iktidar partisi genel başkanlığı makamlarına bağdaşmayacak şekilde kamuoyu nezdinde itibarsızlaştırmaya çalıştığı” ileri sürüldü.

Başbakan için açılan tazminat davasının dilekçesinde özetle şu ifadelere yer verildi:
 
HEDEF GÖSTERİLDİ

“Davalı, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın (TMK 10. madde ile görevli ve yetkili) 2014/2 sayılı dosyası ile başta müvekkil tarafından yürütülen soruşturma dosyasından 19.01.2014 tarihinde yapılan operasyonla ilgili operasyon tarihinden bu yana her platform ve ortamda müvekkil hakkında asılsız iddialarda bulunmuş, hiçbir bulguya ve delile dayanmaksızın müvekkilin itibarını ve onurunu zedeleyecek ithamlar ileri sürmüş, kamu görevini ifa eden müvekkili tüm ülkede hedef göstermiş ve başbakanlık ve iktidar partisi genel başkanına yakışmayacak ve bu makamlarla bağdaşmayacak şekilde müvekkili kamuoyu nezdinde itibarsızlaştırma çabası güderek, müvekkile birden çok kez hakaret etmiştir.

Müvekkilin kişilik haklarına saldırılan bu konuşmalarda müvekkile hitaben sürekli olarak ‘paralel savcı’, ‘casus’, ‘vatan haini’, ‘alçak’ gibi ithamlarda bulunulmuştur. Müvekkili hedef alan bu konuşmalara karşı 21.03.2014 tarihinde Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'na, 24.03.2014 Tarihinde de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na iki ayrı suç duyurusunda bulunulmuştur. Bu suç duyurularına ilişkin havaleli dilekçeleri ekte sunuyoruz.

Müvekkil kamu görevi ifa eden bir cumhuriyet savcısıdır. Herhangi bir siyasi parti mensubu ve lideri gibi eleştiriye açık bir vazife ifa etmemektedir. Bu nedenle de yapılan konuşmalar, müvekkilin mesleki ve kamuoyu nezdindeki itibarını ziyadesiyle zedelemiştir.
 
Davalının makamı ve müvekkilin görev yeri dikkate alındığında Adana mitinginde yaptığı konuşma çok daha farklı bir önem arz etmektedir. Zira Terörle Mücadele Kanunu'nun 20. maddesinde ‘Terörle mücadelede görev veren veya bu görevi ifa eden adlî, istihbarî, idari ve askeri görevliler, kolluk görevlileri, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü ve Genel Müdür Yardımcıları, terör suçlularının muhafaza edildiği ceza ve tutukevlerinin savcıları ve müdürleri, devlet güvenlik mahkemelerinde görev yapmış hâkim ve savcılar, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesiyle yetkili kılınmış ağır ceza mahkemelerinde görev yapan hâkim ve savcılar ile bu görevlerinden ayrılmış olanlar ve terör örgütlerinin açık hedefi haline gelen veya getirilenler ile suçların aydınlatılmasında yardımcı olanlar hakkında gerekli koruma tedbirleri devlet tarafından alınır."

“Devletin yürütme organının başı olan davalının, kanunla belirlenen usul ve şartlar altında yönelebilecek her türlü tehdit ve saldırıya karşı korumakla görevli olduğu müvekkil hakkında sarf ettiği sözler ve müvekkile karşı yönelttiği ithamlarla birlikte, müvekkili Türk toplumu tarafından en ağır suçlardan sayılabilecek vatan hainliği, casusluk ve ajanlık suçlamalarına maruz bırakılmıştır.”

