Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, mevcut dış pazar payını 2023 yılında 1 trilyon dolara çıkarmayı hedeflediklerini belirterek, yabancı sermayeyi Türkiye’ye beklediklerini söyledi. Oman Sultanlığı’nın 2011-2015 yılları arasındaki 8. Kalkınma Planı'ndaki hedeflerine dikkat çeken Atalay, petrol ve enerjide 8 milyar dolar, ulaşımda 3.14 milyar dolar, mimaride 1.15 milyar dolar ve ayrıca Oman’da havaalanları, turizm şehirleri, tatil köyleri projelerinin tahmini tutarının da 35 milyar dolar olacağını, Türk şirketlerinin Oman Sultanlığı’nda önemli işler yapabileceğini vurguladı.
Türkiye-Oman Sultanlığı 9. Dönem Ortak Komite Toplantısı’nın ardından Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ile Oman Sultanlığı Dugm Özel Ekonomik Bölgesi Başkanı Yahya bin Said bin Abdullah Al-Jabiri, mutabakat metnini imzaladı. Çeşitli anlaşmaların yapıldığı imzalar sonrasında Başbakan Yardımcısı Atalay, “Omanlı kardeşlerimi Türkiye’de ağırlamaktan duyduğum memnuniyeti belirtmek isterim.” dedi.
Ekonomi anlamında önemli gördüğü noktalara işaret eden Atalay, şöyle konuştu: “Ülkemiz son 10 yılda ekonomide çok önemli gelişme sağlamıştır. 2011 yılında yakaladığı yüzde 8 buçukluk büyüme hızı, 376 milyar dolar ticaret hacmi, yılda 31 milyon turist ve 23 milyar dolar turizm geliri gibi imkanlarla bölgesinde ve dünyada önemli bir yer edinmiştir. Ürünlerimizin girmediği ihracat yapmadığımız neredeyse bir dünya ülkesi kalmamıştır. Amacımız mevcut pazar payımızı yükselterek 2023 yılında dış ticaret hacmimizi 1 trilyon dolara ulaştırmak. Oman ekonomisinin de son dönemde gelişimini, bu kapsamda zenginliğini, üretimini ve özel sektörün teşvik edilmesini aktararak bölgede örnek bir ekonomi haline geldiğini memnuniyetle gözlemliyorum. Ülkede son yılda GSYİH’da yüzde 5 buçuk oranında artış olması, bu dinamik ekonominin önemli göstergelerindendir. Türk şirketleri de Oman bu ekonomik durumunu göz önünde bulundurarak, bu ülkedeki faaliyetlerini aktırmaktadır.”
Türkiye ile Oman arasındaki ticari ilişkilerde son dönemde önceki yıllara göre ciddi artışların yaşandığını bildiren Atalay, “İhracatımız 2011 yılında bir önceki yıla göre yüzde 66 oranında artış göstermiş, 215 milyon dolara ulaşmıştır. Kaydedilen bu artış bölge ülkelerinde meydana gelen yüzde olarak en büyük artıştır. Yine 2011 yılında Oman’dan ithalatımızda yüzde 43 düzeyinde artış göstermiştir. 2011 yılı sonrası Türkiye-Oman ikili ilişkileri 271 milyon dolar seviyesinde olup, bu rakamları daha yüksek seviyelere çekme potansiyelimiz olduğunu da görüyoruz. İnşallah yarın İstanbul’da DEİK’in düzenlediği işadamları toplantısında ticaret ve yatırım alanlarında yeni anlaşmaların keşfedileceğine inanıyorum.” diye konuştu.
"OMAN'IN 2011-2015 HEDEFİ: YAKLAŞIK 50 MİLYAR DOLAR"
Türk firmalarının Oman’da 2000 yılından beri alt ve üst yapı olmak üzere önemli çalışmalara imza attığını hatırlatan Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk müteahhitlerin Oman’da 2000-2009 yılları arasında yatırım miktarı 2.03 milyar dolara ulaşmıştır. Oman Sultanlığı’nın 2011-2015 yılları arasında 8. Kalkınma Planı'nda petrol ve gaz sektöründe 8 milyar dolar, ulaşımda 3.14 milyar dolar ve mimaride 1.15 milyar dolar harcanması planlanmaktadır. Ayrıca Oman’da havaalanları, turizm şehirleri, tatil köyleri projelerinin tahmini tutarının da 35 milyar dolar olacağı bilinmektedir. Bu anlamda karşılıklı işbirliğini artırmak, ülkemiz firmalarına bu projelerde yer açmak için birlikte çalışabileceğimizi düşünüyoruz.”
"TÜRKİYE'Yİ MERKEZ ÜLKE SEÇMENİZİ İSTİYORUZ"
Uluslararası sermayeyi Türkiye’ye çekmek için önemli çalışmaların altına imza attıklarını vurgulayan Atalay, özellikle son teşvik sistemine dikkat çekti. Atalay, “Ülkemize çekmek için doğrusu yoğun çaba harcıyoruz. Bugüne kadarki yatırımları yeterli görmüyoruz, yabancı sermayeyi ülkemize çekmek için yeni bir teşvik sistemi hazırladık. Bu teşvik sistemi dışarıdan gelen yatırımcılara çok önemli kolaylıklar sağlıyor. Bu bağlamda Omanlı firmaları Türkiye’de yatırıma bekliyoruz. Ayrıca sizden Türkiye’yi Avrupa, Ortadoğu, Afrikaya giriş için merkez seçmesini istirham ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Konuk bakan Yahya bin Said bin Abdullah Al-Jabiri ise iki ülke arasında ilişkilerin daha da gelişmesi için iki gün KEİK toplantılarına katılan, hem Türk hem Oman heyetine teşekkür etti. İki ülke firmalarının inşaat, hizmet sektörü gibi birçok sektörde hizmet verdiğini belirten Al-Jabiri, “Yine de bu hizmetlerin toplam maliyeti 23.7 milyon dolar, 17 milyon dolarlık bölümü Türk tarafına aittir. Bu tabii ki Türkiye’nin uluslar arası alandaki büyük şirketlerini kapsamamaktadır. Oman’da çalışan Türk işçi sayısı 2689 kişidir. Mutlaka ikili ilişkileri artırmak şart, iki tarafında yoğun çabasıyla bu hedeflere kısa sürede varabiliriz. Onun için ben her iki devlet yöneticilerine şunu öneriyorum, her iki tarafta yapılanların ve yapılmayanların bir dökümünü çıkartsınlar. Onun için anlaşma imzalanan bu projelere bir an önce başlamak lazım.” dedi.