ELEŞTİRİ OLARAK DÜŞÜNÜLEMEZ


“Davalı alacağı tedbir ve önlemlerle bizzat korumakla görevli olduğu müvekkili, televizyon ekranlarından milyonlarca kişi, miting konuşmalarında on binlerce kişi huzurunda küçük düşürmüş, rencide etmiş, kişilik haklarına saldırıda bulunmuş ve işlenmesi muhtemel her türlü nefret suçuna karşı alenen hedef haline getirmiştir. Bununla da kalmayıp Adana mitingine katılanlar tarafından yuhalanmasını sağlamaya çalışmıştır. Bunların, müvekkil başta olmak üzere ailesi ve yakın çevresi üzerinde oluşturduğu psikolojik etkinin de daha fazla olmasına yol açtığına şüphe yoktur. “

“Davalının üzerinde etkili olduğu kitlenin büyüklüğü ve yaptığı konuşmaların neredeyse tüm televizyon kanallarından canlı olarak ve ardından da tüm ana haber bültenlerinde tekrarla yayınlandığı düşünüldüğünde, kişilik haklarına yapılan saldırının normal sınırlar içinde değerlendirilmesi ve bir eleştiri olarak görülmesi asla düşünülemez. Kaldı ki saldırının bir seferle sınırlı kalmayıp neredeyse her ortam ve şartta birden çok kere yapılmış olması da manevi çöküntünün artmasına neden olmuştur.”

“Bu konuda Yargıtay 4. HD. 'nin 2006/16497 E. 2006/1107 K. Sayılı kararında özetle ‘Manevi tazminat miktarını belirlerken davalı televizyon kanalının ülke çapında yüksek izlenme oranına sahip oluşu yayın zamanı ve süresi de değerlendirmeye katılmalıdır’ denilerek, kişilik haklarına yapılan saldırının ulaştığı kitlenin, tazminat tutarının hesabında dikkate alınması gerektiğinden bahsedilmektedir.

Müvekkil mesleğinde elde ettiği başarılar neticesinde birçok önemli görevler üstlenmiş, başsavcılık yapmış, en son TMK Maddesi ile görevli ve yetkili Adana Savcısı olarak çalışmıştır. Mesleğindeki üstün başarısı dolayısıyla meslektaşları ve adalet camiasında tanınan, sevilen ve sayılan bir hukukçu olarak tanınmaktadır. Davalı tarafından yapılan konuşmalar, müvekkilin saygınlığına zarar verdiği gibi, kamuoyu nezdindeki itibarını da zedelemiştir.”
 
TEK BİR SORUŞTURMA YOK


“Asılsız, yakışıksız ve toplumun hiçbir ferdi tarafından kabul edilemez ithamlarla müvekkil, ailesi ve yakın çevresi psikolojik sarsıntı yaşamışlardır. Zira davalı tarafından yapılan konuşmalarda bahsi geçen hususların, çevresinde vatanseverliğiyle tanınan müvekkil ve toplulumuz tarafından kabul edilebilir bir yanı olmadığı da ortadadır. Müvekkil hakkında tek bir iddia ve soruşturma dahi yokken ve bu husus Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın (TMK 10. Mad. İle görevli ve yetkili) B.M.2014/42 sayılı yazısı (EK-3) ile de sabitken davalı tarafından yapılan konuşmalarda iddia olunan hususların bir yasal dayanağı da bulunmamaktadır. Bu yönde Yargıtay'ın yerleşik içtihatları mevcuttur.

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 2012/14094 E. 2012 /18740 K. Sayılı kararında özetle ‘Davacıya yönelik isnatta bulunulduğu ve davacının kamu oyuna karşı hedef gösterildiği, iddiaların ispat olunmadığı, bu nedenle yayının eleştiri sınırlarını aşarak davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu anlaşılmıştır’ denilmektedir.

Manevi tazminatın belirlenmesinde tarafların işgal ettikleri makamlar da dikkate alındığına göre, sayın mahkeme tarafından manevi tazminatın hesabında müvekkilin görevinin ve davalının işgal ettiği konum ve makamın da özellikle dikkate alınması gerekmektedir. Yapılan saldırının büyüklüğü, saldırı sayısının ısrarlı ve birden fazla oluşu, müvekkilde, ailesi ve çevresinde meydana getirdiği manevi çöküntü ve tarafların işgal ettikleri makamlar dikkate alındığında tarafımızdan talep edilen manevi tazminat miktarının sembolik bir tutar olduğu ve davalı tarafta ekonomik bir çöküntüye yol açmayacağı ortadadır.

Bunların yanında davalının konuşmalarında bahsedilen kişinin müvekkil olduğuna dair de en küçük bir şüphe yoktur. Zira birçok haber internet sitesi ve gazetelerde yer alan haberlerde müvekkilin ismi birçok kez zikredilmiş hatta büyük bir kısmında da müvekkilin fotoğrafları kullanılmıştır. ‘Adana’da MİT TIR’larına yapılan operasyon’ denildiğinde müvekkil tarafından yapılan operasyonun anlaşıldığı ve bu olayla ilişkilendirilen savcının da müvekkil olduğu da tüm kamuoyunun malumudur.

Bu nedenle matufiyete yönelik muhtemel bir savunmanın da yersiz ve mesnetsiz olacağı aşikardır. 19 Ocak 2014'ten bu yana gerek yazılı ve gerekse de görsel basında TIR operasyonu olarak haber yapılan operasyonun müvekkil tarafından yapıldığı, müvekkilin adet hedef gösterilerek fotoğraflarının dahi yayınlandığı ortada iken haberlerde kastedilen kişinin müvekkil olduğu ve davalının da müvekkili kastettiği en küçük duraksamaya yer bırakmayacak şekilde sabittir. Bu konuda Yargıtay'ın birçok kararı mevcuttur.”



Yorumlar (0)
15
açık
Günün Anketi Tümü
En Çok Sevdiğiniz Renk Hangisi?
Namaz Vakti 20 Nisan 2024
İmsak 04:36
Güneş 06:10
Öğle 13:08
İkindi 16:54
Akşam 19:56
Yatsı 21:23
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 32 87
2. Fenerbahçe 32 85
3. Trabzonspor 32 52
4. Beşiktaş 33 51
5. Rizespor 32 48
6. Başakşehir 32 46
7. Kasımpasa 32 46
8. Sivasspor 32 44
9. Antalyaspor 32 42
10. Alanyaspor 32 42
11. A.Demirspor 32 40
12. Samsunspor 32 38
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 32 37
15. Konyaspor 32 36
16. Hatayspor 32 33
17. Gaziantep FK 32 31
18. Karagümrük 32 30
19. Pendikspor 32 30
20. İstanbulspor 32 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 30 68
2. Göztepe 30 60
3. Kocaelispor 30 52
4. Ahlatçı Çorum FK 30 52
5. Sakaryaspor 30 51
6. Bodrumspor 30 49
7. Boluspor 30 46
8. Bandırmaspor 30 46
9. Gençlerbirliği 30 44
10. Erzurumspor 30 41
11. Manisa FK 31 36
12. Keçiörengücü 30 36
13. Şanlıurfaspor 30 34
14. Ümraniye 30 34
15. Tuzlaspor 30 32
16. Adanaspor 30 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 30 7
Takımlar O P
1. M.City 32 73
2. Arsenal 32 71
3. Liverpool 32 71
4. Aston Villa 33 63
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 33 48
9. Chelsea 31 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 32 43
12. Fulham 33 42
13. Bournemouth 32 42
14. Crystal Palace 32 33
15. Brentford 33 32
16. Everton 32 27
17. Nottingham Forest 33 26
18. Luton Town 33 25
19. Burnley 33 20
20. Sheffield United 32 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 31 78
2. Barcelona 31 70
3. Girona 31 65
4. Atletico Madrid 31 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 31 50
7. Valencia 31 47
8. Real Betis 31 45
9. Villarreal 31 39
10. Getafe 31 39
11. Osasuna 31 39
12. Las Palmas 31 37
13. Sevilla 31 34
14. Deportivo Alaves 31 32
15. Mallorca 31 31
16. Rayo Vallecano 31 31
17. Celta Vigo 31 28
18. Cadiz 31 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 31 14